Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2011/52030 E. 2014/2677 K. 30.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/52030
KARAR NO : 2014/2677
KARAR TARİHİ : 30.01.2014

MAHKEMESİ : ANKARA 19. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/06/2011
NUMARASI : 2009/170-2011/431

DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, kötüniyet tazminatı, fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti, vergi iadesi alacağı, ulusal bayram ile genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, iş akdini haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ve kötüniyet tazminatı ile fazla çalışma ücreti, genel tatil ücreti, yıllık ücretli izin ve vergi iadesi alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkeme, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanarak davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Mahkemece temyize konu kararın gerekçesinde, “maddi hata sonucu kısa kararda farklı tutar yazıldığı anlaşılmakla, kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki giderilerek” karar verildiği belirtilmiş ise de; duruşmada tefhim edilen ve hükmün esasını teşkil eden hüküm sonucunun maddi hata yapıldığı gerekçesiyle yazılı şekilde düzeltilmesi mümkün değildir.
Buna bağlı olarak Mahkemece kısa kararda belirtilen 3.602.99 TL fazla mesai ücreti ile 94.40 TL ulusal bayram, genel tatil ücreti alacaklarının gerekçeli kararda farklı tutarlarla yazılı şekilde hüküm altına alınması sonucunda kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır.
Kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre aykırıdır.
Nitekim, 6100 sayılı HMK’nın 298/2. maddesinde kısa karar ile gerekçeli kararın çelişkili olamayacağı yukarıda belirtilen YİBK’na uygun bir biçimde yeniden düzenlenmiş olup, burada da gerekçeli kararın tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağı hüküm altına alınmıştır.
Yukarıda açıklandığı üzere duruşmada tefhim edilen hüküm sonucu ile gerekçeli kararın hüküm sonucunun çelişkili olduğu açıkça ortadadır.
Bu itibarla; 6100 sayılı HMK’nın 298/2. maddesine ve 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme aykırı olduğu anlaşılan hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 30.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.