Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2023/8820 E. 2023/6251 K. 11.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/8820
KARAR NO : 2023/6251
KARAR TARİHİ : 11.10.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2022/244 E., 2023/225 K.
SUÇ : Nitelikli cinsel saldırı
HÜKÜM : Mahkumiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında bozma üzerine verilen kararın, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilerek gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Çankırı Ağır Ceza Mahkemesinin, 29.01.2021 tarihli, 2020/173 Esas, 2021/12 Karar sayılı kararı ile, sanık hakkında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 102 nci maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) bendi uyarınca 18 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. Kararın sanık … müdafii tarafından istinafı üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Ceza Dairesinin 30.03.2021 tarihli ve 2021/237 Esas, 2021/502 Karar sayılı kararı ile istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
3. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Ceza Dairesi kararının sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Dairemizin 30.05.2022 tarihli ve 2021/28928 Esas, 2022/5036 Karar sayılı kararı ile “Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ile kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Dosya arasında bulunan sanık hakkında Çankırı Devlet Hastanesi’nin 15.06.2020 tarihli raporunun dosya içeriğine göre yetersiz olması karşısında, sanığın İstanbul Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kuruluna sevk edilerek işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamayacağı veya fiille ilgili davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalıp azalmadığı hususlarında usulüne uygun raporı alındıktan sonra toplanacak delillere göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi karşısında, anılan hükme yönelik istinaf başvurusunun kabulü yerine esastan reddedilmesi” gerekçesiyle bozulmasına ve dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

4. Bozma üzerine Çankırı Ağır Ceza Mahkemesinin, 02.05.2023 tarihli ve 2022/244 Esas, 2023/225 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında, 5237 sayılı Kanun’un 102 nci maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) bendi uyarınca 18 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafiin Temyiz İstemi
Sanığın atılı suçu işlediğine dair dosyada delil bulunmadığı, dosya kapsamında mağdurdan alınan sürüntü örneklerinde sanığın DNA profiline rastlanmadığı gibi mağdurun yapılan muayenesinde akut livata ile uyumlu belirgin maddi bulgulara da rastlanmadığının belirtildiği, dosya kapsamında yeterli araştırma yapılmadan ve gerekli raporlar alınmadan karar verildiği, sanık hakkında takdiri indirim de uygulanmadığı, açıklanan nedenlerle sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmünün bozulması gerektiğine yöneliktir.

III. OLAY VE OLGULAR
18.02.2020 günü mağdurun, babası ile birlikte caminin tuvaletine girdiği, o esnada mağdurun babasının yanından ayrıldığı, yolda soyunarak çıplak vaziyette kaçtığı, mağdurun sanık ile karşılaştığı, sanık ile mağdurun birlikte bir evin içine girdikleri, sanığın mağdurun arka özel bölgesine ön özel bölgesini sokmak suretiyle mağdura karşı cinsel saldırıda bulunduğu, daha sonra mağdur …’in bağırarak elbiselerini alıp çıplak vaziyette evden dışarı çıktığı anlaşılmış olup; sanığın soruşturma aşamasında savcılıkta ve Sulh Ceza Hakimliğinde müdafii huzurunda alınan beyanlarında mağdur ile anal yoldan ilişkiye girdiğini ve mağdurun engelli olduğunu görünüşünden anladığını ikrar ettiği,
Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulu Başkanlığının 16.09.2020 tarihli raporunda “Mağdur …’in yapılan muayenesinde orta derecede zeka geriliği saptandığı, mağduru olduğu fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını kavrayamayacağı, fiile ruhsal yönden mukavemete muktedir olamayacağı, mevcut olan zeka geriliğinin hekim olmayanlarca anlaşılabileceği, beyanlarına kuvvetli delillerle desteklendiği takdirde ana hatlarıyla itibar edilebileceğinin” belirtildiği, mağdur hakkında Mahkemece yapılan gözlemde mağdurun sorulan sorulara gülerek cevap verdiği, sorulan soruları algılayamadığı ve olduğunun farkında olmadığı ve beyanda bulunamadığının belirtildiği,
Sanığın akli dengesinin yerinde olup olmadığına ilişkin Çankırı Devlet Hastanesi Psikiyatri Polikliniğinden alınan 15.06.2020 tarihli raporda “Sanığın normal zeka seviyesinde olduğu, muhakeme yeteneğinin ve gerçeği değerlendirme yetisinin tam olduğu, halihazırda belirgin psikopatolojiye sahip olmadığı, akli melekelerinin yeterli olduğu”nun belirtildiği, ayrıca sanık hakkında bozma ilamı doğrultusunda aldırılan Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulunca düzenlenen 13.03.2023 tarihli raporda da sanığın cezai ehliyetinin tam olduğu, sanık hakkında Mahkemece yapılan gözlemde sanığın sorulan tüm soruları algılayabildiği, hepsine mantıklı ve tutarlı cevaplar verdiği, sanıkta herhangi bir akıl zayıflığı veya akıl hastalığı olmadığının değerlendirildiği,
Her ne kadar sanık Mahkemede alınan beyanında üzerine atılı suçu işlemediğine, mağdur ile cinsel ilişkiye girmediğine dair savunmada bulunmuş ise de; sanığın savcılıkta ve Sulh Ceza Hakimliğinde müdafii eşliğinde verdiği savunmasında üzerine atılı suçu işlediğini ikrar ettiği, sanığın soruşturma aşamasında “Mağdurun çıplak vaziyette karşısına çıktığı, mağdur ile huzurevinin üzerinde bulunan boş kooperatif evlerine girdiklerini, mağdurun arka makat kısmının içine cinsel organını soktuğunu ama içine boşalmadığını, mağdurun içine boşalamadan mağdurun olay yerinden kaçtığına” yönelik beyanları ile mağdurun çıplak vaziyette olay yeri yakınlarında bulunmuş olması, polis merkezine mağdurun çıplak şekilde koştuğuna dair gelen ihbar, mağdurun babasının kayıp başvurusu ve sürekli soyunarak evden kaçtığına ilişkin beyanı ve kolluk ekiplerince tutulan tutanakların birbiriyle tutarlı ve uyumlu olduğu, Adli Tıp Kurumu Biyoloji İhtisas Dairesi Başkanlığından alınan 11.03.2020 ve 27.04.2020 tarihli raporlarda belirtildiği üzere mağdurdan alınan sürüntü örneklerinde sanığın DNA profiline rastlanmamasının sanığın mağdurun içine boşalmadan mağdurun kaçtığına yönelik beyanı ile tutarlı olduğu anlaşıldığından; sanığın suçtan kurtulmaya yönelik savunmalarına itibar edilmeyerek sanığın, beden ve ruh bakımından kendini savunamayacak durumda bulunan mağdura karşı organ sokmak suretiyle cinsel saldırı suçunu işlediği kabul edilmiş ve sanığın mahkumiyetine dair karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
İlk Derece Mahkemesinin gerekçesi ve tüm dosya kapsamına göre, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırılarak vicdanî kanıya ulaşıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, kurulan hükümde hukuka aykırılık görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Çankırı Ağır Ceza Mahkemesinin, 02.05.2023 tarihli ve 2022/244 Esas, 2023/225 Karar sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca Çankırı Ağır Ceza Mahkremesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

11.10.2023 tarihinde karar verildi.