Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2012/34996 E. 2014/27140 K. 18.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/34996
KARAR NO : 2014/27140
KARAR TARİHİ : 18.09.2014

MAHKEMESİ : YALOVA İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/08/2012
NUMARASI : 2011/361-2012/235

DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti, hafta tatili ücreti, genel tatil ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile asgari geçim indirimi alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, Davacı TBMM Milli Saraylar Daire Başkanlığından iş alan firmalar nezdinde garson olarak çalıştığını, firmalar değişsede hangi firmada çalıştığını dahi bilmeden kesintisiz işine devam ettiğini, 15.8.2011 günü kurum yetkilisi M.. G.. tarafından işine son verildiğinin beyan edildiğini, nedenini sorduğunda Milli Saraylar daire başkanının talimatı ile işine son verildiğinin ve hiçbir gerekçesinin olmadığının beyan edildiğini, işçilerin işe alınmasında ve sözleşmelerinin feshinde tek yetkilinin idare olduğunu, davacının baştan beri idarenin işçisi olduğunu, normal mesainin 7.30- 24 saatleri arasında olmasına rağmen gece 02.00 ye kadar çalıştığını iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma, ulusal bayram genel tatil , hafta tatili ve asgari geçim indirimi alacaklarının hüküm altına alınmasını istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Hazine vekili, iş akdinin idarenin bilgisi dışında alt işveren tarafından feshedildiğini bu nedenle idarenin sorumlu tutulamayacağını hafta tatillerinde ve bayramlarda çalışmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, dosyada bulunan fesih yazısında herhangi bir gerekçe belirtilmediği, Sosyal Hizmetler İdari Şube Müdürlüğü tarafından 08/08/2011 tarihinde Tomurcuk şirketine müzekkere yazılarak “davacı ve diğer bir çalışanın 06/08/2011 tarihi itibariyle çıkışlarını yapalım” denildiği, iş akdinin feshinden sonra soruşturma yapıldığı, işveren tarafından konu tespit edilip, ispatlanmadan davacının iş akdine son verildiği, iş akdinin haklı nedenle feshedildiği ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Fazla çalışma ücretlerinin hesabı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanununun 63 üncü maddesinde çalışma süresi haftada en çok 45 saat olarak belirtilmiştir. Ancak tarafların anlaşması ile bu normal çalışma süresinin, haftanın çalışılan günlerine günde onbir saati aşmamak koşulu ile farklı şekilde dağıtılabileceği ilkesi benimsenmiştir. Yasanın 41 inci maddesine göre fazla çalışma, kanunda yazılı koşullar çerçevesinde haftalık 45 saati aşan çalışmalar olup, 63 üncü madde hükmüne göre denkleştirme esasının uygulandığı hallerde, işçinin haftalık çalışma süresi, normal haftalık iş süresini aşmamak koşulu ile bazı haftalarda toplam 45 saati aşsa dahi bu çalışmalar fazla çalışma sayılmaz.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Dairemizin yerleşik uygulamasına göre, bir işçinin günde en fazla fiilen 14 saat çalışabileceğinin kabulü gerekir. Bu durumda 24 saat çalışıp 24 saat dinlenme usulüyle yapılan çalışmalarda bir hafta 3 gün diğer hafta ise 4 gün çalışma yapılacağından, yukarıda bahsedilen 63 üncü madde hükmü gereğince, haftalık normal çalışma süresi dolmamış olsa dahi günlük 11 saati aşan çalışmalar fazla çalışma sayılması nedeniyle, bu çalışma sisteminde işçi ilk bir hafta (3×3=) 9 saat takip eden hafta ise (4×3=) 12 saat fazla çalışma yapmış sayılmalıdır.
Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının 14 saat çalışıp ertesi gün dinlediği bu şekilde bir hafta 4 gün bir hafta 3 gün çalıştığı günlük 11 saatin üzerinde bir ayda 15 gün çalışarak ayda 45 saat fazla çalışma yaptığı kabul edilmiştir. Öncelikle bilirkişinin benimsemiş olduğu hesaplama yöntemi yukarıda ilke kararımızda belirtilen yönteme uymamaktadır. Davacının bir hafta 4 gün takip eden hafta 3 gün çalıştığı kabul edilerek fazla çalışma ücreti haftalık çalışma süresi üzerinden hesaplanmalıdır.
Ayrıca davacının çalışma saatlerinin 07.30-24 saatleri arasında olduğunun kabulü de dosya içeriğine uygun düşmemiştir.Tanık beyanları değerlendirildiğinde davacının çalışma saatleri 07.30-22 saatleri arasında olduğu kabul edilebilir. Ancak davacının işyeri şahsi dosyası, ücret bordroları, puantaj kayıtları, nöbet çizelgeleri getirtilmemiştir.Çalışma şeklinin ve saatlerinin tespiti açısından alt işverenden işyeri kayıtları getirtilmeli tanık beyanları ile birlikte bir değerlendirmeye tabi tutularak günlük ve haftalık çalışma saatleri saptanmalı ve buna göre yukarıda belirtildiği şekilde haftalık çalışma süresi üzerinden fazla çalışma alacağı hesaplanmalıdır.Yanılgılı değerlendirme ile karar verilmesi hatalıdır.
3- Islah dilekçesinde faiz talabi olmadığı halde ıslahla arttırılan kıdem tazminatı miktarına da fesih tarihinden faiz yürütülmesi de ayrı bir bozma nedenidir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 18.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.