YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/26868
KARAR NO : 2014/28676
KARAR TARİHİ : 30.09.2014
MAHKEMESİ : KOCAELİ 2. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/06/2012
NUMARASI : 2010/935-2012/329
DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti ile genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin, 02/09/2004-05/11/2010 tarihleri arasında davalıya ait iş yerinde aralıksız olarak çalıştığını, iş yerinde hamurcu olarak görev yaptığını ve günde 250 tepsi hamur açtığını, bu çalışması sırasında boyun ağrıları ve sonrasında boyun fıtığı oluştuğunu, 18/11/2009 tarihinde boyun fıtığı nedeniyle ameliyat olduğunu, ameliyat sonrası ağrıların devam etmesi nedeniyle hastane doktorları tarafından ” Ağır işlerde çalıştırılamaz ” raporu verildiğini ancak işverenin bu raporu dikkate almadığını ve aynı işi yapmasını istediğini, davacının da sağlık sebeplerinden dolayı iş sözleşmesinin haklı olarak fesih ettiğini ileri sürerek; kıdem tazminatı ile yıllık izin, fazla mesai, genel tatil ve hafta tatili ücretlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B)Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili; davacının hiç kimseye haber vermeksizin işe gelmediği, daha sonradan ise göndermiş olduğu ihtarnamenin müvekkili şirkete ulaştığını, bu ihtarnameye Kocaeli 4 noterliği kanalı ile cevap verildiğini ve davacının iş yerine gelerek herhangi bir açıklamada bulunmadığını, davacı tarafından gönderilen noter ihtarnamesinin ekinde yer alan ve davacının üç ay süre ile ağır işlerden muafiyetinin uygun olacağı yönündeki raporun verilmesine ilişkin olarak İzmit Seka Devlet Hastanesi’ne başvuru tarihinin 05/11/2010 tarihli olduğunu ve raporun da aynı tarihte verildiğini, ihtarnamenin de yine bu tarihte çekildiğini dolayısı ile davacının gerçek amacının fazlası ile ortaya çıktığını, davacının 2009 yılı yarı döneminden başlayarak çok sık istirahat raporu kullandığını, bu raporlardan bir kısmının boyun fıtığına ilişkin olduğu ancak bunun dışında diğer rahatsızlıklardan da kaynaklanan raporlar aldığını, davacının iş yerinde hamur işinde çalıştığını, bu işlerin ağır işler kapsamında olmadığını, dolayısı ile davacının iş sözleşmesinin feshetmekte haklı nedeni bulunmadığını, hafta tatili ve genel tatillerde çalışmasının söz konusu olmadığını, bu durumun puantaj kayıtlarında belli olduğunu, yıllık ücretli izinlerini kullandığını savunarak; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Ç)Temyiz:
Karar süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
D)Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- İşçinin, kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Davacı 05.11.2010 tarihli ihtarname ile iş akdini, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 24/1-a maddesi uyarınca haklı olarak feshettiğini davalı işverene bildirmiştir.
Mahkemece, davacının fazla mesai ve genel tatil ücreti alacaklarının bulunduğu ve boyun fıtığı hastası olan davacının ameliyat olmasına karşın ağrılarının geçmediği gerekçeleri ile kıdem tazminatı talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Davacı tarafın iş akdini, sağlık nedenleriyle haklı olarak feshettiğini açıkça bildirmesi karşısında mahkemece, davacının bir takım işçilik alacaklarının bulunduğundan bahisle feshin haklı olduğuna ve davacının kıdem tazminatına hak kazandığına hükmedilmesi hatalıdır.
Ayrıca davacının hastalığına iş yeri koşullarının neden olup olmadığı ve davacının işe devam etmesinin sağlığı bakımından tehlikeli olup olmadığı hususunda herhangi bir araştırma da yapılmaksızın davacının ameliyat olmasına karşın ağrılarının geçmemesi gerekçesi ile feshin haklı olduğunun kabulüne karar verilmesi de yerinde değildir.
Uyuşmazlığın normatif dayanağı 4857 Sayılı Kanununun 24/1-a maddesidir. Sözü edilen yasa maddesi uyarınca “İş sözleşmesinin konusu olan işin yapılması işin niteliğinden doğan bir sebeple işçinin sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olması ..” durumunda iş akdinin işçi tarafından haklı olarak feshi söz konusu olacaktır.
Mahkemece, davacının ileri sürdüğü rahatsızlığın işin yapılmasından kaynaklanıp kaynaklanmadığı, iş sözleşmesinin konusu olan işin yapılmasının davacının sağlığı ve yaşayışı için tehlikeli olup olmadığı hususları araştırılmamıştır. Bu doğrultuda mahkemece, mahalinde keşif yapılarak; davalı iş yerinin niteliği, davacının çalışma koşulları, yaptığı iş, yaşı ve hizmet süresi belirtilmek sureti ile sağlık kurulu raporu alınmalı ve davacının sağlık nedenleri ile haklı olarak iş akdini feshedip etmediği somut ve kesin bir biçimde ortaya konulmalıdır. Eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 30.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.