Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2014/37636 E. 2016/8481 K. 05.04.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/37636
KARAR NO : 2016/8481
KARAR TARİHİ : 05.04.2016

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

DAVA : Davacı, icra takibine yapılan itirazın iptali, takibin devamı ile %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının, davalıya karşı açmış olduğu işe iade davasını kazandığını, ancak işe iade edilmediği gibi 4 aylık ücret ve 4 aylık tazminat alacağının da ödenmediğini ödenmeyen alacaklarının temini için davalı aleyhine ….İcra Müdürlüğü’ nün 2012/17635 esas sayılı dosya ile icra takibi başlattığını, davalı tarafın itirazı üzerine, takibin durdurulduğunu, icra dosyasındaki vaki itirazın iptaline ve takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının işe davet edildiğini, davacının da işe geldiğini ancak iş yerinde sürekli sorun çıkarttığını, şirket yetkilisini tehdit ettiğini, davacının işe başladığında başka bir işyerinde çalışıyor olduğunu tespit ettiklerini, davacının işe başlamadaki iradesinin samimi olmadığını savunarak,davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece toplanan deliller, tanık beyanları,bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde; davacının İstanbul 1. İş Mahkemesi’nde 2010/814 esas sayılı dosyada açtığı işe iade davasında 21/09/2011 tarihinde verilen kararla ;davacının işe iadesine karar verildiği, kararın Yargıtayca onanarak kesinleştiği, davacının işe iadesi için süresinde davalı işverenliğe başvuruda bulunduğu, davalının da yasal süresi içerisinde 17/08/2012 tarihinde davacıyı işe başlattığının anlaşıldığı, davalı taraf ise davacının sürekli sorun çıkartığını, şirket yetkilisini tehdit ettiğini ve işe başladığında başka bir şirkette de çalışıyor olduğunu savunmuşsa da; dosya içerisinde bulunan davacıya ait SGK kayıtlarına göre;17/08/2012-17/09/2012 tarihleri arasında başka bir iş yerinde çalışmasının bulunmadığı, davacının hizmet cetveline göre ise; davacının işten çıkışının 13/11/2011 tarihinde yapılmışsa da davacının Eylül /2012 ayında 15 günlük çalışması dışında …’ya bildirilen çalışmasının olmadığı, eksik gün nedenlerinin Kod 15 (devamsızlık) olarak gösterildiği nazara alındığında; davalının savunmasında belirttiği hususları ispatlayamadığı, aksine bahsi geçen belgelerle savunmasının çeliştiği anlaşıldığından, davacı tarafından iş akdinin haklı nedenle sona erdirildiği sonucuna varılarak, benimsenen bilirkişinin 19/11/2013 tarihli raporunda davacının boşta geçen 4 aylık ücreti olarak 4.2427,80TL hesaplandığından, davanın kabulü ile davalının davacının …. İcra Müdürlüğü’nün 012/17635 esas sayılı dosyasında vaki itirazın iptaline, takibin davacının talebi gibi 4.050,00TL üzerinden devamına, dava ve takip konusu alacağın likit olduğu anlaşıldığından asıl alacağın %20 oranındaki icra inkar tazminatının kabulüne karar verilerek hüküm kurulmuştur.
D) Temyiz:
Kararı davacı ve davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1) Mahkemenin karar gerekçesinde davacının hak ettiği 4 aylık boşta geçen süre ücretinin “4.427,80 TL” yerine “4.2427,80 TL” şeklinde yazılması mahallinde her zaman düzeltilebilir maddi hata kabul edildiğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
2) Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
3)Davacı vekil ile temsil edilmiş olup mahkemece 4.050,00 TL üzerinden icra tabinin devamına karar verildiği ve karar tarihinde geçerli olan A.A.Ü.T ‘nin 12 .maddesi gereğince kabul edilen alacak tutarının maktu vekalet ücreti altında kaldığının anlaşılmasına göre; davacı lehine maktu 1.500,00 TL vekalet ücretinin hüküm altına alınması gerekirken vekalet ücretine hükmedilmemesi hatalı olup, bozma sebebi ise de, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HMK. nun geçici 3/2. maddesi yollaması ile HUMK. nun 438/7. Maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
F) Sonuç:
Hüküm fıkrasına 7 numaralı bent olarak;
“7-Davacı vekil ile temsil edildiğinden karar tarihinde geçerli olan A.A.Ü.T uyarınca belirlenen 1.500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine”bendinin eklenmesine, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine, 05.04.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.