Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2014/10441 E. 2014/13969 K. 29.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10441
KARAR NO : 2014/13969
KARAR TARİHİ : 29.04.2014

MAHKEMESİ : KOCAELİ 2. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/10/2011
NUMARASI : 2010/232-2011/480

DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, genel tatil ücreti ile yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalılardan İ.. B.. avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, davalı Belediye ile anlaşması sona eren davalı şirketin çalışanların fesihten kaynaklanacak işçilik alacaklarını ödememek telaşına düşmesi nedeni ile davacıya, kendisini Gebze’de bulunan başka bir iş yerine görevlendirdiğini bildirdiğini, çalışma koşullarında esaslı değişiklik niteliğindeki bu görevlendirmeyi davacının kabul etmediğini, bunun üzerine davalı şirketin iş aktini feshettiğini, davalı şirketin görevlendirme işleminin çalışma şartlarında esaslı değişiklik niteliğinde olmasının yanı sıra görevlendirme yazılarında çalışma şartları ile ücret ve yol harcırahı gibi konularda her hangi bir açıklık bulunmadığını ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti ve genel tatil ücreti alacaklarını istemiştir.
B)Davalı cevabının özeti:
Davalı Belediye Başkanlığı vekili, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, davacının müvekkili nezdinde değil davalı şirket nezdinde çalıştığını, iş aktinin de davalı şirketçe feshedildiğini, davalı şirket ile müvekkili arasında hizmet alım sözleşmesi bulunduğunu, işçilerini değişik işyerlerinde çalıştıran işverenin alt işveren kabul edilemeyeceğini, davalı şirketle müvekkili arasında asıl işveren- alt işveren ilişkisi bulunmadığını, davalı şirketle aralarındaki sözleşmede davalı şirketin işçilerini sadece Belediye’de çalıştıracağı yönünde sınırlama bulunmadığını, davacı ile şirket arasındaki iş aktinde de böyle bir düzenleme bulunmadığını, davacıın, şirketin isteği doğrultusunda değişik bölgelerde ve işyerlerinde görevlendirildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı Şirket vekili, davacının müvekkili şirkette güvenlik elemanı olarak çalıştığını, müvekkili şirketin hizmet verdiği İzmit Belediyesindeki projenin 14.6.2009 tarihinde bitmesi nedeniyle şirket merkezinde 10.6.2009 tarihinde yapılan toplantıda 15.6.2009 tarihi itibariyle şirket merkezine gelerek başka bir projede görevlendirileceğinin davacıya bildirildiğini, bu bildirim yapılmasına rağmen davacının görev verilen yeni projeye gitmediğini, davacının 3 gün üst üste yeni işyerine gitmediğine dair tutanakların tutulduğunu, müvekkili şirketin zor durumda kaldığını ve iş sözleşmesinin bu sebeple 19.6.2009 tarihinde sonlandırıldığını, davalı şirketin iş aktini feshetmediğini, davacının kendi tutum ve davranışları ile iş aktine son verdiğini, ayrıca hizmet sözleşmesi uyarınca müvekkilinin davacıyı Türkiye sınırları içinde çeşitli bölgelerde çalıştırma yetkisinin bulunduğunu, çalışma koşullarında esaslı değişiklik olmadığını, yapacağı işin gene güvenlik hizmeti olacağını, davacının tüm taleplerinin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davacının güvenlik personeli olarak görev yaptığı, davalı İzmit Belediyesinin üst işveren konumunda ve davalı güvenlik şirketinin alt işveren konumunda olduğu, davacının işçilik alacaklarından müştereken ve müteselsilen sorumlu bulundukları, iki davalı arasındaki sözleşmenin 14.6.2009 tarihinde sona ermesi üzerine, davalı şirketin davacıyı Gebze’deki Ecopak isimli işyerindeki projeye görevlendirmek istediği, davacının 15.06.2009 tarihi itibariyle bu işyerinde çalışmaya devam etmesinin davacıya bildirildiği, görevlendirme yazısında ücret miktarı ve çalışma şartları ile işe gidiş geliş konusunda her hangi bir açıklık bulunmadığından ve bu görevlendirmeyi çalışma şartlarında esaslı değişiklik olarak nitelendiren davacının yeni görev yerine gitmediği, davalı şirketin davacının üç gün üst üste işe gelmediğini belirterek iş sözleşmesini haklı olarak fesih edildiğini savunmasına rağmen yeni görev yeri ile ilgili görevlendirme yazısında davacının işe geliş gidiş konusunda gerekli açıklığın bulunmaması, yine ücret ile ilgili ve çalışma şartları ile ilgili yeterli açıklığın bulunmaması nedeniyle davacının bu durumu çalışma şartlarında esaslı değişiklik kabul ederek iş sözleşmesini haklı olarak kendisinin fesih ettiği kanaatine varıldığı gerekçesi ile ihbar tazminatı talebi dışındaki taleplerin kabulüne karar verilmiştir.
D)Temyiz:
Karar süresi içinde davalı Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E)Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Somut olayda, bilirkişi raporunda kıdem tazminatı olarak 2244,09 TL. hesaplanmış olup davacı vekili de ıslah dilekçesi ile talebini artırarak 2.244,09 TL netice kıdem tazminatı istediği halde Mahkemece, talep aşılarak 2370,32 TL. kıdem tazminatına hükmedilmesi hatalıdır.
SONUÇ: Açıklanan nedenler ile, temyiz edilen kararın BOZULMASINA. peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 29.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.