Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2014/37868 E. 2015/10155 K. 11.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/37868
KARAR NO : 2015/10155
KARAR TARİHİ : 11.03.2015

MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili müvekkilinin 01/11/2011 tarihinde çağrı merkezi görevlisi olarak işe başladığını, çağrı merkezi görevlisi olarak 01.07.2012 tarihine kadar çalıştığını, bu tarihten sonra sözlü olarak Çağrı Merkezi Sorumlusu olarak terfi ettiğinin kendisine söylendiğini, fakat resmi olarak ancak 8-9 ay sonra 01.04.2013 tarihinde atamasının yapıldığını, tüm gayretine ve iyi performansına rağmen iş akdinin haksız ve mesnetsiz, usul ve yasalara aykırı olarak feshedildiğini, psikoloji taciz ve yıldırma uygulandığını, müvekkiline iş akdini kendisinin feshetmesi yönünde telkinlerde bulunulduğunu, 23.5.2013 tarihli savunma ile davacının sorumlusu olduğu birimden istifa eden personellerle ilgili savunmasının alındığını, bu istifaların sorumluluğunun müvekkiline yıkılmak istendiğini, davacının çalışmış olduğu birime atanan müdürün davacıya psikolojik baskı uyguladığını, diğer personellerin yanında itibarsızlaştırmaya çalıştığını, en nihayetinde yeniden yapılandırma çerçevesinde Çağrı Merkezi Sorumlusu çalıştırılması ihtiyacının kaldırıldığı belirtilerek iş akdinin sona erdirildiğini belirtildiğini beyan ederek iş akdinin feshinin geçersizliğine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, Hastanedeki Çağrı Merkezi’nin arayanlara doğrudan, hastane bölümleri, doktorları, çalışma saatleri hakkında bilgi veren, randevu taleplerini alan ve Hastanedeki her süreci açıklayan, sorulara yanıt veren bir birim olduğu için çok önem taşıdığım, davacının kendisine mobbing uygulandığını ileri sürmesinin bir senaryo olduğunu, davacını sorumluluğunu üstlenmiş olduğu Çağrı Merkezinde son bir ay içinde istifa eden personel sayısının arttığı (10 çalışandan 5 çalışan istifa etmiş) için davacıdan savunma istendiğini, davacıya tenzili rütbe yapılmadığı halde Ekip Liderliği görevini kabul etmemekte haklı olduğunu ileri sürmesinin dayanaktan yoksun olduğunu belirterek haksız davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davalı işverence yapılan feshin geçerli nedene dayandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Somut olayda davacı çağrı merkezi sorumlusu olarak çalışırken iş sözleşmesi çağrı merkezi sorumlusu çalıştırılması ihtiyacının ortadan kalktığı bu yetki ve sorumlulukların Çağrı Merkezi Müdürüne verildiği bu nedenle davacının çağrı merkezi ekip lideri olarak çalışmasına devam etmesi gerektiğinin 09.09.2013 tarihinde tebliğ edildiği ancak davacının bunu kabul etmediği gerekçesiyle 4857 sayılı İş Kanunun 17. maddesi uyarınca feshedilmiştir.
4857 Sayılı Kanunun 22. maddesine göre “İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz. İşçi değişiklik önerisini bu süre içinde kabul etmezse, işveren değişikliğin geçerli bir nedene dayandığını veya fesih için başka bir geçerli nedenin bulunduğunu yazılı olarak açıklamak ve bildirim süresine uymak suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir. İşçi bu durumda 17 ila 21 inci madde hükümlerine göre dava açabilir.”
Davacı çağrı merkezi sorumlusu olarak çalışırken 04.06.2014 tarihli yönetim kurulu kararıyla çağrı merkezi birimi müdürlük haline getirilip bir müdür atanmasına karar verilmiş müdür atandıktan sonra, davacının çağrı merkezi görevlisi olarak görevlendirilmek istendiği, kabul etmemesi üzerine, davacının değişik gerekçelerle savunmalarının alındığı, davacının çağrı merkezi sorumlusu olarak cumartesi günleri çalışmazken ekip lideri olarak çalışmasının istendiği, davacı tarafından bunun da kabul edilmediği, ardından da iş sözleşmesinin feshedildiği görülmektedir.
Dosya içeriğine göre her ne kadar davacının pozisyonun ortadan kalktığı ve ona ihtiyaç kalmadığı belirtilmekteyse de, aslında davacının biriminde en üst düzeyde çalışırken müdür pozisyonu oluşturularak üstlendiği görev ve sorumlulukların müdür pozisyonuna devredilip başka bir kişinin işe alındığı ve davacının çalışma koşullarının ağırlaştırıldığı, müdür pozisyonu ile çağrı merkezi sorumlusu pozisyonu arasındaki farklılığın somut olarak ortaya konmadığı, çalışma koşullarında esaslı değişikliğin geçerli bir nedene dayandığının somut ve inandırıcı delillerle kanıtlanmadığı feshin geçerli nedene dayanmadığı anlaşıldığından davanın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesi hatalıdır.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:
Yukarda açıklanan gerekçe ile;
1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE,
3. Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 4 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
4. Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,
5. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
6. Davacının yaptığı 179.35 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.500 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine,
Kesin olarak oybirliği ile 11/03/2015 tarihinde karar verildi.