Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2014/2250 E. 2015/14240 K. 14.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2250
KARAR NO : 2015/14240
KARAR TARİHİ : 14.04.2015

MAHKEMESİ : … İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai, yıllık izin
ücreti, asgari geçim indirimi alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, iş sözleşmesini haklı nedenlerle feshettiğini ileri sürerek , kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ücreti, fazla çalışma ve asgari geçim indirimi alacaklarını istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece , toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesini fesihte haklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı taraf temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara , toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının yerinde olmaması nedeni ile reddine,
2- Taraflar arasında davacı işçinin hizmet akdinin başlangıcı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı, 16.07.2007 tarihinde davalı işyerinde çalışmaya başladığını iddia ederken, davalı işveren hizmet başlangıcının 27.10.2007 olduğunu savunmuştur. Mahkemece, kayıtlara itibarla savunmada belirtildiği gibi hüküm kurulmuştur.
Dosyanın incelenmesinde, davacının iddiasını ispat için davalıya ait bir takım tahsilat ve tediye makbuzlarını sunduğu, belgelerde davacının isim ve imzası ile tarihlerin yer aldığı görülmüştür. Bu makbuzlar ne mahkemece, ne de bilirkişi raporunda değerlendirilmemiştir. Sunulan bu faturaların tarihlerine bakıldığında, 27.10.2007 tarihi öncesine ait olanların da bulunduğu görülmüştür. Davalının bu evraklara itirazı olmadığı da dikkate alındığında, davacının hizmet başlangıcını bu faturalarla ispat ettiği kabul edilmeli ve mahkemece bilirkişiden yeniden bir rapor aldırılarak hizmet başlangıcı en eski fatura tarihi olarak kabul edilerek hesaplama yaptırılıp sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.
3-Hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre davacının mahkemece hüküm altına alınan tüm alacaklar yönünden daha fazla alacağı olduğu tespit edildiği halde, mahkemece fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi hatalıdır.
4-Ayrıca hükümde, kabul edilen alacak miktarlarının net mi yoksa brüt mü olduğunun belirtilmemesinin infazda tereddüde yol açacağının düşünülmemesi de hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın , yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA , peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 14.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.