Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2011/45426 E. 2013/33019 K. 12.12.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/45426
KARAR NO : 2013/33019
KARAR TARİHİ : 12.12.2013

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

DAVA : Davacı, icra takibine yapılan itirazın iptali, takibin devamı ile %40 icra inkar tazminatı ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, ücret alacağı, yol ücreti ve ihbar tazminatı için yaptıkları ilamsız icra takibine davalı borçlu tarafından kısmen yapılmış olan itirazın iptaline ve %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı taraf, tüm borcun icra dosyasına ödenen miktar olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilerek itirazın bakiye ücret alacağı yönünden 1.036,16 TL, ihbar tazminatı yönünden 701,70 TL ve işleyecek faiz açısından kaldırılmasına, takibin bu miktarlar yönünden devamına, alacağın %40 miktarı olan 695,14 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasındaki uyuşmazlık, icra inkar tazminatı noktasında toplanmaktadır.
İtirazın iptali davasında borçlunun haksızlığına karar verilmesi halinde ve alacaklının talep etmiş olması şartıyla, borç miktarının Yasada gösterilen orandan az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına hükmedilir. İcra inkâr tazminatına karar verilebilmesi için alacağın belirli ya da belirlenebilir olması gerekir. Özellikle, işçinin kıdemi, ücreti gibi hesap unsurları, işverence bilinen ya da belirlenebilecek hususlardır. 4857 Yasanın 8 inci ve 28 inci maddelerinin, işverene bu gibi konularda belge düzenleme yükümü yüklediği de gözden uzak tutulmamalıdır. Ancak, hak tartışmalı ise icra inkâr tazminatına hükmedilemez (Yargıtay HGK. 4.3.2009 gün 2009/ 9-57 E, 2009/ 110 K).

Somut olayda, alacak likit olmayıp yargılamayı gerektirmiştir. Bu nedenle de, icra inkar tazminatı isteminin reddi gerekirken kabulü, ayrıca açılan dava itirazın iptali davası olmakla “itirazın iptali” yerine “kaldırılmasına” karar verilmesi hata olup, bozma sebebi ise de, bu yanlışlıkların düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK’nun geçici 3/2. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 438/7.maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararda yer alan “KALDIRILMASINA” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine “İPTALİNE” ibaresinin yazılması ve ayrıca, “Alacağın % 40 miktarı olan 695,14.-TL icra-inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine “İcra inkar tazminatı isteminin reddine” ibaresinin yazılması suretiyle, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 12.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.