Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2014/11045 E. 2015/23994 K. 02.07.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/11045
KARAR NO : 2015/23994
KARAR TARİHİ : 02.07.2015

MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti, harcırah alacağı, bayram-genel tatil ücreti ve ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, davacının iş aktinin davalı tarafından haksız feshedildiğini, yurt dışına iş nedeni ile yaptığı seyahatler karşlığında verilmesi gereken ikramiyelerin ve sair bir kısım işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, ikramiye/yurt dışı harcırahı ve genel tatil ücreti alacaklarını istemiştir.
B)Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili, davacının 31/03/2008 tarihinde istifa dilekçesi vererek 07/04/2008 tarihinde kendi isteği ile işten ayrıldığını, aynı tarih itibariyle haklarının ödendiğini, 01/05/2008 tarihinde yeniden işe başladığını, 08/02/2010 tarihinde davalının iş aktini haklı feshettiğini, zira, davacının işveren hakkında “şirket menfaatlerine aykırı faaliyette bulunmak, dolandırıcılık” gibi asılsız isnadlarda bulunduğunu 06/02/2010 tarihinde öğrendiklerini, 08/02/2010 tarihinde savunmasının istendiğini, bunun üzerine davacının işyerini terkettiğini, davacının haksız, hukuka aykırı isnadlarına dayalı olarak sözleşmesinin işin gerekleri, ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırı davranışı sebebi ile karşılıklı güven ilişkisinin zedelenmesi, işin ve işyeri düzeninin bozulması üzerine haklı feshedildiğini, davacının bu esnada işyerinde olmaması nedeni ile bu durumun işyeri çalışanları ile tutanağa bağlandığını, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, feshin haklı olarak ve geçerli bir nedene dayanılarak yapıldığı yönünde davalı Şirketçe yeterli delil sunulmadığı, davacının dava dilekçesinde harcırah alacağı talep etmemesine karşı ıslah dilekçesinde harcırah alacağı talep ettiği, netice-i talebin ıslah ile genişletilemeyeceği, bu nedenle, davacının harcırah alacağı talebinin usulden reddedilmesi gerektiği gerekçesi ile ücret ve yurt dışı harcırahı haricindeki taleplerin kabulüne karar verilmiştir.
D)Temyiz: Karar süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E)Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Somut olayda, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı ihtilaflıdır.
Davalı işveren davacının iş aktinin elektronik postada adı geçen “..” ve “…” isimli Şirket ortaklarına ve bazı başka kişilere hakaretler ettiği gerekçesi ile haklı feshettiğini savunmuş ve davacı tarafından gönderildiğini savunduğu birkaç sayfalık yazı örneğini sunmuştur.
Mahkeme tarafından, davalı vekilinin davacının yazdığını savunduğu bu yazı davacıya gösterilip bu yazı ve davalı savunmaları hakkında diyecekleri sorulmamıştır. Bu nedenle Mahkeme tarafından feshe dayanak yapılan ve davalı vekilinin 21/07/2011 havale tarihli dilekçesi ekinde sunduğu 3 sayfalık yazı davacıya gösterilip diyecekleri sorularak, tanık beyanları da birlikte değerlendirilerek, gerekirse teknik bilirkişi incelemesi yaptırılıp sonuca gidilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm verilmesi hatalıdır.
3-Hizmet süresinin tespiti açısından, davacıya atfen imza içeren 21/03/2008 tarihli istifa dilekçesi ve gene davacıya atfen imza içeren 30/04/2008 tarihli işe giriş bildirgesi dosyada mevcuttur. Bu belgeler davacıdan sorulmalı, tanık beyanları ve tüm dosya kapsamı ile birlikte yeniden değerlendirmeye tabi tutularak kıdem tazminatına esas hizmet süresine 07/04/2008-01/05/2008 tarihleri arasındaki dönemin ve 07/04/2008 tarihinden önceki çalışma süresinin eklenip eklenmeyeceği irdelenmelidir.
4-Davacının yurt dışına çıktığında alması gerektiğini ileri sürdüğü harcırah talebinin usulüne uygun şekilde ileri sürülüp sürülmediği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık vardır.
6100 sayılı HMK’nun 176. ve devamı maddeleri uyarınca, ıslah tam yapılabileceği gibi kısmi de yapılabilen bir hukuki müessese olup, ıslah, bir başka deyişle miktar artırımı ya da talep değiştirmedir. Davacı vekili 09/09/2013 harç tarihli ıslah dilekçesi ile ıslah talebinde bulunduğundan, bu talebin esastan değerlendirilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile usulden reddi hatalıdır.
5-İhbar tazminatı, yıllık izin, fazla mesai ve genel tatil alacaklarına uygulanan faiz başlangıcı açısından, davacı bir ihtarname ile bu alacakları davalıdan talep etmiştir. Davacının ödeme ihtarında davalıya ödeme için 1 hafta süre verdiği, ödeme süresinin son gününün buna göre 20/02/2010 tarihi olduğu, davalının 21/02/2010 tarihinde temerrüde düştüğü anlaşılmaktadır. Davacı vekili bu alacaklar için dava ve ıslah dilekçelerinde temerrüt tarihinden itibaren faiz yürütülmesini istemiştir. Dolayısı ile bu alacaklar için temerrüt tarihi olan 21/02/2010 tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiğinin düşünülmemesi hatalıdır.
F)SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebeplerden BOZULMASINA , peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02/07/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.