Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2014/7372 E. 2015/20079 K. 02.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7372
KARAR NO : 2015/20079
KARAR TARİHİ : 02.06.2015

MAHKEMESİ : ………….. . İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti, genel tatil ücreti, ücret, sefer primi alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş, davalı avukatı tarafından duruşma talep edilmiş ise de; HUMK.nun 438.maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, 15/01/2004-21/10/2011 tarihleri arasında asgari ücret+sefer primi sistemi ile uluslararası tır şoförü olarak çalıştığını, emeklilik nedeniyle iş akdinin sona erdiğini, ayda ortalama 1,5-2 sefer gerçekleştirdiğini ve sefer başına 500,00 EURO sefer primi aldığını, kıdem tazminatının asgari ücret üzerinden hesaplanarak ödendiğini, oysa uluslararası tır şoförlerine verilen sefer priminin kıdem tazminatına esas ücretin belirlenmesinde dikkate alınması gerektiğini, 2008 yılı 4. ayına kadar asgari ücret yerine 200TL ödendiğini, bakiyesinin ödenmediğini, 2008 yılından sonra ise sefer primlerinde kesinti yapıldığını iddia ile bakiye kıdem tazminatı ile yıllık izin, genel tatil, ücret ve sefer primi alacaklarını istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının istifa ile ayrıldığını, tüm alacaklarının ödendiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece , emeklilik nedeniyle davacının kıdem tazminatına hak kazandığı, her ne kadar sefer primlerinden kesinti yapıldığını, asgari ücretlerin Nisan 2008’den önce eksik ödendiğini ileri sürmüş ise de davacının bu iddiası kabul edildiği takdirde işverence yapılan bu uygulamanın uzun süre devam ettiği davacının itirazı kayıt ileri sürmeksizin ücretlerini alarak bu süre boyunca çalışmaya devam ettiği, dolayısıyla uygulamanın iş yeri şartı halini aldığının kabulü gerekmiş bu itibarla davacının bakiye ücret ve sefer primi alacaklarına hak kazanamadığı gerekçesiyle bakiye kıdem tazminatı ile genel tatil ücretinin kabulüne, diğer alacakların reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraflar temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara , toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının yerinde olmaması nedeni ile reddine,
2- 4857 sayılı İş Kanunu’nun 62. Maddesi uyarınca “Her türlü işte uygulanmakta olan çalışma sürelerinin yasal olarak daha aşağı sınırlara indirilmesi veya işverene düşen yasal bir yükümlülüğün yerine getirilmesi nedeniyle ya da bu Kanun hükümlerinden herhangi birinin uygulanması sonucuna dayanılarak işçi ücretlerinden her ne şekilde olursa olsun eksiltme yapılamaz”.
Diğer taraftan İş Kanunu’nun 22. Maddesi uyarınca da “İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz”. Ücretten indirim yapılması, iş şartlarında esaslı değişikliktir.
Bu hükümler, emredici hükümlerdir. Emredici hükümlere aykırılığın uzun sürmesi ve işçinin sessiz kalması uygulamanın işyeri şartı haline gelmesini sağlamaz. Kısaca yasaya aykırı işlemler işyeri şartı oluşturmaz.
Mahkemece, “her ne kadar sefer primlerinden kesinti yapıldığını, asgari ücretlerin Nisan 2008’den önce eksik ödendiğini ileri sürmüş ise de davacının bu iddiası kabul edildiği takdirde işverence yapılan bu uygulamanın uzun süre devam ettiği davacının itirazı kayıt ileri sürmeksizin ücretlerini alarak bu süre boyunca çalışmaya devam ettiği, dolayısıyla uygulamanın iş yeri şartı halini aldığı” gerekçeyle davacının ücret ve sefer primi alacağının reddine karar verilmişse de, İş Kanunu’nun 22. Maddesinde çalışma koşullarında esaslı değişikliğin ancak durumun işçiye yazılı olarak bildirilmek suretiyle yapılabileceği, ücretin düşürülmesinin ya da eklerinin ödenmemesinin de bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği açıktır. Dosyada, davacının bu yönde muvafakatı bulunmadığına göre, mahkemece, bilirkişi raporunda hesaplandığı şekilde ayrıca asgari ücret talebi yönünden imzalı bordrolara ilişkin aylar dışlanmak suretiyle davacının ücret ve sefer primi alacağının hüküm altına alınması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile reddi hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın , yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 02.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.