YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/13200
KARAR NO : 2013/32839
KARAR TARİHİ : 11.12.2013
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 8 inci maddesine göre iş mahkemesinden verilen kararlar tefhim ve tebliğ tarihinden itibaren 8 gün içinde temyiz olunabilir. 6100 Sayılı HMK nun geçici 3 üncü maddesinin 1 inci fıkrasında; “Bölge adliye mahkemelerinin, 26/9/2004 tarihli ve 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2 nci maddesi uyarınca Resmî Gazete’de ilan edilecek göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin yürürlükteki hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” 2 nci fıkrasında ise; “Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce aleyhine temyiz yoluna başvurulmuş olan kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26/09/2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 454 üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” denmiştir.
6100 sayılı HMK’nun hükmü düzenleyen 294 üncü maddesinde de aynen;
(1) Mahkeme, usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdirir. Yargılama sonunda uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai karar, hükümdür.
(2) Hüküm, yargılamanın sona erdiği duruşmada verilir ve tefhim olunur.
(3) Hükmün tefhimi, her hâlde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur.
(4) Zorunlu nedenlerle sadece hüküm sonucunun tefhim edildiği hâllerde, gerekçeli kararın tefhim tarihinden başlayarak bir ay içinde yazılması gerekir.
(5) Hükmün tefhimini, duruşmada bulunanlar ayakta dinler.
(6)Hükme ilişkin hususlar, niteliğine aykırı düşmedikçe, usule ilişkin nihai kararlar hakkında da uygulanır.” denmiştir.
Yukarıda yazılı kanun hükümleri kapsamında, yerel mahkemece duruşmada tefhim edilen hüküm gerekçe taşımayıp sadece hüküm sonucunu (kısa kararı) içeriyorsa gerekçeli kararın her halükarda davanın taraflarına (taraflar kendilerini vekille temsil ettiriyorlar ise vekillerine) tebliğ edilmesi gerekmektedir. Bir başka anlatımla, sadece hüküm sonucunun (kısa kararın) tefhim edildiği durumlarda, taraflar (ya da vekilleri) duruşmada hazır olsalar dahi gerekçeli kararın taraflara veya vekillerine tebliğ edilmesi gerekir.
Somut olay açısından yapılan tespit ve değerlendirmede, gerekçeli kararın davacı vekiline tebliğ edilip edilmediği dosya kapsamından anlaşılamamaktadır.
Bu nedenle;
1- Davacı vekiline gerekçeli karar tebliğ edilmişse tebliğe ilişkin evrakın (tebligat parçasının) dosyaya eklenmesi,
2- Tebliğ edilmemişse gerekçeli kararın davacı vekiline tebliği ile buna ilişkin evrakın (tebligat parçasının) dosya içine alınması ve temyiz süresinin beklenmesi,
3- Davacı vekilinin hükmü temyiz etmesi halinde, temyiz dilekçesinin hukuki dinlenilme hakkının sağlanması açısından karşı tarafa tebliğ edilmesi ve bu şekilde temyiz ve tebliğe ilişkin usuli işlemler tamamlanarak gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 11/12/2013 günü oybirliğiyle karar verildi.