YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/27314
KARAR NO : 2014/28666
KARAR TARİHİ : 30.09.2014
MAHKEMESİ : MUŞ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (İŞ)
TARİHİ : 21/04/2014
NUMARASI : 2011/680-2014/349
DAVA :Davacı, sendika üyelik ve dayanışma aidatlarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, 01.07.1996-14.03.2008 tarihleri arası dönem içerisinde işçilerden kesilerek davalı Belediye tarafından emanete alınan aidatların sendikaya ödenmediğini belirterek, 2821 Sayılı Kanunun 61. maddesi uyarınca sendika üyelik ve danışma aidatı alacağının bankalarca işletme kredilerine uygulanan en yüksek işletme kredisi faizi ile birlikte davalıdan tahsile karar verilmesini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı cevap dilekçesi vermemiştir
C) Mahkemenin ilk kararı dairemizin 2010/42392 esas 2011/3361 karar sayılı ilamı ile özetle ve sonuç olarak “ Davalı vekili temyiz dilekçesi ekinde sunduğu, protokol ve tahakkuk müzekkeresi uyarınca ödemede bulunulduğunu, söz konusu belgelerinin değerlendirmediğini belirtmiştir. Ödeme iddiası itiraz mahiyetinde olduğundan yargılamanın her aşamasında ileri sürülebilir. Bu nedenle sunulan belgeler davacıya gösterilmeli, diyecekleri sorulmalı, ödeme iddiası konusunda gerekli incelemeler yapılarak sonuca gidilmelidir.” gerekçesiyle bozulmuştur.
D) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, gerekçe açıklanmaksızın davanın kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Anayasanın 141 inci maddesi uyarınca, yargı kararlarının gerekçeli olarak yazılması gerekir. Bu husus 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297 nci maddesinde de hüküm altına alınmıştır. Anılan anayasal ve yasal düzenlemeler gereğince yargıcın, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri kararda göstermesi zorunludur. Maddi olgularla hüküm fıkrası arasındaki hukuki bağlantı da ancak bu şekilde kurulabilecek, ayrıca yasal unsurları taşıyan bu gerekçe sayesinde, kararların doğruluğunun denetlenebilmesi mümkün olacaktır (Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 26.05.2008 gün ve 2007/20517 Esas, 2008/12483 Karar sayılı ilamı).
Somut olayda; mahkemece bozma ilamı gereğince sunulan belgeler davacıya gösterilerek, diyecekleri sorulmadan, ödeme iddiası konusunda gerekli incelemeler yapılmadan, ödeme yapıldığının belirlenmesi halinde mahsup yapılmadan ve gerekçesi açıklanmadan davanın kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 30.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.