Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2013/16831 E. 2014/8755 K. 18.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/16831
KARAR NO : 2014/8755
KARAR TARİHİ : 18.03.2014

MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 7. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/10/2013
NUMARASI : 2013/336-2013/673

DAVA :Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin, 06.04.2011 tarihinde davalıya ait çağrı merkezinde asistan olarak çalışmaya başladığını, iş akdinin 4857 sayılı yasanın 25/II-e maddesi gereğince fesh edildiğini gerekçe olarak da sistemin kötüye kullanılmasının gösterildiğini ancak davalı işverenliğin idda ettiği olayı öğrendiktan sonra 6 gün içerisinde müvekkilinin iş akdini feshetmesi gerekirken bu süreye riayet edilmediğini, müvekkiline çalıştığı süre içerisnde herhangi bir ihtar veya uyarıda bulunulmadığını, diğer işçilerin bir çok hata yapmasına rağmen iş akitlerinin devam ettiğini, bu nedenle feshin kötüniyetli olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin işe iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B)Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili; davacının kendisine verilen konuşma sürelerini, kullanımda olmayan numaraları aramak suretiyle doldurduğunu dolayısıyla müvekkilini kandırdığını ve müvekkilinin güvenini kötüye kullandığını bu nedenle davacının iş akdinin, 4857 sayılı yasanın 25/II-e maddesi uyarınca haklı olarak feshedildiğini savunmuş ve davanın reddini talep etmiştir.
C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Ç)Temyiz:
Karar süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.
D)Gerekçe:
Davacı iş akdinin haklı neden olmaksızın feshedildiğini ileri sürmüş, davalı ise davacının çağrı merkezi asistanı olarak kendisine gelen çağrıları toplantı tuşlaması yaparak engellediğini, konuşma süresini arttırmak için kullanımda olmayan numaraları aradığını ve bu şekilde doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlar sergilemesi nedeni ile iş akdinin haklı olarak feshedildiğini savunmuştur.
Mahkemece, “…davalı taraf davacının kendisine verilen konuşma sürelerini hileli olarak doldurduğunu beyanla fesih iradesinde bulunmussada sadece dinlettiği tanıkları davacının davalıyı kandırdığını kanatlamamış davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiştir.” şeklindeki gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkemenin gerekçesinden, davalının dinlettiği tanıkların savunmayı doğrulamadığından mı yoksa davalı tanıklarının beyanları dışında fesih sebebini ispatlayacak bir delil ibraz edilmediğinden mi davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmamakta ise de; davalı tanıklarının beyanları savunmayı doğrulamakta olup, davalı tarafça feshin haklı nedene dayandığına ilişkin olarak tanık delili dışında da başka bir takım deliller dosyaya sunulmuştur.
Yerel mahkemece, davalı tarafça dosyaya sunulan cd üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmaksızın, inceleme ve soruşturma raporu ile diğer bilgi ve belgeler değerlendirilmeksizin ve iş yerinde keşif yapılarak feshe konu olayların oluşma koşulları yerinde incelenmeksizin eksik araştırma ile yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
Ayrıca; davalı, davacının iş akdinin İş Kanunu’nun 25/II-e maddesi uyarınca haklı nedene feshedildiğini savunmakta olup, aynı kanunun 26. maddesinde derhal fesih hakkının 6 iş günü içerisinde kullanılması gerektiği belirtilmiştir. Hak düşürücü sürenin geçip geçmediği mahkemece resen dikkate alınmalıdır kaldı ki, davacı tarafça da feshin 6 iş günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra yapıldığı ileri sürülmektedir.
Somut olayda; fesih bildiriminde, genel müdürlük disiplin kurulu kararı ile iş akdinin feshedildiği belirtilmiş olup, söz konusu disiplin kurulu kararı getirtilip feshe yetkili makam tespit edildikten sonra 6 iş günlük hak düşürücü sürenin feshe yetkili makamın olayı öğrenme tarihinden itibaren başlayacağı gözetilerek, feshin süresinde yapılıp yapılmadığı belirlenmeden yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir.
SONUÇ:
Açıklanan sebepler ile temyiz edilen kararın BOZULMASINA peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 18/03/2014 gününde oybirliği ile karar verildi.