YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/9067
KARAR NO : 2014/13260
KARAR TARİHİ : 28.04.2014
MAHKEMESİ : GEBZE 2. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/12/2011
NUMARASI : 2010/753-2011/812
DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti, maaş alacağı, asgari geçim indirimi, ulusal bayram ile genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hüküm duruşmalı olarak davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; HUMK.nun 435.maddesi gereğince duruşma isteğinin süreden reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verilmiş olmakla Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi. gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalıya ait işyerinde ustabaşı olarak çalışırken ücretlerinin ödenmemesi ve sigorta primlerinde gerçek ücretinin gösterilmemesi nedeni ile iş sözleşmesini haklı olarak fesh ettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile fazla çalışma, yıllık izin, bir kısım maaş ve asgari geçim indirimi, ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının tahsilini, istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının iş akdinin 3 gün üst üste işe gelmememesi nedeniyle fesh edildiğini, haklı feshe ilişkin iddiaların gerçek olmadığını, iş yerinde asgari ücretle işçi çalıştırıldığını, yıllık izin alacağı olmadığını yine davacının fazla mesai alacağının olmadığını, sadece işe gelmediği aya ait 8 günlük alacağı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının davalı işyerinde 01/08/2005-08/09/2010 tarihleri arasında belirsiz süreli hizmet akdi ile alüminyum doğrama ustası olarak çalıştığı, aylık ücretinin net 1100,00 TL olduğu, davacı tarafından ücretin gecikmeli olarak ödenmesi nedeniyle iş akdinin fesh edildiği, feshin davacı açısından haklı nedene dayandığı, davacının haftada 12 saat fazla mesai yaptığı, dini bayramlar hariç, resmi bayramlar ile genel tatil günlerinde çalıştığı, fazla mesai ve genel tatil ücreti alacaklarının ödendiğine dair delil sunulmadığı, davacının ücret alacağı olduğu, ücret alacağının ödendiğine dair delil sunulmadığı, 2008 yılından itibaren davacının AGİ alacaklarının ödenmediği, yine davacının yıllık iznini kullandığına ya da kullandırılmayan yıllık izinlere ait ücretlerinin ödendiğine dair de delil sunulmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne, karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı taraf temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- İşçiye, işyerinde çalıştığı sırada ara dinlenmesi verilip verilmediği ve süresi konularında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
İşçinin günlük iş süresi içinde kesintisiz olarak hiç ara vermeden çalışması beklenemez. Gün içinde işçinin yemek, çay, sigara gibi ihtiyaçlar sebebiyle ya da dinlenmek için belli bir zamana ihtiyacı vardır.
Ara dinlenme 4857 sayılı İş Kanununun 68 inci maddesinde düzenlenmiştir. Anılan hükümde ara dinlenme süresi, günlük çalışma süresine göre kademeli bir şekilde belirlenmiştir. Buna göre dört saat veya daha kısa süreli günlük çalışmalarda ara dinlenmesi en az onbeş dakika, dört saatten fazla ve yedibuçuk saatten az çalışmalar için en az yarım saat ve günlük yedibuçuk saati aşan çalışmalar bakımından ise en az bir saat ara dinlenmesi verilmelidir. Uygulamada yedibuçuk saatlik çalışma süresinin çok fazla aşıldığı günlük çalışma sürelerine de rastlanılmaktadır. İş Kanununun 63 üncü maddesi hükmüne göre, günlük çalışma süresi onbir saati aşamayacağından, 68 inci maddenin belirlediği yedibuçuk saati aşan çalışmalar yönünden en az bir saatlik ara dinlenmesi süresinin, günlük en çok onbir saate kadar olan çalışmalarla ilgili olduğu kabul edilmelidir. Başka bir anlatımla günde onbir saate kadar olan (onbir saat dahil) çalışmalar için ara dinlenmesi en az bir saat, onbir saatten fazla çalışmalarda ise en az birbuçuk saat olarak verilmelidir.
İşçi, ara dinlenme saatinde tamamen serbesttir. Bu süreyi işyeri içinde ya da dışında geçirebilir. İşyerinde geçirmesi ve bu süre içinde çalışmaya devam etmesi durumunda ara dinlenmesi verilmemiş sayılır. Ancak işçi işyerinde kalsa bile, ara dinlenmesi süresini serbestçe kullanabilir, bu süre içinde çalışmaya zorlanamaz.
Ara dinlenmesi için ücret ödenmesi gerekmez. Ancak, bu süre işçiye dinlenme zamanı olarak tanınmamışsa, işçinin normal ücretinin ödenmesi gerekir. Bu sürenin haftalık 45 saati aşan kısmını oluşturması halinde ise, zamlı ücret ödenmelidir.
Ara dinlenme süreleri kural olarak aralıksız olarak kullandırılır. Ara dinlenmesinin kullandırılması zorunlu ise de, bunun kullanılacağı zamanı belirlemek işverenin yönetim hakkıyla ilgilidir. İşçilerin tamamı aynı anda ara dinlenme zamanını kullanılabileceği gibi, belli bir plan dahilinde sırayla kullanmaları da mümkündür. Ancak ara dinlenme süresinin, işe, ara dinlenme süresi kadar geç başlama veya aynı süreyle erken bırakma şeklinde kullandırılması doğru olmaz. Ara dinlenme süresinin günlük çalışma içinde belli bir zamanda amaca uygun şekilde kullandırılması gerekir (Yargıtay 9.HD. 17.11.2008 gün 2007/35281 E, 2008/30985 K.).
İş Kanununa İlişkin Çalışma Süreleri Yönetmeliğinin 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında, ara dinlenmelerinin iklim, mevsim, yöredeki gelenekler ve işin niteliğine göre yirmidört saat içinde kesintisiz oniki saat dinlenme süresi dikkate alınarak verileceği hükme bağlanmıştır. Değinilen maddenin birinci fıkrasında ise, ara dinlenme süresinin çalışma süresinden sayılmayacağı açıklanmıştır.
Somut olayda, davacı davalıya ait işyerinde haftada 6 gün sabah 08.00 den akşam 18.00′ a kadar yarım saat ara dinlenmesi ile çalıştığını ileri sürerek fazla çalışma ücreti istemiş, davalı ise iddianın yersiz olduğunu savunmuştur.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacı iddiasının tanık beyanları ile kanıtlandığı gerekçesi ile ileri sürülen çalışma saatlerine göre alacak hesabı yapılmış ise de yukarıdaki ilke kararında açıklandığı üzere 10 saatlik çalışmada 1 saat ara dinlenme süresi dikkate alınmalı iken yarım saatlik ara dinlenme kabul edilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 28/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.