Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2012/5140 E. 2014/10414 K. 27.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/5140
KARAR NO : 2014/10414
KARAR TARİHİ : 27.03.2014

MAHKEMESİ : ÇORLU 1. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/11/2011
NUMARASI : 2010/191-2011/696

DAVA :Davacı, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, 25.02.2003 – 20.11.2009 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haksız feshedildiğini, iddia ederek kıdem tazminatı ve ihbar tazminatının hüküm altına alınmasını istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının,18.11.2009 tarihinde çalışırken kullanmakta zorunlu olduğu kişisel koruyucu malzemeyi kullanmadığının tespit edildiğini ve aynı konuda 18.05.2009 ve 01.07.2009 tarihlerinde de ihtar aldığını, 19.11.2009 tarihinde ise bölüm sorumlusu C.. K..’a ve bölüm müdürü K.. B..’a hakaret ettiğini, iş güvencesini tehlikeye düşürdüğünü bu sebeple iş sözleşmesinin 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25. maddenin 2.fıkrasının d, h, ı bentleri uyarınca feshedildiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacı işçinin davranışlarından kaynaklanan ve tutanak altına alınan olaylar nedeni ile iş ilişkisinin devamının işverenden beklenemeyecek derecede bozulduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Davacı iş akdinin işveren tarafından haksız feshedildiğini iddia ederken, davalı işveren davacının bölüm şefi ve idare amirine hakaret etmesi, vurmaya çalışması, ofis eşyalarını savurması, koruyucu malzemeyi kullanmayarak işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi nedenleriyle haklı sebeple feshedildiğini savunmuştur.
Dosya içeriğinde, bölüm şefi C.. K..’ın işverene verdiği yazılı ifade de; “ olay sabahı davacı ile toplantı yaptıklarını, davacıyı kendisini bir daha aynı duruma sokmaması için uyardığını, davacının konuşmak için izin istediğini ancak kendisinin izin vermediğini bunun üzerine davacının ‘.bende insanım benimde psikolojim var, dayanamıyorum’ diye bağırmaya başladığını, susmasını söylediğini, susmayacağını söylediğini, dışarı çık dediğinde ‘ çıkmayacağım beni dövecen mi ne yapacan ‘diye bağırmaya devam ederek masaya vurduğunu sonra idare amiri K.. B.. un geldiğini ” belirtmiştir. C.. K.. davalı tarafından tanık gösterilmemiştir.
Olay sebebiyle işverene yazılı ifade veren ve Mahkemede dinlenen davacı tanıkları da davacının bölüm sorumlusu C.. K.. ile işle ilgili bir nedenden dolayı tartıştığını,yetişmesi gereken işlerin o vardiyada yetişmediği gerekçesi ile C.. bey’in davacıya bağırıp çağırdığını , ancak onun davacıyı dinlemediğini, davacının “ izah edeyim, beni bi dinleyin ” diye sözler söylemesine rağmen dinlemeyip bağırmasına devam ettiğini ve “senin konuşmaya ne hakkın var, konuşma” gibi sözler söylediğini bunun üzerine gürültüleri duyan İdare Amiri K.. Bey’in de oraya geldiğini, davacının herhangi bir hakaret küfür vb sözler içeren konuşmasının, bazı araç gereçleri fırlatmasının veya amirlerine vurmasının söz konusu olmadığını ifade etmişlerdir.
Davalı işverenin tanığı iş güvenliği teknik elemanı K.. Mahkemede verdiği ifadesinde koruyucu eşyayı kullanmaması nedeniyle davacıyı uyardığını ancak kendisine sözle sataştığını iş akdinin feshedilmesinin gerekçesini tam olarak bilmediğini fesihten sonra davacının kendisini tehdit etmesi nedeniyle davacı hakkında ceza davası açıldığını belirtmiştir.
Davalının diğer tanığı İdare amiri K.. ise davacının işten çıkarıldığını ancak ayrıntılarını bilmediğini ifade etmiş,davalı vekilinin talebi üzerine sorulduğunda, davacı ile C.. K..’ın birbirleri ile yüksek sesle tartıştıklarını duyunca müdahale ettiğini , davacının kendisini iteklediğini beyan etmiştir.
Davacının iş sözleşmesi 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25 maddesinin 2.fıkrasının d,h ve ı bentleri uyarınca feshedilmiştir.
Dosya içeriğinde işverence yazılı ifadelerine başvurulan bölüm şefi C.., İdare amiri K.., E.. ve diğer işçiler ile Mahkemede dinlenen tüm tanıklar davacının işle ilgili olarak bölüm şefi C..’ in kendisini uyarması ve söz hakkı vermemesi üzerine hakaret ve küfür içermeden yüksek sesle bağırdığı, amirleri C.. ve K..’e hakaret etmediği, vurmaya çalışmadığı anlaşılmakla işverence gerçekleştirilen feshin haklı nedene dayalı olduğunun ispatlanamadığı anlaşılmaktadır.
Davacının davranışı haklı sebep oluşturacak ağırlıkta olmayıp akdin geçerli nedenle feshedildiği sonucuna varılmalıdır. Akdin işverence geçerli sebeple feshedilmesi, nedeniyle de ihbar ve kıdem tazminatı isteklerinin kabulü gerekirken yazılı gerekçe ile reddedilmesi hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 27.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.