Yargıtay Kararı 9. Hukuk Dairesi 2011/10236 E. 2013/13440 K. 06.05.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/10236
KARAR NO : 2013/13440
KARAR TARİHİ : 06.05.2013

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

DAVA :Davacı, fazla çalışma ücreti ve % 5 fazlası, genel tatil ücreti ve % 5 fazlası ile ikramiye alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalılar avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, sahipleri aynı kişiler olan ve aralarında organik bağ bulunan davalı şirketler emrinde 01.10.1997’den beri çalıştığını belirterek, ödenmeyen fazla çalışma ücreti ve % 5 fazlası, genel tatil ücreti ve % 5 fazlası ile ikramiye alacaklarının ödetilmesini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar vekili, davalı şirketlerin tüzel kişiliklerinin farklı olup aralarında organik bağ bulunmadığını, davacının … Şirketinde hiç çalışmadığını, bu şirketin husumet ehliyetinin olmadığını, davacının ödenmemiş alacağı bulunmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı şirketler arasında organik bağ bulunduğu sonucuna varılarak, ikramiye talebinin reddine, diğer taleplerin kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalılar temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Somut olayda davacı, haber kameramanı olarak ve Basın İş Kanunu’na göre 01.10.1997-31.07.2006 arasında davalı … Haber ve Görsel Yayın A.Ş. bünyesinde, 01.08.2006’dan itibaren … TV A.Ş. bünyesinde primleri ödenmiş, 28.02.2008 günü buradan çıkışı yapılarak tekrar davalı … Haber ve Görsel Yayın A.Ş.’den primleri ödenmiş olup, davacı buradaki çalışmasına devam etmektedir.
Davacı, davalılar … Haber ve Görsel Yayın A.Ş. ile … Prod. Satış A.Ş. arasında organik bağ olup birlikte istihdam edildiğini belirtmiştir.
Davalılar vekili, davacının … Prod. Satış A.Ş. bünyesinde çalışması olmadığını ve davalılar arasında organik bağ bulunmadığını savunmuştur.
Mahkemece, tanık beyanlarına itibar edilerek davalılar arasında organik bağ bulunduğu sonucuna varılarak ödenmeyen işçilik alacaklarından her iki davalı da sorumlu tutulmuştur.
Mahkemece, ticaret sicil kayıtları ile diğer kayıtlar getirtilip incelenmeden ve birlikte istihdam olgusu tartışılmadan soyut tanık beyanına göre davalı … Şirketinin alacaklardan sorumlu tutulması hatalıdır.
3- Basın İş Kanununda bazı işçilik alacakları için öngörülen günlük yüzde beş fazla ödeme tutarlarının hesaplanması konusunda taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur.
5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanunun 14 üncü maddesinde bahsedilen ücret ile Ek 1 inci maddesinde sözü edilen hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatillerle yapılan çalışma ücretlerinin gününde ödenmemesi halinde günlük yüzde beş fazlasıyla ödeneceği hükme bağlanmıştır. Anılan düzenlemelerde sözü edilen alacaklar için ödeme tarihi de belirlenmiş olmakla, yüzde beş fazla ödemeye hak kazanmak için işverenin ayrıca temerrüde düşürülmesi de gerekmez.
5953 sayılı Yasada bir kısım işçilik alacakları için öngörülen günlük yüzde beş fazlasıyla ödeme kuralının mahiyeti tartışmalara neden olmuş ve özellikle indirim uygulanıp uygulanamayacağı sorunu ortaya çıkmıştır. Konu, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kuruluna intikal ettirilmiş ve 1973/4-6 sayılı içtihadı birleştirme kararında yüzde beş fazla ödeme parasının önce niteliği üzerinde durulmuş, faiz ya da tazminat olmadığı, uyulması zorunlu bir kamu hükmü olduğu kararda belirtilmiştir. Bahsi Geçen Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararında, günlük yüzde beş fazlasıyla ödeme kuralının yüksek oran bir oran içermesi sebebiyle vaktinde ödenmeyen ücretler bakımından karşılıklı kusur durumları gözetilerek Borçlar Kanununun 44 üncü maddesi uyarınca bir indirime gidilmesi gerektiği kabul edilmiştir.
Borçlar Kanunun 44 üncü maddesinde, “Mutazarrır olan taraf zarara razı olduğu yahut kendisinin fiili zararın ihdasına veya zararın tezayüdüne yardım ettiği ve zararı yapan şahsın hal ve mevkiini ağırlaştırdığı takdirde hâkim, zarar ve ziyan miktarını tenkis yahut zarar ve ziyan hükmünden sarfınazar edebilir. Eğer zarar kasden veya ağır bir ihmal veya tedbirsizlikle yapılmamış olduğu ve tazmini de borçluyu müzayakaya maruz bıraktığı takdirde hâkim, hakkaniyete tevfikan zarar ve ziyanı tenkis edebilir” şeklinde düzenlemeye yer verilmiş olmakla, Dairemiz anılan hüküm paralelinde günlük yüzde beş fazla ödemelerden indirime gitmektedir. İndirim oranının tespitinde gazetecinin fazla çalışma saatleriyle ilgili talepleri yönünden gecikilen süre, hesaplamaya konu olan asıl alacak tutarları ve günlük yüzde beş fazlasının belirlenen miktarı da gözetilmektedir.
5953 sayılı Kanunda bazı alacakların gününde ödenmemesi halinde günlük yüzde beş fazlasıyla ödenmesi gerektiği yönündeki düzenlemenin amacı, gazetecinin ücret ve diğer bazı işçilik alacaklarını güvence altına almak ve kitleleri doğru bilgilendirme gibi önemli bir görevi de olan gazeteciye belli bir oranda iş güvencesi sağlamaktır. Gerçekten gazetecinin emeğinin karşılığı olan hakları yeterince güvence altına alınmadığı takdirde, göreviyle ilgili konularda bağımsızlığı ve hatta tarafsızlığından söz edilemez. Bu nedenle yasakoyucu gazeteciler yönünden ücret ve bazı diğer hakları koruma çabası içine girmiştir. Düzenleme ile hedeflenen amaç, gazetecinin ücret ve diğer işçilik haklarının gününde ödenmesini sağlamaktır. İşverenin yasa hükmüne uyması durumunda günlük yüzde beş fazla ödeme bakımından bir yaptırım gündeme gelmez. Buna karşın ödemelerin gecikmesi halinde günlük yüzde beş fazla ödeme kuralı yıllık % 1825 oranına karşılık geldiğinden, kısa süre içinde önemli miktara ulaşabilmektedir. Söz konusu hüküm gazeteci yönünden de bir zenginleşme aracı olarak kullanılmamalıdır.
5953 sayılı Kanunda öngörülen bazı alacakların gününde ödenmemesi halinde günlük yüzde beş fazlasıyla ödeneceğine dair kuralın Anayasa’ya aykırılığı itiraz olarak ileri sürülmüştür. Anayasa Mahkemesinin 12.8.2008 gün ve 2005/28 E, 2008/122 K. sayılı kararında, ücret ve fazla çalışma ücretlerin gününde ödenmeme koşuluna bağlı olan söz konusu yaptırımın, kamuoyunu doğru bilgilendirme görevi olan gazetecileri işverene karşı koruma amacını taşıdığı ve gazetecilerin basın özgürlüğünün sağlanması noktasında önemli bir işlev gördüğü açıklanmış ve aykırılık istemi oybirliği ile reddedilmiştir.
Fazla saatlerde çalışma karşılığı olan asıl alacaklardan yapılan indirim oranında günlük yüzde beş fazla ödeme miktarlarının da indirilmesi gerektiği açıktır. Günlük yüzde beş fazla ödeme miktarları, gerçekleşen ve kabulü gereken asıl alacak miktarlarının gününde ödenmemesinden kaynaklanmış olmakla, günlük yüzde beş fazlasının da doğrudan hüküm altına alınan asıl alacak miktarlarına göre tespiti gerekir. Bundan başka yukarıda sözü edilen gerekçelerle günlük yüzde beş fazla ödeme tutarlarından oransal indirime gidilmelidir.
Ayrıca belirtmek gerekir ki, yüzde beş fazla ödeme tutarlarından yapılan indirim sonucu reddine karar verilen miktar bakımından davalının kendisini vekille temsil ettirmesi durumunda davalı yararına vekâlet ücretine hükmedilmemelidir (Yargıtay 18.11. 2008 gün 2007/32530 E, 2008/31205 K.).
Dairemizin yerleşik kararlarında mahkemece hüküm altına alınan % 5 fazla alacağının bu alacağa konu hükmedilen fazla çalışma ve tatil çalışması alacağının 4-5 katını geçemeyeceği kabul edilmektedir.
Somut olayda, mahkemece hüküm altına alınan fazla çalışma ücreti ve genel tatil ücreti % 5 fazla alacaklarının, asıl alacağın 5 katından fazla olarak belirlenmesi hatalıdır.
4- Somut olayda, davacının taleplerini ıslah ile artırmasından sonra davalılar vekili, yöntemince zamanaşımı def’inde bulunmuştur. Islah tarihinden geriye doğru 5 yıl gidildiğinde dava dilekçesinde istenen miktarlar dışında zamanaşımına uğrayan alacaklar bulunduğundan mahkemece bu hususun dikkate alınmaması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, 06.05.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.