Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2013/3590 E. 2014/33270 K. 10.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3590
KARAR NO : 2014/33270
KARAR TARİHİ : 10.11.2014

MAHKEMESİ : ŞANLIURFA 1. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/10/2012
NUMARASI : 2012/110-2012/799

DAVA :Davacı, kıdem tazminatı ihbar tazminatı, izin, fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ile % 5 fazla alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalıya ait işyerinde muhabir olarak çalışırken haksız şekilde işten çıkarıldığını iddia ederek, kıdem-ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, genel tatil ücreti ve % 5 fazla alacaklarının ödetilmesini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı Doğan Haber Ajansı vekili, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Somut olayda, kesinleşen hizmet tespiti davasına göre, davacı, davalıya ait haber ajansında muhabir olarak asgari ücretle 30.01.2001-30.06.2007 arasında kesintili olarak toplam 3 yıl 5 ay 17 gün süreyle çalışmıştır.
Davacı, bundan önce İhlas Haber Ajansında 01.11.1998-19.01.2001 arasında çalışmış olup toplam 5 yıl 8 ay 6 gün gazetecilik kıdemi vardır. Ancak her iki işyeri arasında işyeri devri veya organik bağ bulunmamaktadır.
Davacının iş sözleşmesi, davalı tarafından önelsiz olarak feshedilmiştir.
Davacı, 5953 sayılı Basın İş Kanunu kapsamında muhabir olarak çalışmıştır. 854 sayılı Deniz İş Kanunu ve 4857 sayılı İş Kanunu’nun aksine Basın İş Kanunu’nda, gazetecilerin kıdem-ihbar tazminatı alacaklarının giydirilmiş brüt ücret üzerinden hesaplanacağına dair bir hüküm bulunmamaktadır.
Mahkemece, davacının kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı alacağı hesaplanırken ikramiye ödemesinin de çıplak brüt ücrete eklenerek belirlenmesi usul ve yasaya aykırıdır.
3- Somut olayda, davacının, davalıya ait işyerindeki hizmet süresi 3 yıl 5 ay 17 gündür. Davacının gazetecilikteki toplam hizmet süresi 5 yıldan fazla olduğundan mahkemece, kıdem tazminatı isteğinin kabulü yerinde ise de, her iki işyeri arasında işyeri devri veya organik bağ olmadığından kıdem tazminatına esas sürenin 3 yıl 5 ay 17 gün alınması ve Basın İş Kanunu’nun 6. maddesi uyarınca 6 aydan az sürelerin kıdem tazminatı hesabında dikkate alınmaması gerekirken, mahkemece davacının kıdem tazminatı alacağının 5 yıl 8 ay 6 gün üzerinden hesaplanması, kıdem tazminatı alacağına dava ve ıslah tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması gerekirken fesih tarihinden itibaren en yüksek mevduat faizi uygulanması hatalıdır.
4- Somut olayda davacı, davalıya ait işyerinde Basın İş Kanunu kapsamında 3 yıl 5 ay 17 gün süreyle çalışmış olup aynı Yasanın 6. maddesi uyarınca ihbar öneli süresi 1 aydır.
Mahkemece, davacının ihbar tazminatı alacağının 4857 sayılı İş Kanunu’nun 17 maddesi uyarınca 8 hafta kabul edilmesi isabetsizdir.
5- Basın İş Kanunu’nda, ödenmeyen işçilik alacaklarına en yüksek mevduat faizi uygulanacağına dair bir hüküm bulunmadığından bu Kanundan doğan alacaklara temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmalıdır.
Mahkemece, Basın İş Kanunu’ndan doğan fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, genel tatil ücreti ve % 5 fazla alacaklarına en yüksek mevduat faizi uygulanması usul ve yasaya aykırıdır.
6- Somut olayda dava, fesihten itibaren yaklaşık 2 yıl sonra açılmıştır.
Mahkemece, davacının % 5 fazla alacağına % 80 oranında takdiri indirim uygulanmış, asıl alacağın 4-5 katından daha fazla miktarda % 5 fazlaya hükmedilmiş, her bir asıl alacak yönünden ayrı ayrı % 5 fazla alacağının hüküm altına alınması gerekirken infazda tereddüte yol açacak şekilde toplamı üzerinden hüküm kurulmuş, % 5 fazla alacağı nitelik olarak faiz alacağı olmamasına rağmen faiz adıyla hüküm altına alınmıştır.
Mahkemece, fazla çalışma-hafta tatili ücreti-genel tatil ücretine ait % 5 fazla alacaklarının her birisi için ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken toplamı üzerinden hüküm kurulması, hüküm altına alınan % 5 fazla alacağının asıl alacağın 4-5 katını geçecek şekilde karar verilmesi, dava tarihi ve fesih tarihi arasında geçen süre dikkate alındığında % 5 fazla alacaklarında daha yüksek bir oranda indirim yapılması gerekirken % 80 oranında indirim yapılması, %5 fazla alacağının faiz alacağı olmayıp kendine özgü bir alacak olmasına rağmen faiz adıyla hüküm altına alınması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
7- Basın İş Kanunu’nun 21. ve 29. maddeleri uyarınca gazetecilerin yıllık izin ücreti alacakları, iznin hak edildiği yılın ücreti üzerinden ve 2 kat olarak hesaplanması gerekir. Mahkemece, davacının yıllık izin ücreti alacağının fesih tarihindeki ücret üzerinden ve bir kat olarak hesaplanması hatalı olup bozma sebebi ise de aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, 10.11.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.