Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2014/37287 E. 2016/8208 K. 04.04.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/37287
KARAR NO : 2016/8208
KARAR TARİHİ : 04.04.2016

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Davacı-karşı davalı kıdem tazminatı, manevi tazminatı ile ücret, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti alacaklarının ödetilmesine, davalı – karşı davalı icra takibine yapılan itirazın iptali, takibin devamına karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne karşı davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı – karşı davalı işçi vekili; davacının 14.11.2011 tarihinde davalı banka bünyesinde çağrı merkezi elemanı olarak çalışmaya başladığını, son ücretinin net 1.093,00 TL olduğunu, davacının işyerinde psikolojik tacize (mobing) maruz kaldığını, bu tacizlerin özellikle davacının çalıştığı bölümün şefi olan … isimli şahıs tarafından uygulandığını, işverenin diğer üst yöneticilerinin de buna göz yumduklarını, davacının amirinin davacıya sürekli bağırdığını, davacıyı beceriksizlikle suçladığını, sözlü saldırılara ve hakaretlere maruz bırakıldığını, davacının işle ilgili bir şey anlattığında “canım sen salak mısın” diye aşağılayıcı ifadelerde bulunulduğunu, bu amirin bazı günlerde tehditkar ifadelerde bulunduğunu, aynı işyerinde çalışan birinin daha önce intihar ettiğinini, amirin kendisine “sen de intihar edeceksin galiba diğer kız gibi, intihar etmeden önce helalleşelim “dediğini, bu tür ifadelerin süreklilik gösterdiğini, bu nedenlerle davacının psikolojik destek almak zorunda kaldığını, ilaç tedavisi gördüğünü, işyeri hekimince davacıya “ankisitiye” tanısı konulduğunu, davalı işveren yetkilisinin amacının işçiyi yıldırma ve itaat etmesini sağlamak olduğunu, tüm bu nedenlerle davacının 10.05.2013 tarihinde iş akdini haklı nedenlerle feshettiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, yıllık izin, fazla mesai, genel tatil, ücret alacakları ile manevi tazminatın davalı bankadan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, karşı davanın reddini savunmuştur.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı – karşı davacı işveren vekili; davacı işçinin kendi istek ve iradesiyle imzasını taşıyan 10.05.2013 tarihli dilekçesi ile iş akdini feshettiğini, istifa dilekçesinde de bu hususu belirttiğini, işçi istifa ettiği için kendisine kıdem ve ihbar tazminatının ödenmediğini, davacının, işyerinde psikolojik tacize maruz kaldığı ve kendisine yönelik çeşitli söylem ve davranışlarda bulunulduğu iddialarının gerçek dışı olduğunu, hiçbir alacağı bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiş, karşı dava yönünden de, davacı işçinin 10/05/2013 tarihinde istifa ettiğini, dolayısıyla ihbar öneline uymadığını, 28 günlük ihbar tazminatı haklarının doğduğunu, bu tazminatın tahsili için ….İcra Müdürlüğü’nün 2013/12858 Esas sayılı icra dosyası ile takibe geçildiğini, işçinin haksız olarak takibe itiraz ettiğini ileri sürerek, davacı işçinin yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davacı işçinin davasının kısmen kabulü ile yıllık izin, genel tatil ve ücret alacaklarının davalı bankadan tahsiline, diğer taleplerin reddine, karşı davanın ise reddine hükmedilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraflar temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-İş akdinin davacı işçi tarafından haklı nedenle feshedilip feshedilmediği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Mahkemece davacı – karşı davalının 14/05/2013 tarihinde, istifa dilekçesini verdiği 10/05/2013 tarihi itibariyle 3 gün gibi kısa bir sürede ….’de işe başladığı, mevzuat gereği işe giriş bildirgesinin de 1 gün önceden verildiği göz önüne alındığında, davacı-karşı davalının başka bir işyerinde işe başlamak için işten ayrıldığı sonucuna varılarak, davacı – karşı davalı işçinin kıdem tazminatına ilişkin talebinin reddine, karşı dava yönünden ise işçinin istifa etmesi ve bu istifanın işverence kabul edilmesi ve işleme konulması halinde, işverenin işçiden ihbar önelini beklemesini istemediği anlamına geleceği gerekçesiyle davalı – karşı davacı bankanın ihbar tazminatı isteminin reddine karar verilmiş ise de, varılan sonuç hatalıdır.
Mahkemece uyuşmazlık konusu istifa dilekçesi bizzat davacıdan sorularak değerlendirilmeli, istifa dilekçesine değer verilmesi halinde karşı davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği gözetilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı gerekçe ile karar verilmesi hatalıdır.
3-Davalı – karşı davacı işveren vekilinin bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi ekinde sunduğu ücret alacağına yönelik ödeme belgesi değerlendirilmeden karar verilmesi hatalıdır.
4-Hüküm altına alınan miktarların net mi yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin infazda tereddüde yol açacağının düşünülmemesi de isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 04/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.