YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/22499
KARAR NO : 2014/28008
KARAR TARİHİ : 24.09.2014
MAHKEMESİ : İSTANBUL 9. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/05/2014
NUMARASI : 2013/700-2014/257
DAVA :Davacı, fazla çalışmaya esas bir saatlik ücret miktarının hesaplanma biçiminin hukuka aykırı olması nedeniyle bu hukuka aykırılığın tespitine karar verilmesi ve hesaplanmaya esas alınacak yöntemin belirlenmesini talep etmiştir.
Yerel mahkeme, isteği reddetmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığı’na bağlı iş müfettişleri tarafından davacı bankanın iki şubesinde yapılan programlı teftiş neticesinde teftişi yapan iş müfettişleri tarafından tanzim olunan 26/07/2013 tarih ve 34/12 sayılı tutanakta/bildirimde yer alan “fazla çalışmaya esas bir saatlik ücret miktarının hesaplanma biçiminin” hukuka aykırı olması nedeniyle, bu hukuka aykırılığın tespitine karar verilmesi ve fazla çalışmaya esas bir saatlik ücret miktarının hesaplanmasında esas alınacak yöntemin mahkemece belirlenmesi talebinde bulunmuştur.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti ve Yargılama Süreci:
Mahkemece, toplanan kanıtlara dayanılarak, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 92 nci maddesi uyarınca iş müfettişleri tarafından düzenlenen tutanakların, işverene öneri niteliğinde düzenlenen tutunaklar olduğu, bu tutanakların her hangi bir yaptırım içermediği, eda davası açıldığı zaman itiraza konu olan hususların her bir davada ayrı ayrı davayı açan kişinin çalıştığı süre ve ücreti gibi her davaya özgü koşullara göre değerlendirilmesinin mümkün olduğu, bu nedenlerle davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığı’na bağlı iş müfettişleri tarafından davacı bankanın iki şubesinde yapılan programlı teftiş neticesinde teftişi yapan iş müfettişleri tarafından tanzim olunan 26/07/2013 tarih ve 34/12 sayılı tutanağın (bildirimin) mahkemece iptali için davacı tarafından dava açılmasında davacının hukuki yararının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Somut olayda, davalı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığı’na bağlı iş müfettişleri tarafından davacı bankanın iki şubesinde yapılan programlı teftiş neticesinde teftişi yapan iş müfettişleri tarafından tanzim olunan 26/07/2013 tarih ve 34/12 sayılı tutanakta, davacı banka tarafından işçilere ödenen fazla çalışma ücreti ile ilgili olarak “fazla çalışmaya esas bir saatlik ücret miktarının hesaplanma biçiminin” hatalı olduğu ve bu nedenle işçilere eksik fazla çalışma ücreti ödendiği, işçilerin yaptığı fazla çalışmalara esas alınan saat ücretinin yeniden hesaplanması ve eksik ödenen fazla çalışma ücretlerinin işçilere ödenmesi gerektiği belirtilmiştir.
Davacı, yukarıda bahsi geçen tutanağın (bildirimin) iptalini talep etmiştir.
Mahkemece, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 92 nci maddesi uyarınca iş müfettişleri tarafından düzenlenen tutanakların, işverene öneri niteliğinde düzenlenen tutunaklar olduğu, bu tutanakların her hangi bir yaptırım içermediği, eda davası açıldığı zaman itiraza konu olan hususların her bir davada ayrı ayrı davayı açan kişinin çalıştığı süre ve ücreti gibi her davaya özgü koşullara göre değerlendirilmesinin mümkün olduğu, bu nedenlerle davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 92 nci maddesinin 13/02/2011 tarih ve 6111 sayılı yasanın 78 inci maddesi ile değişik üçüncü fıkrasında, çalışma hayatını izleme, denetleme ve teftişe yetkili iş müfettişleri ile işçi şikayetlerini incelemekle görevli bölge müdürlüğü memurları tarafından tutulan tutanakların aksi kanıtlanıncaya kadar geçerli olduğu, iş müfettişleri tarafından düzenlenen raporların ve tutulan tutanakların işçi alacaklarına ilişkin kısımlarına karşı taraflarca otuz gün içerisinde yetkili iş mahkemesine itiraz edilebileceği belirtilmiştir.
6100 sayılı HMK’nun 114 üncü maddesine göre, davacının dava açmakta hukuki yararının bulunması bir dava şartı olarak düzenlenmiştir.
Yapılan bu tespitler kapsamında, iptali istenen tutanağın (bildirimin) somut tespitler içerdiği, tutanakta fazla çalışma ücretine esas saat ücretinin hatalı olarak hesaplandığı belirtildikten sonra; …”davacı banka tarafından işçilere ödenen fazla çalışma ücreti ile ilgili olarak “fazla çalışmaya esas bir saatlik ücret miktarının hesaplanma biçiminin” hatalı olduğu ve bu nedenle işçilere eksik fazla çalışma ücreti ödendiği, işçilerin yaptığı fazla çalışmalara esas alınan saat ücretinin yeniden hesaplanması ve eksik ödenen fazla çalışma ücretlerinin işçilere ödenmesi gerektiği” hususunun davacı bankaya bildirildiği, yasa gereği iş bu tutanağın aksi kanıtlanıncaya kadar geçerli olduğu, davacı bankada çalışan işçilerin iş bu tutanağa dayanarak hak talep edebilecekleri, bu durumda da davacı banka ile işçiler arasında uyuşmazlıkların çıkabileceği, tüm bu nedenlerle davalı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığı’na bağlı iş müfettişleri tarafından davacı bankanın iki şubesinde yapılan programlı teftiş neticesinde teftişi yapan iş müfettişleri tarafından tanzim olunan 26/07/2013 tarih ve 34/12 sayılı tutanağın (bildirimin) mahkemece iptali için davacı tarafından dava açılmasında davacının hukuki yararının bulunduğu açıkça anlaşılmış olup mahkemece işin esasına girilip, rapor aldırılarak sonucuna göre davacının talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 24/09/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.