Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2023/9000 E. 2023/6482 K. 18.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/9000
KARAR NO : 2023/6482
KARAR TARİHİ : 18.10.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2023/629 E., 2023/609 K.
SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Bakırköy 23. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 05.01.2023 tarihli ve 2022/349 Esas, 2023/4 Karar sayılı kararı ile sanığın;
a) Mağdure Büşra’ya karşı; çocuğun cinsel istismarı suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 103 üncü maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi, üçüncü fıkrasının (c) bendi, 43 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 15 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
b) Mağdure Tuğba Nur’a yönelik; çocuğun cinsel istismarı suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 103 üncü maddesinin birinci fıkrasının birinci ve üçüncü cümlesi, üçüncü fıkrasının (c) bendi, dördüncü fıkrası, 43 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 28 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
c) Mağdure Belinay’a yönelik; çocuğun cinsel istismarı suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 103 üncü maddesinin birinci fıkrasının birinci ve üçüncü cümlesi, üçüncü fıkrasının (c) bendi, 43 üncü maddesinin birinci fıkrası ile 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 18 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
karar verilmiştir.

2. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesinin, 22.03.2023 tarihli ve 2023/629 Esas, 2023/609 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik katılan Bakanlık vekili, o yer Cumhuriyet savcısı ve sanık müdafiinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

3. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 14.06.2023 tarihli ve 9-2023/64068 sayılı, onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. GEREKÇE
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 141, 5271 sayılı Kanun’un 34 üncü maddesinin birinci fıkrası, 230 uncu maddesi, 289 uncu maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca mahkeme kararlarının, Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde açık ve gerekçeli olmasının zorunlu olduğu, bu kapsamda ilk derece mahkemesince verilen kararın gerekçe bölümünde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin belirtilmesi, mevcut delillerin tartışılarak değerlendirilmesi, hükme esas alınıp reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi, sanığın her bir mağdureye yönelik değişik tarihlerde gerçekleştirdiği sabit görülen fiilleri ile bunların hukuki nitelendirmelerinin ayrı ayrı açıkça yapılması suretiyle delillerle sonuç arasında bağ kurularak ulaşılan kanaatin belirtilmesi gerekliliği karşısında bu ilkelere uyulmayıp sanık ile mağdurelerin aşamalardaki ifadelerine atıf yapılmak suretiyle her bir mağdure hakkında esasa ilişkin kabul yapılmadığı anlaşılmakla, Yargıtay denetimine imkan sağlayacak şekilde sanığın, eylemlerini hangi tarihlerde, ne şekilde, kaç kere gerçekleştirdikleri hususları tüm mağdureler yönünden ayrı ayrı tespit edilip belirtilmesi gerektiği halde hükümlerde bu hususların 5271 sayılı Kanun’un 230 uncu maddesine aykırı bulunması nedeniyle aynı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrasının (g) bendinde belirtildiği üzere kesin hukuka aykırılık halinin oluştuğu gözetilerek söz konusu hükümlere yönelik istinaf başvurusunun kabulü gerekirken esastan reddedilmesi hukuka aykırı bulunmuştur. Anılan nedenle onama talep eden Tebliğname görüşüne iştirak edilmemiştir.

III. KARAR
Başkaca yönleri incelenmeyen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesinin 22.03.2023 tarihli ve 2023/629 Esas, 2023/609 Karar sayılı kararının gerekçe bölümünde açıklanan nedenle, 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca Bakırköy 23. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

18.10.2023 tarihinde karar verildi.