Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2012/36337 E. 2014/31778 K. 30.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/36337
KARAR NO : 2014/31778
KARAR TARİHİ : 30.10.2014

MAHKEMESİ : KONYA 2. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/05/2012
NUMARASI : 2010/21-2012/345

DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti ile genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalının “seni başka şubeye alacağız ancak öncelikle prosedür gereği yazılı olarak istifa belgesi imzalaman gerekiyor” diyerek ve güçsüzlüğünden faydalanarak elinden istifa dilekçesi aldığını, rızası dışında başka şubede çalıştırılacağını düşünerek istifa dilekçesini imzaladığını ancak işverenin başka şubede çalıştırmak yerine işten çıkarttığını iddia ederek ihbar ve kıdem tazminatları ile bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, başka yerde iş bulduğunu ve hemen işbaşı yapacağını beyan ederek davalı şirketi de mağdur ederek istifa ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacının istifa dilekçesinin başka şubede görevlendirilmesi için alındığı şeklindeki beyanı ve aynı yöndeki tanık beyanı dikkate alınarak istifa dilekçesinin gerçeği yansıtmadığı, davacının iş sözleşmesinin davalı tarafça haklı bir neden olmaksızın feshedildiği gerekçesiyle ihbar ve kıdem tazminatı ile yıllık izin ücretinin kabulüne, fazla çalışma ve genel tatil ücretlerinin reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacı 11.12.2009 tarihli istifa dilekçesinin gerçeği yansıtmadığını, başka bir mağazada görevlendirileceği ,prosedür gereği istifa dilekçesi vermesi gerektiğinin işverence bildirilmesi üzerine verdiğini ancak işverenin bu dilekçeye dayanarak işine son verdiğini iddia etmiştir.
Davalı işveren ise başka bir yerde iş bulması nedeniyle istifa dilekçesi vererek ayrıldığını savunmuştur.
Mahkemece istifa dilekçesine itibar edilmemiştir.
Dosya içeriğinde elle yazılı “ çalışmakta olduğum Aydınlık mağazası gözetim elemanlığından 11.12.2009 itibariyle kendi isteğimle istifa edıyorum.” şeklinde davacının imzasını taşıyan istifa dilekçesi mevcuttur.İşten ayrılma bildirgeside 03 istifa kodu ile verilmiştir.
Davacının iddiasını ispat etmek amacıyla dinletmiş olduğu tanık R.. U.. in “ benim bildiğime göre zorla dilekçe yazdırdılar, fakat bu dilekçenin nasıl verildiğini bilmiyorum, çalışanlara seni evinizden uzak bir yere veririz, çalışma şartlarını değiştiririz diyerek elden dilekçe alıyorlardı, başka zoraki bir eylemde bulunmadılar.” şeklindeki beyanına mahkemece itibar edilmiştir.
Davacı tanığının ifadesi görgüye dayalı olmayıp soyut beyanlardan ibarettir. Davacı istifa dilekçesinin iradesi hilafına alındığı hususunu ispat edememiş olup ihbar ve kıdem tazminatı isteklerinin reddi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile anılan isteklerin kabulü hatalıdır.
3- Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda yıllık izin defterinde 14 gün izin kullanıldığının göründüğü ancak işçinin imzası bulunmadığı için 14 gün yıllık izin ücreti hesaplanmıştır.Her ne kadar yıllık izin defteri davacının imzasını taşımasada 31.05.2009 tarihli yıllık izin talep formu imzalı ve mağaza müdürü tarafından onaylı olup belgedeki imzanın davacıya ait olup olmadığı tespit edilerek yıllık izin ücreti değerlendirilmelidir.
4- Davacı tarafından verilen 27.05.2011 tarihli ıslah dilekçesinde davacının bilirkişi raporu doğrultusunda arttırdığı talepleri yönünden faiz talebi bulunmadığı halde ihbar tazminatı ve yıllık izin ücretinin ıslahla arttırılan miktarları itibariyle ıslah tarihinden itibaren faiziyle tahsiline karar verilmesi de ayrı bir bozma nedenidir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 30.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.