Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2014/244 E. 2015/13440 K. 07.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/244
KARAR NO : 2015/13440
KARAR TARİHİ : 07.04.2015

MAHKEMESİ : … İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Taraflar arasındaki, kıdem tazminatı ve ücret farkı alacaklarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hüküm süresi içinde temyizen incelenmesi taraflar avukatlarınca istenilmesi ve davalılardan … avukatı tarafından duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 07/04/2015 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılardan … adına Avukat … ile karşı taraf adına Avukat … geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalılardan … yanında 01.06.1990-08.02.2005 tarihleri arasında yükleme işçisi (forklift) çalıştığını, 09.02.2005 tarihinden itibaren nakliye işi verilen alt işveren diğer davalı … yanında çalışmaya devam ettiğini ve iş sözleşmesinin yaşlılık aylığı bağlanması nedeniyle 23.03.2011 tarihinde sona erdiğini, … yanında çalışırken aldığı ücret ve sosyal hakların 8 ay süreyle diğer davalı tarafından ödendiği ve daha sonrasında ise ücretinde indirime gidilerek sosyal hakların kaldırıldığını ileri sürerek, kıdem tazminatı ile fark ücret alacaklarını istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı …, açılan davayı kabul etmediklerini, davacıya her iki şirkette geçirmiş olduğu çalışma süresi bir bütün olarak değerlendirilmek sureti ile kıdem tazminatının ödendiğini, kıdem tazminatına esas ücretin son 1 yıllık ortalama ücret olarak ön görüldüğünü, bu yasal düzenleme uyarınca kıdem tazminatı ödemesinde bulunulduğunu, davacının devir tarihinde daha fazla ücret aldığı ve sonrasında ücretinin düşürüldüğü iddiasında bulunulmasına rağmen devir tarihi ile fesih tarihi arasında geçen yaklaşık 6 yıllık süreye göre davacının her hangi bir çekincesi olmadığını, davacıya yapılan kıdem tazminatı ödemesinde ücret yönünden herhangi bir yasaya aykırılığın söz konusu olmadığını, talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

Davalı …, davacının talep ettiği alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının 23/03/2011 tarihinde işyerinden istifa etmek sureti ile ayrıldığını, 01/02/2005 tarihinde işyerinde … olarak çalışmaya başladığını, müvekkili şirket ile diğer davalı şirket arasında herhangi bir organik bağ bulunmadığını, davacının 01/06/1990-01/02/2005 tarihleri arasındaki dönem için müvekkiline husumet yöneltilmesinin mümkün olmadığını, davacının işyerinden istifa ederek ayrılmasına rağmen iyi niyetli olarak müvekkili şirkette geçirdiği hizmet süresi dikkate alınarak kıdem tazminatının ödendiğini, hak ettiği tazminatı kapsayan toplamda 29.564,11 TL’nin 23/03/2011 tarihinde davacıya ödendiğini, davacının aldığını belirttiği ücretin gerçeğe uygun olmadığını, davacı ve aynı konumda çalışan işçilere asgari ücret dışında ödeme yapılmadığını, davacının fark ücret alacağının da yerinde olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının sosyal haklar eklenerek kıdem tazminatının ödenmesi gerekirken eksik ödeme yapıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraflar temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bent kapsamı dışında temyiz itirazları yerinde değildir.
2- 4857 sayılı İş Kanunu’nun 62. Maddesine göre “Her türlü işte uygulanmakta olan çalışma sürelerinin yasal olarak daha aşağı sınırlara indirilmesi veya işverene düşen yasal bir yükümlülüğün yerine getirilmesi nedeniyle ya da bu Kanun hükümlerinden herhangi birinin uygulanması sonucuna dayanılarak işçi ücretlerinden her ne şekilde olursa olsun eksiltme yapılamaz”.
Aynı Kanunun 22/1. maddesi uyarınca, “İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz”.
İşçinin ücretlerinde indirim yapılması veya sosyal haklarının kısıtlanması, iş koşullarında esaslı değişikliktir.
Dosya içeriğine göre davacı 08.02.2005 tarihine kadar davalı … işçisi olarak yükleme işinde çalışırken bu işin alt işveren olan diğer davalıya verilmesi üzerine bu firmada çalışmaya başlamıştır. Davalı alt işverene geçmeden önce davalı … tarafından 2005/Şubat ayındaki 8 gün için düzenlenen bordroya göre davacının günlük ücreti 27,90 TL olup ayrıca gece primi, mesuliyet primi, yemek ücreti, aile ve çocuk yardımı, ikramiye ve yıllık izin harçlığı ödemeleri bulunmaktadır. Yine davalı alt işveren … tarafından düzenlenen 2005/Aralık ayı bordrosunda günlük yevmiyesi 27,90 TL olup bunun dışında da gece primi, mesuliyet primi, yemek ücreti, aile ve çocuk yardımı, ikramiye ve diğer gelirler adı altında ödemeler yapılmıştır. Dosya içindeki 2011 yılına ait ücret bordrolarına göre davacının en son brüt ücreti 945 TL olup ayrıca diğer ücret adı altında kendisine 489,90 TL ödeme yapıldığı ve bu ücrete göre kıdem tazminatının ödendiği sabittir.
Davacı … firmasına geçirildikten sonra 8 ay boyunca aynı ücret ve sosyal hakları aldığını, akabinde ücretinde ve kendisine yapılan sosyal hak ödemelerinde indirime gidildiğini ileri sürmüştür. Dosya içindeki 2005/Aralık ayı bordrosu ile de bu husus sabittir. Kısaca davacı alt işveren işçisi olarak çalışmaya başlasa da aynı ücret ve sosyal haklarla Aralık 2005 tarihine kadar çalıştırılmış, ancak bu tarihten sonra davacının rızası olmadan ücreti düşürülmüş, ödenen diğer haklar kısıtlanmıştır.
4857 sayılı İş Kanunun 22. maddesi uyarınca iş şartlarında aleyhe değişiklik yapılabilmesi işçinin yazılı muvafakati koşuluna bağlıdır. Davacının Aralık 2005 tarihinden sonra ücreti ve sosyal hakları rızası dışında kısıtlandığından, tek taraflı bu iş şartlarındaki esaslı değişiklik geçerli değildir.
Mahkemece davacının fark ücret alacağı yukarda belirtilen hükümlere aykırı olarak red edilmiş iken, hükme esas kıdem tazminatı farkına yönelik hesaplamada bilirkişinin 2005 yılında kesilen sosyal haklar yanında, son aylık brüt ücreti dışında ödenen 489,90 TL nin de giydirilmiş ücrete eklenerek, çelişki yaratılması hatalıdır.
Öncelikle davacının 2006/Ocak ve sonraki aylara ilişkin ücret bordroları dosyaya getirtilerek iş sözleşmesinin sona erdiği tarihe kadar olan zam oranları tespit edilmeli, ücret bordroları temin edilememesi halinde 2005/Aralık bordrosundaki ücreti ile sosyal hak ödemeleri asgari ücrete oranlanarak işçinin iş sözleşmesinin sona erdiği tarihe kadar olan ücretleri tespit edilerek fark ücret alacakları belirlenmeli ve tavan dikkate alınarak davacının alması gereken giydirilmiş ücrete göre kıdem tazminatı hesaplanmalı, ödenen mahsup edilmeli ve fark kıdem tazminatı alacağı olup olmadığı tespit edilerek bunun sonucuna göre karar verilmelidir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, davalılardan … yararına takdir edilen 1.100.00 TL.duruşma avukatlık parasının davacıya, davacı yararına takdir edilen 1.100.00 TL avukatlık parasının davalı … ‘ne yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 07/04/2015 gününde oybirliği ile karar verildi.