Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2013/1940 E. 2014/35874 K. 27.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/1940
KARAR NO : 2014/35874
KARAR TARİHİ : 27.11.2014

MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 12. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/11/2012
NUMARASI : 2011/356-2012/587

DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, izin ücreti, sefer primi ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, Uluslararası tır şoförü olarak asgari ücret + sefer primi esası ile çalıştığını, ayda ortalama 2 sefer yapıp sefer başına en son 450 Euro aldığını, 550 Euro olarak ödenen sefer primlerinin ekonomik kriz gerekçesi ile geri ödeneceği taahhüdü ile muvafakati alınmaksızın 450 Euro’ya indirildiğini ancak aradaki farkın ödenmediğini, bayram-genel tatil çalışma karşılıklarının ödenmemesi, sigorta primlerine esas alınan ücretin eksik gösterilmesi nedeniyle iş sözleşmesini kendisinin feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, ücret, sefer primi ve bayram-genel tatil ücret alacaklarının hüküm altına alınmasını istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, 03.08.2010 tarihinde istifa ederek ayrıldığını, ayda 1.30 defa yurtdışı seferi yaptığını ve sefer başına 450.00 Euro harcırah aldığını, davacı ve diğer yurtdışı şoförlerinin 550 Euro harcırah alarak yurt dışı seferi yapmakta iken 2008 yılı sonunda Euro kurunun normalin üzerinde artması sonucu Aralık 2008 ayı sonundan itibaren yurtdışı sefer harcırahlarının 450 Euro olarak yeniden düzenlendiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraflar temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının tüm davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Mahkemece sefer pirimlerinden yapılan kesintinin daha sonra ödeneceği yönünde davalı şirket tarafından taahhütte bulunulduğunun kanıtlanamadığı, davacının 2 yılı aşkın bir süre sefer primlerinin azaltılmasına itiraz etmediği ve bu durumun işyeri uygulaması haline geldiği gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 22. maddesi uyarınca, “İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz.
İşverenin vereceği talimatlarla, Anayasa ve kanunların emredici hükümleri ile toplu ve bireysel iş sözleşmeleri hükümlerine aykırı olmamak üzere, işin yürütümü ve işçilerin işyerindeki davranışlarını düzenleyebilme hakkına yönetim hakkı denir. İş koşullarında değişiklik, işverenin yönetim hakkı ile doğrudan ilgilidir. İş koşullarındaki değişiklikler geçerli nedene dayandığı takdirde, ayrıca iş şartlarında esaslı değişiklik yoksa veya işçi aleyhine bir durum oluşmuyor ise, işverenin yönetim hakkının sınırlandırılması gerekmez. İşveren, Medeni Kanun’un 2. maddesi uyarınca, yönetim yetkisi kapsamındaki bu hakkını kullanırken, keyfi davranmamalı, işyeri değişikliği ile ilgili işletmesel kararı alırken dürüst olmalıdır.
İşverenin yönetim hakkı kapsamında kalan ve geçerli nedene dayanan değişiklikler çalışma koşullarının esaslı değişikliği olarak nitelendirilemez. Geçerli neden işçinin verimi ile davranışlarından ya da işyeri gereklerinden kaynaklanabilir.
Somut olayda işverenin de kabulünde olduğu üzere 2009 yılının başından itibaren sefer pirimleri 550 Euro dan 450 Euroya indirilmiş ancak durum işçiye yazılı olarak bildirilmemiş, işçinin muvafakati alınmamıştır.Yukarıda ilke kararımızda da belirtildiği üzere 4857 sayılı Kanun döneminde işveren çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir ve dosya içeriğinde bu yönde bir delil mevcut değildir.İşçinin sefer pirimlerinin düşürülmesi ve uygulamanın uzun bir süre devam etmesi işyeri uygulaması haline dönüşmez. Anılan talebin kabulü gerekirken yanılgılı değerlendirme ile reddi hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 27.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.