YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7208
KARAR NO : 2014/39637
KARAR TARİHİ : 23.12.2014
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 11. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/06/2013
NUMARASI : 2010/310-2013/466
DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti ile ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği reddetmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalı işyerinde 05.11.2002 tarihinde overlokçu olarak işe başladığını, 28.04.2004 tarihine kadar aralıksız çalıştığını, sigorta primlerinin yatmaması nedeniyle işyerini bıraktığını, aradan bir süre geçtikten sonra davalının çağrısı üzerine tekrar 15.08.2007 – 15.02.2008 arasında aynı işyerinde aynı pozisyonda mevsimlik işçi olarak işe başladığını, bu tarihe kadar çalıştıktan sonra iş akdini feshettiğini, yine davalı şirkette mevsimlik olarak aynı pozisyonda 20.04.2008 tarihinde işe başlatıldığını, 20.01.2009 tarihinde iş akdinin feshedildiğini, aynı işyerinde aynı pozisyonda 28.05.2009 tarihinden 31.12.2009 tarihine kadar çalıştığını, haklı bir nedene dayanılmaksızın iş akdinin feshedildiğini, net ücretinin 600 TL olduğunu, hiçbir şekilde yıllık izin kullanmadığını iddia ederek kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin ve ücret alacağının faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, müvekkilinin ticari unvanının dava dilekçesinde yanlış yazıldığını, davacının iddia ettiği hususların gerçeğe ve hukuki duruma aykırı olduğunu, davacının ilk olarak 07.09.2007 tarihinde işe girdiğini, mevsimlik işçi olarak makineci olarak çalıştığını, mevsimlik işçi olarak çalıştığının kendi beyanlarıyla da sabit olduğunu, mevsimlik işçi olması nedeniyle kıdem tazminatına hak kazanmasının mümkün olmadığını, çünkü her dönemin sonunda diğer işçiler gibi davacının da iş sözleşmesinin feshedildiğini, her mevsimsel dönem sonunda iş akdi feshedildiğinden kıdem tazminatı talep edilmesinin hukuken mümkün bulunmadığını, yapılan işin mevsimlik iş olması ve mevsim sonunda işin kendiliğinden bitmesini müteakip iş sona erdiğinden davacının haksız olarak işten çıkarılması gibi bir durum söz konusu olmadığını, müvekkili şirketin deri işiyle iştigal ettiğini, yapılan işin mevsimsel bir iş olduğunu, 31.12.2009 tarihinde işin kendiliğinden sona erdiğini, yapılmayan ve çalışılmayan bir işten bir kişinin çıkartılmasının hukuken mümkün olmadığı gibi, hayatın olağan akışına da aykırı olduğunu, kaldı ki davacının çalıştığı son dönemde kendisinin işe gelmeyeceğini bizzat söyleyerek iş akdini feshettiğini ve işi bıraktığını, bu hususta T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İstanbul Bölge Müdürlüğünün tutanağı bulunduğunu, bu nedenle ihbar tazminatına hak kazanmasının hukuken mümkün olmadığını, davacının maaşının 571,46 TL olduğunu, hiçbir hak ve alacağı bulunmadığını, yıllık izin ücreti talebinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, yapılan işin mevsimlik iş olduğunun sabit olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacının 04/12/2009 tarihli ibraname verdiği, mahkemece yapılan imza incelemelerinde bu ibranamedeki ibra eden bölümündeki yazıların H.. S..’IN el ürünü olduğunun tespit edildiği, bu ibranamede davacının talep ettiği kıdem tazminatı, ihbar tazminatı miktarlarının net olarak gösterildiği, bu ibranameden davacının kullanılmayan izin ücreti alacağının olmadığının anlaşıldığı, dolayısıyla bu ibranameye göre davacının ihbar tazminatı ve kıdem tazminatı alacaklarını almış olduğu, yine bu ibranameye göre davacının yıllık ücretli izin alacağının olmadığı, her ne kadar ibranamede ücret alacağı ayrı bir kalem olarak gösterilmemiş ise de ibraname içeriğinde davacının 07/09/2007 tarihinden 04/12/2009 tarihine kadar geçen çalışma süresi içindeki bütün ücretlerini aldığının belirtilmiş olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
D) Temyiz:
Karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı yasal gerektirici nedenlere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında iş akdinin ne şekilde feshedildiği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Yerel mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacının mevsimlik işçi olarak çalıştığı kendi kabulünde de olduğundan yıllık izin ücreti talebinin reddi doğru ise de; 04.12.2009 tarihli ibranameye dayanarak kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmesi yerinde değildir.
Adli Tıp Kurumunun imza incelemesine dair raporunda, davacının eli ürünü olduğu belirtilen bölümün ibranamenin üst kısmındaki ad ve soyada ilişkin yazılar olduğu açıkça vurgulanmıştır. Kaldı ki, davalının cevap dilekçesinde davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamayacağını ileri sürmesi karşısında savunma ile de çelişen ibranameye istinaden kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.