Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2023/8437 E. 2023/6765 K. 25.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/8437
KARAR NO : 2023/6765
KARAR TARİHİ : 25.10.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2023/95 E., 2023/215 K.
SUÇLAR : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜMLER:İstinaf başvurularının esastan reddi, iledüzeltilerek esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Kısmî ret, kısmî onama

İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin sürelerinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Sanıklar ve müdafilerinin duruşmalı inceleme taleplerinin, İlk Derece Mahkemesinde silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda savunmaya yeterli imkânın sağlanması ve bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunmayı kullanabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından, 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca takdiren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKİ SÜREÇ
1. Ankara Batı 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.10.2022 tarihli ve 2022/91 Esas ve 2022/307 Karar sayılı kararı ile;
a) Sanık … hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 103 üncü maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) bendi ve aynı Kanun’un 62 nci maddesi uyarınca 20 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
b) Sanık … hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 103 üncü maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) bendi ve aynı Kanun’un 62 nci maddesi uyarınca 20 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
c) Sanık … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (f) bendi, beşinci fıkrası ve aynı Kanun’un 62 nci maddesi uyarınca 5 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
karar verilmiştir.

2. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 17. Ceza Dairesinin, 07.02.2023 tarihli ve 2023/95 Esas, 2023/215 Karar sayılı kararı ile;
a) Sanıklar hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanıklar müdafiileri ve katılan Bakanlık vekilinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine,
b) Sanık … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık … müdafii ve katılan Bakanlık vekilinin istinaf başvurularının kabulüyle hüküm fıkrasındaki mahkûmiyet bölümünün çıkarılarak yerine beraatine eklenmesi suretiyle 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve 303 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca istinaf başvurularının düzeltilerek esastan reddine,
karar verilmiştir.

3. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 07.06.2023 tarihli ve 9-2023/56654 sayılı ret ve onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ NEDENLERİ
A. Sanık … Müdafiinin Temyiz İstemi
Özetle, katılan mağdure ile sanık arasında geçen instagram mesajlarının incelenmediğine, İlk Derece Mahkemesince mahkûmiyet kararının oy çokluğuyla verildiğine, sanık ile mağdure arasında husumet bulunduğuna, hükümde çelişkilerin giderilmediğine, mağdurenin kızlık zarında bozulma olmadığına, mağdure beyanlarının hayatın olağan akışıyla uyumlu olmadığına ve beyanlarına itibar edilmemesi gerektiğine, mağdure beyanlarının çelişkili olduğuna, tanık Yasin ve diğer tanık anlatımlarının sanığın lehine olduğuna, sanığın cep telefonunda mağdurenin iddia ettiği tarzda bir fotoğraf tespit edilmediğine, şüpheden sanık yararlanır ilkesinin uygulanmadığına, sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine aksi kanaatin hasıl olması durumunda değişen suç vasfına göre reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan mahkûmiyet kararı kurulması gerekirken suç vasfının tayininde hataya düşülerek hüküm kurulması sebebiyle hükmün bozulması gerektiğine ilişkindir.

B. Sanık … Müdafiinin Temyiz İstemi
Özetle, mağdure beyanlarının çelişkiler içerdiğine ve dosya kapsamıyla uyumlu olmadığına, tanık anlatımları, uzmanlık raporu ile doktor ve bilirkişi raporlarının sanığın lehine olduğuna, dosyaya sunulan delillerin Mahkemece değerlendirilmeyerek savunma hakkının kısıtlandığına, organ sokma olayının gerçekleşmemiş olduğuna, mağdurenin olay sonrası hareketlerinin hayatın olağan akışıyla uyumlu olmadığına, şüpheden sanık yaralanır ilkesinin uygulanmadığına ve sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmünün hukuka aykırı olması sebebiyle bozulması gerektiğine ilişkindir.

C. Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz İstemi
Özetle, sanık hakkında beraat kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğuna, delilerin takdirinde yanılgıya düşüldüğüne ve istinaf mahkemesi kararının sanıklar aleyhine bozulması gerektiğine ilişkidir.

III. OLAY VE OLGULAR
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince, ”Olay tarihinde 15-18 yaş aralığında olan katılanın sanık …’in kullanımında olan bodrum katına arkadaşı … ve diğer sanık … birlikte gittiği, …nın evine gitmek istemesi üzerine sanık …’nın …yı evine bırakmak üzere yanlarından ayrıldıkları, bu esnada sanık … ile katılanın yalnız kaldıkları, katılanın olay yerinden ayrılmak istediği ancak sanık …’in ayrılmasına izin vermediği, sanık …’in önce kıyafetleri üzerinden mağdurun bacaklarına dokunduğu, olay yerinden ayrılmak isteyen mağduru kanepeye yatırarak üzerine oturduğu, ardından çorabını yırtarak iç çamaşırını çıkardığı, cinsel organını mağdurun cinsel organına sokmaya çalıştığı, ancak sokamadığı, yüzükoyun çevirdiği katılanın anüs bölgesine cinsel organını soktuğu, bir süre sonra sanık …’nın yanlarına geldiği, katılanın “Beni kurtar” demesine rağmen sanık …’nın “Bende sikeceğim” diyerek elini mağdurun cinsel organına doğru soktuğu, ardından cinsel organını mağdurun cinsel organına soktuğu, bu esnada sanık …’in de mağdurun ellerinden tuttuğu, sonrasında sanık …’in tekrar cinsel organını mağdurun anüsüne soktuğu, sanık …’nın sanık …’e ‘birlikte yapalım’ demesi üzerine aynı anda sanık …’nın cinsel organını mağdurun cinsel organına, sanık …’in cinsel organını mağdurun anüsüne soktuğunun katılan beyanı, olayın adli makamlara intikal şekli ve zamanı, Ankara … Beyazıt Üniversitesi … Eğitim Araştırma Hastanesince düzenlenen rapor, Ankara Kriminal Polis Laboratuvarı Merkezince düzenlenen uzmanlık raporu ve tüm dosya kapsamı ile sabit olduğundan sanık …’nın eylemine uyan TCK’nın 103/2, 103/3-a maddeleri gereğince, sanık …’in eylemine uyan TCK’nın 103/2, 103/3-a, 109/2, 109/3-f, 109/5 maddeleri gereğince cezalandırılmalarına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” şeklindeki gerekçe ile hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
1. Sanıklar hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan ilk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, hükümde bir isabetsizlik görülmediğinden müsnet suçtan dolayı sanık müdafileri ile katılan Bakanlık vekilinin istinaf başvurularının esastan reddine,
2. Sanık … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık … müdafii ve katılan Bakanlık vekilinin istinaf başvurularının kabulüyle hüküm fıkrasındaki mahkumiyet bölümünün çıkarılarak yerine beraatine eklenmesi suretiyle istinaf başvurularının düzeltilerek esastan reddine,
karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Sanık … Hakkında Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
1. Kayden 01.03.2006 doğumlu olup suç tarihinde on beş yaşından büyük olan mağdurenin olay yerine rızasıyla gittiği ve kendi isteği ile olay yerinden ayrılmadığı gözetildiğinde Bölge Adliye Mahkemesince kabul ve takdir kılınmış beraat hükmü usul ve kanuna uygun bulunduğundan hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
2. Onama sebebine uygun olarak Tebliğnamede ret isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.

B. Sanıklar Hakkında Çocuğun Nitelikli Cinsel İstismarı Suçundan Kurulan Hükümler Yönünden
1. Olayın intikal şekli, mağdurenin aşamalardaki maddi delillerle uyuşmayan çelişkili ifadeleri, tanık anlatımları, doktor ve uzmanlık raporları, savunmalar, mesaj içerikleri ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde suç tarihinde on beş yaşından büyük mağdurenin sanıklarla rıza dışında cinsel ilişkiye girdiğine dair her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden sanıklar hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan hükümler kurulması gerekirken suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hükümler kurulması karşısında istinaf başvurularının kabulü gerekirken istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.
2. Bozma sebebine uygun olarak Tebliğnamede onama isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.

V.KARAR
A. Sanık … Hakkında Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçenin (A) bölümünde açıklanan nedenlerle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 17. Ceza Dairesinin, 07.02.2023 tarihli ve 2023/95 Esas, 2023/215 Karar sayılı kararında katılan Bakanlık vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

B. Sanıklar Hakkında Çocuğun Nitelikli Cinsel İstismarı Suçundan Kurulan Hükümler Yönünden
Gerekçenin (B) bölümünde açıklanan nedenlerle sanık müdafileri ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 17. Ceza Dairesinin, 07.02.2023 tarihli ve 2023/95 Esas, 2023/215 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Bozma sebebine göre sanıkların TAHLİYESİNE, başka suçtan tutuklu veya hükümlü olmadıkları takdirde derhal salıverilmelerinin ilgili yerlere en seri şekilde bildirilmesi için müzekkere yazılmasına,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca Ankara Batı 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 17. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

25.10.2023 tarihinde karar verildi.