YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/877
KARAR NO : 2023/2030
KARAR TARİHİ : 05.04.2023
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Cinsel saldırı
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, hükmolunan ceza miktarına göre 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 10.06.2022 tarihli ve 2022/223 Esas, 2022/291 Karar sayılı kararı ile sanığın cinsel saldırı suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 102 nci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi, üçüncü fıkrasının (d) bendi ile 53 üncü madde uyarınca 7 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
2. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 27.09.2022 tarihli ve 2022/1112 Esas, 2022/1189 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi
Sanığın yaşı itibariyle cinsel fonksiyonlarını kaybetmiş olduğu ve atılı suçu işleyemeyeceği, katılan ile sanık arasında daha önceki bir evlilik konuşmasından kaynaklı bir tartışmanın çıktığı ve tartışma esnasında sanığın katılana karşı bir hareketinin bulunmadığı, bu durumun katılanın kıyafetlerinde herhangi bir yırtık olmamasıyla da açık olduğu ayrıca da sanık hakkında gerekçe gösterilmeden takdiri indirim uygulanmadığından bahisle hükmün bozulması gerektiğine yöneliktir.
III. OLAY VE OLGULAR
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Katılan ile komşu olan sanığın, eşinin ölümünden bir süre sonra katılana evlenmek istediğini söylediği ancak katılanın bu teklifi kabul etmediği, sanığın olay tarihinde akşam sıralarında katılanın ikametine gittiği ve kilitli olmayan evin kapısından içerisine girerek kapıyı kapayıp arkasındaki anahtarla kapıyı kilitlediği, sesini duyan katılanın odadan çıktığı sırada sanığı gördüğü, sanığın katılana “Ben celladım, ya benimle yatacaksın yoksa seni kesecem, çuvala koyup götürecem” dediği, katılanın reddetmesi üzerine sanığın yanında getirdiği bıçağı katılanın boğazına dayadığı, katılanın elleriyle bıçağın keskin kısmından tutarak sanığın hamlesini engellemeye çalıştığı sırada, ellerinin kesilerek kanadığı, katılanın mukavemeti sonucunda bıçağın kırıldığı, katılanın ise yere düştüğü, bu sırada sanığın katılanın üzerine abanarak göğüslerine dokunup şalvarını sıyırmaya çalıştığı, sanığa mukavemet göstermeye çalışan katılanın direncinin kırıldığı, katılanın sanığı kandırmak amacıyla sanıkla evlenmeyi kabul ederek “Sana varacam” dediği ve sanıktan kendisini hastaneye götürmesini istediği, sanığın katılanı hastaneye götürmek amacıyla traktörünü getirmek için evden ayrıldığı, bunun üzerine katılanın evinden çıkarak komşusundan yardım istediği ve olayın bu şekilde gerçekleştiği kabul edilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.
IV. GEREKÇE
Bölge Adliye Mahkemesinin gerekçesi ile tüm dosya kapsamına göre, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırılarak vicdanî kanıya ulaşıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşılmakla sanık müdafiinin sübuta ve dilekçesinde belirttiği diğer hususlara yönelik temyiz istemi yerinde görülmemiş, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından gerçekleştirilen yargılama neticesinde kurulan hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 27.09.2022 tarihli ve 2022/1112 Esas, 2022/1189 Karar sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
05.04.2023 tarihinde karar verildi.