Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2014/14821 E. 2015/28658 K. 15.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/14821
KARAR NO : 2015/28658
KARAR TARİHİ : 15.10.2015

MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, cezai şart alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının hemşire olarak 08.10.2012 tarihinde belirsiz süreli iş sözleşmesi ile işe başladığını, 07.01.2013 tarihinde görevinden istifa ettiğini, iş sözleşmesinin fesih ve tazminatlar başlıklı 3.2. maddesinde 2 yıldan önce sözleşmeyi fesheden tarafın diğer tarafa 20.000,00 TL cezai şart ödemekle yükümlü olduğunu iddia ederek cezai şartın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalıya usulüne uygun olarak tebligat yapılmış, davalı cevap vermemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere dayanılarak, sözleşmenin süresinden önce feshi koşuluna bağlı cezai şartın geçerli olabilmesi için taraflar arasındaki iş sözleşmesinin belirli süreli olmasının zorunlu olduğu, asgari süreli iş sözleşmelerine de aynı şekilde hükümler konulabileceği, taraflar arasındaki iş sözleşmesinin belirsiz süreli iş sözleşmesi olduğu ve süresinden önce fesih koşuluna bağlı cezai şartın geçerli olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı yasal süre içinde davacı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Dosya içerisinde yer alan taraflar arasındaki 08.10.2012 tarihli iş sözleşmesinin 3.2.maddesinde iki yıllık asgari süre şartı konulduğu ve bu süreden önce sözleşmenin feshi halinde fesheden tarafın diğer tarafa tazminat ödeyeceğine dair anlaşma yapıldığı sözleşmenin davalı işçi tarafından 4857 sayılı İş Kanunu’nun 24. maddesinde belirtilen haklı fesih nedenleri olmaksızın istifa etmek sureti ile 07.01.2013 tarihinde sona erdirildiği gözetildiğinde, karşılıklılık unsurunu da içeren cezai şarta bağlı olarak davacı yararına Türk Borçlar Kanunu’nun 182/3. maddesindeki indirim hususu da nazara alınarak cezai şart alacağına hükmedilmesi gerekirken davanın reddi hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 15.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.