Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2012/17827 E. 2014/21086 K. 23.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/17827
KARAR NO : 2014/21086
KARAR TARİHİ : 23.06.2014

MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 6. İŞ MAHKEMESİ (ÜSKÜDAR 2.İŞ)
TARİHİ : 16/02/2012
NUMARASI : 2009/356-2012/155

DAVA :Davacı, maddi tazminat alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I
A)Davacı isteminin özeti
Davacı vekili, belirsiz süreli iş akdi ile satış ve pazarlama sorumlusu olarak işe başlayan davalı işçinin iş akdinde kararlaştırılan rekabet yasağına uymadığını ileri sürerek 1.000 TL’lik cezai şartın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B)Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir.
C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
D)Temyiz:
Karar süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E)Gerekçe:
Dava rekabet yasağının ihlalinden doğduğu ileri sürülen cezai şartın tahsili talebine ilişkindir.
Taraflar arasında imzalanan 01.04.2005 tarihli İş Sözleşmesinin 13. maddesine göre iş akdinin sona ermesini izleyen iki yıl içinde aynı nevi hiçbir işte çalışamayacağı ve bu işi bağımsız olarak kendisinin de yapamayacağı, aksi halde cezai şart ödeneceği kararlaştırılmıştır.
Davalının taahhüdünün kapsamı ve bu taahhüde aykırılığın iş akdinin sona ermesinden sonraki döneme ilişkin oluşu karşısında, uyuşmazlığın 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 444 ve 447 maddeleri (mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 348.maddesi) kapsamında değerlendirilmesi gerektiği açıktır.
Bu kapsamda yer alan uyuşmazlıklara ilişkin davaların ise, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu 4/1-c. (mülga 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1-3.) maddesi gereğince mutlak ticari dava niteliğini haiz olduğu tartışmasızdır. Bu durumda, davanın iş mahkemesinde değil genel mahkemelerde görülmesi gerekir.
Netice itibariyle, görev konusu kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her safhasında re’sen nazara alınması gerekir. Mahkemece bu husus üzerinde durulmadan işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F)SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 23. 06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.