Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2012/4614 E. 2014/10383 K. 26.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/4614
KARAR NO : 2014/10383
KARAR TARİHİ : 26.03.2014

MAHKEMESİ : ADIYAMAN İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/10/2011
NUMARASI : 2009/279-2011/694

DAVA :Davacı, kıdem tazminatı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait işyerlerinde 10 yıl 8 ay 16 gün çalıştığını, Adıyaman İş Mahkemesinde 2008/1244 Esas sayılı dava ile kıdem tazminatı alacağının tazmini için dava açıldığını, davalı şirket temsilcisinin müvekkilini yeniden işe alacağını söylediği için 18/02/2009 tarihli celsede şartlı olarak müvekkilinin davadan feragat ettiğini, Mahkemenin de feragat nedeniyle davanın reddine karar verdiğini, ancak müvekkilinin işe alınmadığını, dolayısıyla hile yoluyla alınan feragat geçersiz olduğundan işbu davayı yeniden açtıklarını belirterek kıdem tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, feragat nedeniyle reddedilen davanın yeniden açılamayacağından kesin hüküm nedeniyle davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacının aynı sebepten dolayı açtığı kıdem tazminatı davasından feragati nedeniyle o davanın reddedildiği, verilen kararın kesinleştiği, feragatin kesin hüküm sonuçlarını doğurduğundan, Mahkemenin 2008/1244 Esas, 2009/74 Karar sayılı kesinleşmiş hükmü nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, önceki davada yapılan feragatin geçerli olup-olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Feragat davayı esastan sona erdirdiğinden şarta bağlı olamaz. Feragat eden hata, hile veya ikrah nedeniyle feragatin feshini isteyebilir. Feragtin hata, hile, ikrah ile yapıldığı iddiasının ikinci davada öne sürülmesini engelleyen bir yasa hükmü de bulunmamaktadır. İkinci davada bu yönde istek bulunulduğunda işin esasının incelenmesi gerekir.
Somut olayda, Adıyaman İş Mahkemesi’nin 2008/1244 Esas, 2009/74 Karar sayılı dosyasının incelenmesinden, davacı asilin 17/12/2008 tarihli celsesinde “Ben her ne kadar kıdem tazminatı için dava açmışsam da davamdanferagat ediyorum, çünkü, işveren beni tekrar işe başlatacak” dediği, 18/02/2009 tarihli celsesinde de, “Geçen celseki feragati tekrar ederim. Ancak, işveren beni işe alacağını söylediğinden feragat ettim, ancak henüz işe almadılar, bir hafta içersinde gezici kulelerden birine alacaklarını söylediler, bu nedenle davamdan feragat ediyorum” dediği, aynı celsede davalı temsilcisinden sorulduğunda ise, “Bana işveren M.. E.. S.. bir hafta içersinde davasından feragat etmesi koşulu ile gezici kulelerden birisine alacağını söyledi, ben de bu şekilde davasından feragat ettiği için işe alınacağını biliyorum” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
Bu durumda, önceki davadan feragatin, davacının yeniden işe alınacağı vaadi ile yanıltılması sonucu yapıldığı, ancak işe başlatılmadığı, şarta bağlı feragatin geçerli olmayacağı anlaşıldığından önceki feragat hükümsüzdür. Mahkemece işin esasına girmesi gerekirken kesin hüküm nedeniyle davanın reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 26.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.