Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2023/5987 E. 2023/4875 K. 06.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/5987
KARAR NO : 2023/4875
KARAR TARİHİ : 06.09.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2023/259 E., 2023/230 K.
SUÇLAR : Çocuğun cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Kısmî ret, kısmî onama

İlk Derece Mahkemesince sanığın katılan mağdureye karşı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan hükmolunan cezanın tür ve miktarı ile istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince verilen düzeltilerek esastan ret kararı dikkate alındığında, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca hükmün temyizinin mümkün olmadığı belirlenmiştir.

İlk Derece Mahkemesince sanık hakkında çocuğun cinsel istismarı suçundan kurulan hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Kanun’un 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Seydişehir Ağır Ceza Mahkemesinin 29.11.2022 tarihli ve 2022/324 Esas, 2022/435 Karar sayılı kararı ile;
a) Sanık hakkında katılan mağdureye yönelik çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 103 üncü maddesinin birinci fıkrasının birinci ve üçüncü cümleleri ile 53 üncü maddesi uyarınca 12 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,

b) Sanık hakkında katılan mağdureye yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (f) bendi ve beşinci fıkrası uyarınca 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına, karar verilmiştir.

2. Konya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin 16.02.2023 tarihli ve 2023/259 Esas, 2023/230 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik sanık müdafii ile katılan mağdure vekilinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi uyarınca düzeltilerek esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılan Mağdur Vekilinin Temyiz İstemi
Tüm dosya kapsamına göre sanığın çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan cezalandırılması gerektiğine ve sanığa üst hadden ceza verilmesi gerektiğine ilişkindir.

B. Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi
Dosyada her türlü şüpheden uzak yeterli delil bulunmadığına, mağdure beyanlarının çelişkili ve kurgudan ibaret olduğuna, kabul anlamına gelmemekle birlikte eylemin sarkıntılık aşamasında kaldığına ve makul gerekçe olmaksızın cezanın teşdiden belirlendiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Mahkemece; “Tüm dosya kapsamı ve elde edilen deliller bir bütün olarak değerlendirildiğinde; katılan … ve bilgi sahibi …’nin beyanlarının birbirleriyle uyumlu olduğu bu hususun yakalama ve araştırma tutanaklarından anlaşıldığı ve beyanlarına itibar edilebileceği, zira itibar edilen katılan ve bilgi sahibinin beyanlarının dosya kapsamındaki diğer deliller ile uyuştuğu ve sanık ile aralarında dosya kapsamında sanığa iftira atmalarını gerektirir herhangi bir husumetin bulunduğunu gösterir emareye rastlanılmadığı, sanık her ne kadar eylemi gerçekleştirdiğini kabul etmese de mağdur …’nın başından geçen olayları aynı şekilde yaşına uygun olarak ifade ettiği ve sanığı teşhis ettiği, sanığın hiç dokunmadım savunmalarının aksine kriminal raporda mağdurun iç çamaşırının arka kısmından sanığa ait DNA ya rastlanması, sanığın olay mahalline geldiklerinde mağdur çocuğu yanağından ve dudağından öptüğü ve pantolonunu indirerek mağdur çocuğun cinsel bölgelerine dokunduğu, bu hususun mağdur çocuğun, bilgi sahibi ve kriminal rapor ile uyuşan beyanlarından ve mağdur çocuğun olayın ardından mülaki olduğu ilk şahıs olan katılanın anlatımlarından anlaşıldığı, zira kriminal rapor uyarınca, mağdur çocuk …’ya ait … ibareli siyah renkli atlet üzerinden alınan vücut sıvısı örneklerinin sanık …’dan alınan sıvı kan örneği ile genotipik ile uyumlu olduğunun, mağdur çocuk …’a ait dondeza ibareli gri renkli boxerın iç arka ağ kısmından ve sanık …’a ait seher yıldızı ibareli gri-beyaz renkli desenli boxerın ön iç kısmından kontrol amaçlı alınan sürüntü örneklerinde, sanık …’dan alınan sıvı kan örneğinden elde edilen genotip ile (…) kadın genotipik özellik karışık olarak bulunduğunun tespit edildiği, sanık savunmalarında aşırı derecede alkollü olduğundan mağdur çocuğa iddia olunan eylemlerde bulunmasının mümkün olmadığını ve üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini beyan etmiş ise de, sanığın alkollü olmasına rağmen mağdur çocuk ile karşılaştığını ve mağdur çocuğa sigara verdiğini hatırlıyor olması ve savunmalarının dosya kapsamındaki bilgi sahibi, mağdur beyanları ve kriminal rapor ile çelişmesi birlikte değerlendirildiğinde savunmalarının suçtan kurtulmaya dönük olduğuna kanaat edilerek itibar edilmediği, diğer taraftan her ne kadar mağdur çocuk annesi olan müştekiye “poposunun acıdığı” yönünde beyanda bulunmuş ise de, kriminal rapor uyarınca mağdur çocuk …’dan alınan anal svap örneği, vajinal svap örneği ve kıyafetleri üzerinde meni bulunamadığına dair tespit ile çocuk izlem merkezinde yapılan iç beden muayenesinde mağdur çocukta hymen intakt (sağlam) yapıda olduğu, akut veya fiili livata bulgusuna rastlanılmadığı hususları değerlendirildiğinde, sanığın eyleminin organ yahut cisim sokma şeklinde gerçekleşmediğine kanaat edildiği, ancak kriminal rapor ile sanık …’a ait seher yıldızı ibareli gri-beyaz renkli desenli boxer üzerinde …’dan alınan sıvı kan örneği ile genotipik ile uyumlu meni örneklerinin tespit edilmesi, bilgi sahibinin 16.15’teki ihbarı ile sanığın olay mahalli olduğu değerlendirilen bahçe arasından 16.40’ta çıkması arasında geçen süre ve mağdur çocuğun sanığın kendisini öptüğü, pantolonunu indirmesini istediği, poposunu okşar şekilde dokunduğu yönündeki beyanları değerlendirildiğinde sanığın eylemlerinin ani ve kesintili olmadığına, belirli bir yoğunluğa ulaşmakla sarkıntılık düzeyini aştığına kanaat edildiği, bu itibarla sanığın mağdur çocuğu cinsel amaç ile bulunduğu parktan 700-800 metre ileride olduğu kabul edilen olay mahalline götürmek ve burada mağdur çocuğun pantolonunu indirmekle cinsel bölgelerine dokunup mağdur çocuğu yanağından, dudağından öpmek suretiyle üzerine atılı çocuğu hürriyetinden yoksun kılma ve çocuğun basit cinsel istismarı suçunu işlediği yapılan yargılama ve elde edilen deliller neticesinde anlaşılmakla; sanığın TCK 103/1-a maddesi delaletiyle 103/1-1.cümle, 3.cümle; gereği cezalandırılması cihetine gidilmiş, sanığın duruşmalara yansıyan olumsuz kişiliği, yargılama sırasında herhangi bir pişmanlık emarasi göstermemesi ve bunun yanında suçu gizlemeye çalışması neticesinde sanık hakkında takdiri indirim uygulanmamıştır.” şeklindeki gerekçeyle hükümler kurulmuştur.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından düzeltilen kısım haricinde bir isabetsizlik görülmediğinden istinaf talepleri düzeltilerek esastan reddedilmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçu Yönünden
5271 sayılı Kanun’un 286 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinde yer verilen; “İlk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adlî para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararları”nın temyiz incelemesine tabi olmadığına ilişkin düzenleme ile incelemeye konu suçun, aynı Kanun’un 286 ncı maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında da bulunmadığı dikkate alındığında reddine karar vermek gerekmiştir.
B. Çocuğun Cinsel İstismarı Suçu Yönünden
Bölge Adliye Mahkemesinin gerekçesi ile tüm dosya kapsamına göre, yargılama sürecindeki işlemlerin usul ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasıfları ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği, buna ilişkin gerekçelerin hukuka uygun olduğu anlaşıldığından Bölge Adliye Mahkemesi tarafından gerçekleştirilen inceleme neticesinde kurulan hükme yönelik temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.

V. KARAR
A. Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçenin (A) bölümünde açıklanan nedenle sanık müdafii ve katılan mağdure vekilinin temyiz istemlerinin, 5271 sayılı Kanun’un 298 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,

B. Çocuğun Cinsel İstismarı Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçenin (B) bölümünde açıklanan nedenle Konya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin 16.02.2023 tarihli ve 2023/259 Esas, 2023/230 Karar sayılı kararında sanık müdafii ve katılan mağdure vekilince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Seydişehir Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Konya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

06.09.2023 tarihinde karar verildi.