Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2011/47316 E. 2013/33975 K. 18.12.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/47316
KARAR NO : 2013/33975
KARAR TARİHİ : 18.12.2013

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

DAVA :Davacı, ücret alacağı ile bakiye ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A)Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, matematik öğretmeni olduğunu, davalı şirket tarafından işletilen …Batı Dershanesi ile Temmuz ayında yaptığı görüşme sonunda 2009-2010 öğretim yılında çalışmak üzere sözleşme yapıldığını, bu sözleşmeye göre aylık ücretinin 1.000,00 TL olduğunu, ağustos ayında dershane açılınca ders programı aldığını ve çalışmaya başladığını, ancak işverenin 10 Ekim 2009 tarihinde “istedikleri kadar öğrenci kaydı yapamadıkları” gerekçesiyle iş akdini feshettiğini, hak ettiği ücretlerinin ödenmediğini, öğretim yılı başladıktan sonra akdin feshi nedeniyle halen 6,00 TL/saat ücreti karşılığı ders verdiğini, bu nedenle zarara uğradığını iddia ederek ücret alacağı ve belirli süreli sözleşme nedeniyle bakiye ücret alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; şirket yetkilileri ile davacının 6,75 TL/saat ücreti üzerinden deneme süresi için şifahi olarak anlaştığını, davacının 2009/Ağustos ayının son haftasından itibaren 3 hafta kadar derslere girdiğini, ancak kendisini tatmin etmeye yetecek ders çıkmadığı ve öğrenci kaydı olmadığı için karşılıklı görüşüldüğünü, davacının işyerinden kendisinin ayrıldığını, üç hafta kadar girdiği ders ücretinin kendisine ve işyerine gelen eşi Yakup Selvi’ye ödenmek istendiğini, ancak hak ettiği ücretini almak istemediğini, davacının deneme süresi içinde aylık ücreti ile değil, ders başı saat ücreti ile hak sahibi olacağını bildiği halde şirketi ilzam ve temsile yetkisi olmayan dershane müdüründen kredi çekmek için lazım olduğu iddiası ile bir belge düzenletip aldığını, bu belgenin dershane müdürünün iyi niyeti ile ihtiyaç görmek için bir yardım yapma gayretinden öte anlam taşımadığını savunarak açılan davanın reddini talep etmiştir.
C)Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacının davalı dershanede 21.04.2009-19.09.2009 tarihleri arasında, toplam 30 saat ders verdiği, davacının aylık ücretinin 1.000,00 TL net olduğu, davacının 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’na tabi dershanede öğretmen olarak istihdam edildiği, bu kanuna göre, “Kurumlarda çalışan yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticiler ile kurucu veya kurucu temsilcisi arasında yapılacak iş sözleşmesi, en az bir takvim yılı süreli olmak üzere yönetmelikle belirtilen esaslara göre yazılı olarak yapılır.” ibaresinin bulunduğu, davacı tanıklarının, davacı ile kurum müdürü arasında yazılı bir iş sözleşmesi akdedildiğini beyan ettikleri, HUMK.nun 321. maddesi uyarınca, iki taraf için müşterek olan muamele ve menfaatlere müteallik tanzim olunan vesikaların mahkemeye ibrazının zorunlu olduğu, ancak davalının bu belgeyi ibraz etmediği, bu delil durumuna göre, davacı ile davalı arasında bir yıllık belirli süreli iş sözleşmesi akdedildiği ve davacının bakiye süre için ücret alacaklısı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı süresi içinde davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’na tabi dershanelerde öğretmen olarak istihdam edilenler ile kurucu veya kurucu temsilcisi arasında yapılacak iş sözleşmesinin, en az bir takvim yılı süreli olmak üzere yönetmelikle belirtilen esaslara göre ve yazılı olarak yapılmasının zorunlu olduğu, dosyada taraflar arasında belirli süreli hizmet akdinin yazılı olarak düzenlendiğine ilişkin davacı tanıklarının beyanı dışında herhangi bir delil bulunmadığı ve bu durumda davacı lehine bakiye ücrete hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 18.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.