Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2013/5065 E. 2014/37631 K. 09.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/5065
KARAR NO : 2014/37631
KARAR TARİHİ : 09.12.2014

MAHKEMESİ : KARABÜK İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/12/2012
NUMARASI : 2011/274-2012/311

DAVA :Davacı, fark kıdem tazminatı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin 12/10/1981 tarihinde davalı şirkete ait sıcak hadde tesislerinde çalıştırıldığı halde davalının diğer bir nakliye şirketi olan ve sigorta müdürlüğünde 16782 işyeri sicil numarası ile işlem gören P..Taşımacılık Ltd.Ştinde çalıştı gösterildiğini ve SGKya bildirildiğini,1 yıl çalıştıktan sonra kıdem tazminatını alarak ayrıldığını, 24219 sicil numarası ile işlem gören davalı şirket sıcak hadde tesislerinde 22/04/1985 tarihinde yeniden işbaşı yaptığını, 30/03/2004 tarihinde emekli olması nedeniyle kıdem tazminatı ödenerek iş aktinin feshedildiğini, ara vermeden emekli olarak destek primi ödenmek suretiyle 10/08/2007 tarihine kadar kesintisiz olarak çalıştırıldığını ve kıdem tazminatı ödenerek iş akdinin feshedildiğini, müvekkilinin kısa süreler sigortasız olarak çalıştırılarak yeniden sigorta girişi yapılarak çalıştırdığını, müvekkiline ödenen kıdem tazminatlarının avans sayıldığını, 30/03/2004 tarihinden 10/08/2007 tarihine kadar çalışma süresi nazara alarak müvekkiline eksik kıdem tazminatı ödendiğini, ilk işe giriş tarihinden (12/10/1981) son olarak iş akdinin feshedildiği 10/08/2007 tarihine kadar olan çalışma sürelerinin nazara alınarak son ücretinden kıdem tazminatı hesaplayıp arada ödenen kıdem tazminatlarına yasal faiz ekleyerek çıkan bedelden tenkis edilerek bakiye kalan meblağı ödemek şeklinde olması gerektiğini iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla eksik ödenen kıdem tazminatı alacağının fesih tarihinden hesaplanacak en yüksek banka mevduat faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacının 30/03/2004 tarihinde vermiş olduğu dilekçesi ile emekli olduğunu, kendisine kıdem tazminatı ve tüm işçilik alacaklarının ödendiğini, 16/04/2004 tarihinde destek primine tabi olarak çalışmak için şirkete başvurduğunu ve başvurusunun kabul edilerek atölye ustabaşısı olarak çalışmaya başladığını, 30/08/2007 tarihinde sağlık sorunlarını ileri sürerek karşılıklı anlaşmak suretiyle feshini talep ettiğini, 31/08/2007 tarihinde taraflarca iş sözleşmesinin mutabakat yolu ile feshi ve fesih sonuçlarına ilişkin sözleşme düzenlendiğini ve imza altına alındığını, davacının müvekkili şirketi ibra ettiğini ve fazlaya dair tüm haklarından feragat ettiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili yasal süresi içerisinde temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacı kıdem tazminatının noksan ödendiğini iddia ederek dava açmış, davalı, taraflar arasındaki iş akdinin 1994 yılında davalı şirketin üretime ara vermesi nedeniyle, 2004 yılında davacının emekli olması nedeniyle, 2007 yılında ise sağlık sorunları sebebiyle davacının kendi isteğiyle, olmak üzere 3 defa kıdem tazminatı ödenmek suretiyle sona erdirildiğini savunmuştur.
Mahkemece, davacıya bu üç dönem sonunda kıdem tazminatı adı altında yapılan ödemeler avans kabul edilerek yapılan hesaplamaya itibarla fark kıdem tazminatına hükmedilmiştir.
Dosyadaki belgelerin incelenmesinde, davacıya 30.12.1994 tarihinde 35,92 TL (35.929,905 TL), 30.03.2004 tarihinde 12.815,36 TL, 31.08.2007 tarihinde 8.610,87 TL kıdem tazminatı ödemesi yapıldığı, davacının 30.03.2004 tarihinde emekli olmak için işten ayrılma dilekçesi verdiği görülmüştür.
Davacının çalışmasının 2.döneminin yaşlılık aylığı almak için sona erdiği ve davacıya bu döneme ilişkin olmak üzere 30.03.2004 tarihinde 12.815,36 TL kıdem tazminatı ödendiği hususu tartışmasızdır.
Yaşlılık aylığı almak amacıyla yapılan fesih, kıdeme hak kazandıracak bir fesih türüdür.Bu tür fesih halinde kesintisiz çalışmaya devam edilse dahi yapılan kıdem tazminatı ödemesi, emekliliğe kadar döneme ilişkin kıdem tazminatını tam karşılıyorsa önceki dönem çalışmasının tasfiyesi anlamına gelir.
Mahkemece yapılacak iş, davacının 2.dönem sonunda, çalışmasının karşılığı olan kıdem tazminatının 30.03.2004 tarihi itibariyle kaç lira olduğu belirlenip, ödenen 12.815,36 TL’nin, ikinci dönem sonunda hak edilen kıdem tazminatını karşılıyor ise 30.03.2004 öncesi dönemin tasfiye edildiğinin kabulü, karşılamıyor ise ödemenin karardaki gibi avans olarak değerlendirilip sonuca gidilmesinden ibarettir.
Ödenen paraların bu şekilde değerlendirme yapılmadan avans olarak değerlendirilmesi ve 30.03.2004 tarihine kadar olan dönemin tasfiye edilmediğinin kabulü hatalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 09.12.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.