YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/28624
KARAR NO : 2014/32861
KARAR TARİHİ : 05.11.2014
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, davalı belediyenin spor ve kültürel faaliyetler adı altında ücretlerinden yapılan kesintinin iadesi ile vardiyalı işçilerin vardiya çalışmaları için ödenecek ücretin, normal ücretin %30 u şeklindeki toplu iş sözleşmesindeki hükmün ek protokolle %5 e düşürülmesinden kaynaklanan kesintinin iadesini talep etmiştir.
Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, … Belediyesi’nde çalıştığını, çalıştığı süre boyunca muvafakati olmamasına rağmen davalı belediyenin maaşından “sportif ve kültürel faaliyetler için yapılan kesintiler” adı altında kesinti yaptığını ayrıca toplu iş sözleşmesinde fazla çalışmaların % 30 zamlı olarak ödenmesinin öngörüldüğünü, üyesi bulunduğu sendika ile davalı … tarafından imzalanan bir ek protokol ile bu oranın % 5′ e düşürüldüğünü ileri sürerek, “sportif ve kültürel faaliyetler için yapılan kesintiler” adı altında maaşından yapılan kesintiler ile fazla … ücreti için ödenmesi gereken % 30’luk zamlı ücretin % 5′ e düşürülmesi nedeniyle oluşan farkın ödenmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının talep ettiği alacakların hukuki dayanağının bulunmadığını, taleplerin zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti ve Yargılama Süreci:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının taleplerinde haklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davalı vekilinin temyiz talebi mahkemece bir ek kararla, kararın miktar itibariyle kesin olduğundan bahisle reddedilmiştir.
Davalı vekili ek kararı da süresinde temyiz etmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
DAVALI VEKİLİNİN TEMYİZ TALEBİNİN REDDİNE DAİR EK KARARIN İSABETLİ OLUP OLMADIĞI SORUNU:
Her ne kadar davalı vekilinin temyiz talebi mahkemece bir ek kararla, kararın miktar itibariyle kesin olduğundan bahisle reddedilmiş ise de davacının talep ettiği ve mahkemece hüküm altına alınan alacakların toplu iş sözleşmesinden kaynaklandığı bu nedenle kararın miktar itibariyle kesin olduğundan söz edilemeyeceği, davalı vekilinin temyiz talebinin reddine dair mahkemece verilen ek kararın hatalı olduğu ve kaldırılması gerektiği anlaşılmakla;
Mahkemece verilen davalı vekilinin temyiz talebinin reddine dair EK KARARIN KALDIRILMASINA KARAR VERİLEREK, DOSYANIN ESASTAN YAPILAN İNCELEMESİNDE;
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Somut olayda, davacı kısmi dava açarak, dava dilekçesinde 50 TL alacak talebinde bulunmuştur. Dava dilekçesinde davacı faiz talep etmiştir. Yargılama sırasında mahkemece bilirkişi raporu aldırılmış, davacı bilirkişi raporu doğrultusunda davasını ıslah etmiş ancak ıslah dilekçesinde faiz talep etmemiştir. Davacının ıslah dilekçesinde faiz talep etmemesine rağmen mahkemece dava tarihi ve ıslah tarihi ayrımı yapılmaksızın hüküm altına alınan alacakların tamamına dava tarihinden itibaren faiz yürütülmüştür. Davacı ıslahta faiz talep etmediğinden ıslah ile arttırılan alacak kısmına faiz yürütülmesi HMK.nun 26. Maddesine aykırı olup, bozma sebebi ise de bu hatanın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HMK’nun geçici 3/2. maddesi yollaması ile HUMK’ nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
F) Sonuç:
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının bir numaralı bendinin hüküm fıkrasından tamamen çıkartılarak yerine;
“1- Toplam 258,79 TL alacağın, dava dilekçesi ile talep olunan 50 TL’lik kısmının dava tarihi olan 14/11/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte, kalan kısmının ise ıslahta faiz talep edilmediğinden faizsiz olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” bendinin yazılmasına ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.