Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2023/7422 E. 2023/6554 K. 19.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/7422
KARAR NO : 2023/6554
KARAR TARİHİ : 19.10.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2022/191 E., 2022/176 K.
SUÇLAR : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Katılan mağdure vekilinin çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin süresinde olmadığı, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz dilekçelerinin içeriklerine göre çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminde bulunduğu tespit edilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği (Katılan Bakanlık vekilinin her iki suç, suça sürüklenen çocuk müdafiinin çocuğun nitelikli cinsel
istismarı, katılan mağdure vekilinin kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçları yönünden) temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. İstanbul 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinin, 19.11.2021 Tarihli ve 2020/289 Esas, 2021/276 Karar sayılı kararı ile suça sürüklenen çocuk hakkında;
a) Çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 103 üncü maddesinin ikinci fıkrası, dördüncü fıkrası, 43 üncü maddesinin birinci fıkrası, 31inci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi uyarınca 10 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
b) Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) ve (b) bentleri, beşinci fıkrası, 43 üncü maddesinin birinci fıkrası, 31 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi uyarınca 4 yıl 14 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
2. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 25. Ceza Dairesinin, 09.02.2022 tarihli ve 2022/191 Esas, 2022/176 Karar sayılı kararı ile suça sürüklenen çocuk hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik katılan mağdure vekili, katılan Bakanlık vekili ve suça sürüklenen çocuk müdafiinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
3. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 26.05.2023 tarihli ve 9-2023/35441 sayılı bozma görüşlü Tebliğname ile Dairemize tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılan Mağdure Vekilinin Temyiz İstemi
Suça sürüklenen çocuğun on sekiz yaşını doldurmuş olması nedeniyle Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanması gerektiğine, eksik ceza verildiğine, alt sınırdan ceza verilmemesi ve takdiri indirim uygulanmaması gerektiğine, kararın bozulması istemine ilişkindir.

B. Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz İstemi
Alt sınırdan ceza verilmemesi ve takdiri indirim uygulanmaması gerektiğine, kararın bozulması istemine ilişkindir.

Suça Sürüklenen Çocuk Müdafiinin Temyiz İstemi
Haksız tahrik ve hata hükümlerinin uygulanması gerektiğine, şartları oluşmadığı halde cezayı arttıran maddelerin uygulandığına, kararın bozulması istemine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Suça sürüklenen çocuk ile katılan mağdurenin sosyal medya aracılığıyla tanışıp arkadaş oldukları, aralarındaki samimiyet ilerleyince bu süreçte katılan mağdurenin suça sürüklenen çocuğa yarı giyinik fotoğraflarını gönderdiği, rıza dahilinde cinsel ilişkiye girdikleri, daha sonra katılan mağdurenin önceki arkadaşını öğrenen suça sürüklenen çocuğun kıskançlık göstermesi nedeniyle tartışmaya ve hareketlerini kısıtlamaya başladığı, katılan mağdurenin ayrılmak istemesi nedeniyle son kez görüşmek üzere alışveriş merkezi civarında bulunan köprü altında buluştukları, burada bıçakla tehdit ederek cinsel ilişkiye girdikleri, bu olaydan sonra birden fazla kez yine tehdit ederek aynı yere götürüp zorla organ sokmak suretiyle cinsel istismarda bulunduğu kabul edilerek çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından cezalandırılmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
A. Katılan Mağdure Vekilinin Çocuğun Nitelikli Cinsel İstismarı Suçuna İlişkin Temyiz İstemi
Katılan mağdure vekilinin yokluğunda verilip 02.03.2022 tarihinde usûlüne uygun şekilde tebliğ edilen karara karşı, 5271 sayılı Kanun’un 291 inci maddesinin birinci fıkrasında belirlenen 15 günlük kanunî süre geçtikten sonra Dairemizin kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu yönünden usulüne uygun tebligat yapılması gerektiğinden bahisle verilen tevdi kararı üzerine 23.02.2023 tarihinde temyiz isteminde bulunulduğu tespit edilmiştir.

B. Çocuğun Nitelikli Cinsel İstismarı Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
1. Eylemin tehditle gerçekleştirilmesi, suça sürüklenen çocuğun katılan mağdurenin yaşını bildiği yönündeki beyanlar ile dosya kapsamı karşısında suça sürüklenen çocuk müdafiinin haksız tahrik ve hata hükümlerinin uygulanması gerektiğine ilişkin temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usul ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin suça sürüklenen çocuk tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç vasıfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, katılan Bakanlık vekili ve suça sürüklenen çocuk müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri reddedilmiştir.

C. Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
1. Yargılama sürecindeki işlemlerin düzeltme nedeni dışında usul ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin suça sürüklenen çocuk tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, anlaşıldığından, katılan mağdure vekili ve katılan Bakanlık vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.
2. Suça sürüklenen çocuk hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan hüküm kurulurken 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası uyarınca belirlenen 2 yıl 6 ay hapis cezasının aynı Kanun’un üçüncü fıkrasının (a) ve (f) bentlerince bir kat arttırılırken 4 yıl 12 ay yerine 5 yıl, beşinci fıkrası gereği yarı oranında arttırırken 6 yıl 18 ay yerine 7 yıl 6 ay, 43 üncü maddesinin birinci fıkrasınca (1/4) oranında arttırılırken 7 yıl 28 ay 15 gün yerine 8 yıl 16 ay 15 gün olarak belirlenmesi ve 31 inci maddenin üçüncü fıkrasınca doğru belirlenen 5 yıl 15 ay hapis cezasından 62 nci madde
gereğince 1/6 oranında indirim yapılırken 5 yıl 2 ay 15 gün yerine 4 yıl 14 ay 15 gün hapis cezasına hükmolunması hukuka aykırı bulunmuştur.
3. Suça sürüklenen çocuğun dosyada bulunan doğum kaydı tutanağına, katılan mağdurenin beyanlarına, mesaj içerikleri ile dosya kapsamına göre Tebliğnamede bozma talep eden görüşe iştirak edilmemiştir.

V. KARAR
A. Katılan Mağdure Vekilinin Çocuğun Nitelikli Cinsel İstismarı Suçuna İlişkin Temyiz İstemi
Gerekçenin (A) bölümünde açıklanan nedenle katılan mağdure vekilinin temyiz isteminin, 5271 sayılı Kanun’un 298 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle REDDİNE,

B. Çocuğun Nitelikli Cinsel İstismarı Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçenin (B) bölümünde açıklanan nedenle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 25. Ceza Dairesinin, 09.02.2022 tarihli ve 2022/191 Esas, 2022/176 Karar sayılı kararında katılan Bakanlık vekili ve suça sürüklenen çocuk müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

C. Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçundan Kurulan Hüküm Yönündenn
Gerekçenin (C) bölümnde açıklanan nedenle katılan mağdure vekili ve katılan Bakanlık vekilinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 25. Ceza Dairesinin, 09.02.2022 tarihli ve 2022/191 Esas, 2022/176 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 303 üncü maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi gereği hüküm fıkrasından sırasıyla 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin üçüncü fıkrasının (a,f) bentlerince ” 5 yıl ”, beşinci fıkrası gereği yarı oranında arttırırken ”7 yıl 6 ay”, 43 üncü maddesinin birinci fıkrasınca (1/4) oranında arttırılırken ” 8 yıl 16 ay 15 gün”, 62 nci madde gereğince 1/6 oranında indirim yapılırken ” 4 yıl 14 ay 15 gün” ibarelerinin çıkartılıp yerlerine sırasıyla ” 4 yıl 12 ay”, ”6 yıl 18 ay”, ‘ 7 yıl 28 ay 15 gün”, ” 5 yıl 2 ay 15 gün” ibarelerinin eklenmesi suretiyle, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca İstanbul 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 25. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

19.10.2023 tarihinde karar verildi.