Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2012/39131 E. 2014/31158 K. 27.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/39131
KARAR NO : 2014/31158
KARAR TARİHİ : 27.10.2014

MAHKEMESİ : KAYSERİ 3. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/11/2012
NUMARASI : 2011/442-2012/546

DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davacı ve davalılardan J.. Ş.. Avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili davacı işçinin iş akdinin işveren tarafından haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiğini, ücret alacaklarının ödenmediğini, fazla mesai yapmasına, ulusal bayram genel tatillerde çalışmasına rağmen karşılığı olan ücretlerin ödenmediğini iddia ederek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret, fazla mesai, ulusal bayram genel tatil ücretleri alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraflar yasal süresi içerisinde temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
İspat konusunda anılan hususlar ulusal bayram genel tatil alacakları için de geçerlidir.
Somut olayda Mahkemece davacının fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil ücret alacaklarına tanık beyanları dikkate alınarak hükmedildiği anlaşılmakta ise de dinlenen davacı tanıklarından Abdullah işyerinde 12 saat çalışıp 24 saat dinlenildiğini beyan etmiş, diğer davacı tanığı Nuh yaklaşık 4 aylık dönemde 08.00-20.00, 20.00-08.00 şeklinde çalıştıklarını sonrasında Ramazan nedeniyle 08.00-19.00, 19.00-08.00 şeklinde çalıştıklarını, bazen yoğunluktan dolayı nöbet devrinin bir, bir buçuk saat sarkabildiğini, davacı tanığı Gökay davacı işçinin davalı işyerinde günde 12 saat çalıştığını, haftanın her günü 08.00-20.00, 20.00-08.00 saatleri arasında çalıştığını, bir süre sonra 08.00-19.00, 19.00-08.00 saatleri arasında çalıştığını beyan etmiştir. Davacı tanıklarının beyanları davacının çalışma düzenini ortaya koyacak derecede açık olmadığı gibi, beyanlar arasındaki çelişki de giderilmiş değildir. Mahkemece davacı duruşmaya çağrılarak davacının çalışma düzeni hiçbir tereddüde mahal vermeyecek şekilde ortaya konularak, davacının fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil alacakları hakkında bir karar verilmesi gerekirken dosya içeriği ile bağdaşmayan bilirkişi raporuna itibarla hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 27.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.