YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/5652
KARAR NO : 2023/4589
KARAR TARİHİ : 03.07.2023
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
ASIL KARAR TARİHİ : 09.09.2022
EK KARAR TARİHİ : 22.09.2022
SAYISI : 2022/1014 E., 2022/1065 K.
SUÇLAR : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, hakaret, kasten yaralama
HÜKÜMLER : İstinaf başvurusunun esastan reddi, temyiz ret
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama
İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen hüküm ve ek kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hüküm ve ek kararı temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 03.01.2022 tarihli ve 2021/283 Esas, 2022/1 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı, basit yaralama ve hakaret suçlarından, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraat kararı verilmiştir.
2. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 09.09.2022 tarihli ve 2022/1014 Esas, 2022/1065 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik katılan vekilinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
3. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 22.09.2022 tarih, 2022/1014 Esas, 2022/1065 Karar sayılı ek kararı ile katılan vekilinin basit yaralama ve hakaret suçları ile ilgili verilen karara yönelik temyiz başvurusu hakkında, 5271 sayılı Kanun’un 296 ncı maddesinin ikinci fıkrası gereği “Kesin karara yönelik temyiz isteminin reddine” karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan Mağdure Vekili Temyiz İstemi
Kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu, mağdurun beyanının esas alınması gerektiğini, mağdurun pedagog eşliğinde alınan ifadesi gerçeği yansıtan tarafsız, saf ve masum duyguları ile verildiğini, sorulan tüm sorulara çelişkisiz cevaplar verdiğini, kararı ve ek kararı temyiz ettiğini beyan etmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesi gerekçesinde; “Sanık yargılamanın aşamalarında özetle, 04.03.2021 günü …’nın derste maskesini sürekli olarak çenesinin altına indirdiğini, kendisini birkaç kez ikaz etmesine rağmen …’nın maskesini indirmeye devam etmesi üzerine kendisini sert bir şekilde uyardığını, aynı gün öğle saatlerinde yakın zamanda yola gideceği için ‘az sadaka çok belayı defeder’ düşüncesi ile …’ya 50 TL para vermek istediğini, …’nın ise ihtiyaçları olmadığını söyleyerek parayı almadığını, kendisinin zaten maddi durumu kötü olan öğrencilerine yardım ettiğini, …’ya da bu yüzden yardım ettiğini, … maske takmadığı için kendisine kızdığında mağdur çocuk …’nın kendisine alınmış olabileceğini, tebrik etmek ve sevinçlerini paylaşmak için öğrencilerini şefkat niyeti ile öptüğünü, kırk iki yıldır öğretmenlik yaptığını, beslenme çantası boş olan çocuklara da elinden geldiği kadarıyla yardımcı olduğunu, pandemi sürecinde kendi torunlarını dahi öpmekten imtina ettiğini savunarak üzerine atılı suçlamayı kabul etmemiştir.
Katılan mağdur … adli görüşme odasında alınan beyanında öğretmeni olan sanığın tenefüse çıkacakken ‘eşşek oğlu eşşek fatma gel’ diyerek kendisini çağırdığını, ağzını açmasını söylediğini, işaret parmağını ağzına soktuğunu sonrasında parmağını çıkararak boynundan başlayıp göğsünün üzerine sürdüğünü, parmağını üzerine sürerken ne kadar pissin dediğini ve kendisine 50 TL para vermek istediğini, derse girdiklerinde ise sanığın elini boynundan kıyafetlerinin içine doğru soktuğunu ve sırtını cimciklediğini beyan etmiş, mağdur soruşturma aşamasında ayrıca sanığın, ödevini yapmadığı bir gün kafasına vurduğunu, sanığın sınıf arkadaşı mağdur …’nın poposunu tuttuğunu ve yanağından öptüğünü beyan etmiştir. Sanığın yargılamanın tüm aşamalarında üzerine atılı suçlamaları reddettiği, mağdur …’nın da yargılamanın tüm aşamalarında ısrarlı şekilde sanığın kendisinin poposuna dokunmadığını, rahatsız edici öpmelerinin olmadığını, öğretmeninin kendilerini tebrik etmek amacıyla dudağının ucuyla alınlarından ve yanaklarından öptüğünü ve bunun için izin aldığını, öğretmeninin öğrencilerin kıyafetlerinin altından dokunduğunu hiç görmediğini ayrıca öğretmenlerinin kendilerine iyi davrandığını beyan ettiği, mağdur … beyanlarının katılan mağdur … beyanları ile çelişki oluşturduğu ve sanığın öğrencilerinin sevinçlerini paylaşmak için şefkatle öptüğü şeklinde savunmasını doğrular nitelikte olduğu görülmüştür. Sanığın aşamalarda değişmeyen üzerine atılı suçu işlemediğine dair savunmaları, mağdur …’nın sanık savunmalarını destekler anlatımları ve tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde katılan mağdur …’nın maddi delillerle desteklenmeyen soyut beyanları dışında sanık …’ın üzerine atılı suçları işlediğine dair cezalandırılmasına yeterli kesin ve inandırıcı deliller elde edilememiş olması, eyleminin sabit olmaması dikkate alınarak CMK 223/2-e maddesi uyarınca sanığın üzerine atılı suçlardan ayrı ayrı beraatine karar verilerek” hüküm kurulmuştur.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.
IV. GEREKÇE
A. Kasten Yaralama ve Hakaret Suçlarından Kurulan Ek Karar Yönünden
5271 sayılı Kanun’un 296 ncı maddesinin birinci fıkrasının ilgili bölümünde yer alan; “… temyiz edilemeyecek bir hüküm temyiz edilmiş [ise] …, hükmü temyiz olunan bölge adliye veya ilk derece mahkemesi bir karar ile temyiz istemini reddeder.” şeklindeki hüküm değerlendirildiğinde katılan mağdure vekilinin temyiz istemi yerinde görülmemiştir.
B. Çocuğun Nitelikli Cinsel İstismarı Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Olayın intikal şekli ve zamanı, savunma, tanık beyanları ve tüm dosya kapsamı gözetilerek, 5271 sayılı Kanun’un 288 ve 294 üncü maddelerinde yer alan düzenlemeler nazara alınıp, aynı Kanun’un 289 uncu maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri ve katılan mağdure vekilinin temyiz dilekçelerinde belirttikleri nedenler de gözetilerek yapılan değerlendirmede, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından gerçekleştirilen inceleme neticesinde vaki istinaf başvurusunun esastan reddine dair kurulan hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
V. KARAR
A. Ek Karar Yönünden
Gerekçenin (A) bölümünde açıklanan nedenle Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 22.09.2022 tarihli ve 2022/1014 Esas, 2022/1065 Karar sayılı ek kararında hukuka aykırılık görülmediğinden katılan mağdure vekilinin temyiz isteminin aynı Kanun’un 296 ncı maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğnameye uygun olarak oy birliğiyle reddi ile EK KARARIN ONANMASINA,
B. Çocuğun Nitelikli Cinsel İstismarı Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçenin (B) bölümünde açıklanan nedenle Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 09.09.2022 tarihli ve 2022/1014 Esas, 2022/1065 Karar sayılı kararında katılan mağdure vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03.07.2023 tarihinde karar verildi.