Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2023/5430 E. 2023/5020 K. 11.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/5430
KARAR NO : 2023/5020
KARAR TARİHİ : 11.09.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2022/1655 E., 2022/1892 K.
SUÇLAR : Nitelikli cinsel saldırı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, eziyet
HÜKÜMLER : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararları
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Kısmî ret, kısmî onama

Sanık ve müdafii ile katılan mağdure vekilinin İlk Derece Mahkemesince eziyet suçundan verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Mahkemesi Kanun’un (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca kesin nitelikte bulunduğu belirlenmiştir.

Sanık ve müdafii, katılan Bakanlık ve katılan mağdure … vekillerinin İlk Derece Mahkemesince nitelikli cinsel saldırı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararların; 5271 sayılı Kanun’un 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. İzmir 9. Ağır Ceza Mahkemesinin, 26.03.2021 tarihli ve 2020/237 Esas, 2021/111 Karar sayılı kararı ile
a) Sanığın katılan …’ya yönelik nitelikli cinsel saldırı suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca beraatine, eziyet suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 96 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca 4 yıl, tehdit suçundan aynı Kanun’un 106 ncı maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi uyarınca 3 yıl, hakaret suçundan 5237 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin birinci fıkrası, 43 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 1 yıl 6 ay, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan aynı Kanun’un 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi uyarınca 6 yıl, hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
b) Katılan mağdure …’a yönelik eziyet suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 96 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca 4 yıl, hakaret suçundan aynı Kanun’un 125 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 6 ay, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi uyarınca 6 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve aynı Kanun’un 53 üncü maddesi uyarınca hak yoksunluklarına,
Karar verilmiştir.

2. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesinin 05.07.2021 tarihli ve 2021/635 Esas, 2021/1167 Karar sayılı kararı ile
Sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik sanık ve müdafii ile katılan mağdure … ve Bakanlık vekillerinin istinaf başvurularının kabulüyle sanığın tehdit ve hakaret eylemlerinin bütün halinde eziyet suçunu oluşturduğu gözetilerek mahkumiyet kararı verilmesi gerekirken suçun vasfının tayininde yanılgıya düşülerek hakaret ve tehdit suçlarından da ayrı ayrı hüküm kurulmuş olması, kabule göre ise sanığın sabıka kaydına göre de mükerrir olduğu hususunun tartışılmaması, üst sınırı iki yıl olan tehdit suçundan üç yıl hapis cezası ile cezalandırılması sebebiyle 5271 sayılı Kanun’un 280 ve 289 uncu maddeleri uyarınca hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

3. Bozma sonrası İzmir 9. Ağır Ceza Mahkemesinin 16.09.2022 tarihli ve 2021/271 Esas, 2022/229 Karar sayılı kararı ile
a) Sanığın katılan …’ya yönelik nitelikli cinsel saldırı suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine, eziyet suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 96 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca 5 yıl, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan aynı Kanun’un 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi uyarınca 6 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hakkında hak yoksunlukları ile tekerrür hükümlerinin uygulanmasına,
b) Katılan mağdure …’a yönelik eziyet suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 96 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri uyarınca 5 yıl, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan aynı Kanun’un 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi uyarınca 6 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hakaret ve tehdit suçlarından hüküm kurulmasına yer olmadığına, aynı Kanun’un 53 üncü ve 58 inci maddeleri uyarınca hak yoksunluklarına ve tekerrür hükümlerinin uygulanmasına,
Karar verilmiştir.

4. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesinin 28.12.2022 tarihli ve 2022/1655 Esas, 2022/1892 Karar sayılı kararı ile
Sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik sanık ve müdafii ile katılan mağdure … ve katılan Bakanlık vekillerinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

5. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 08.04.2023 tarihli ve 9-2023/32509 sayılı Tebliğnamesi ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve nitelikli cinsel saldırı suçundan kurulan hükümler yönünden onama, eziyet suçundan kurulan hüküm yönünden temyiz isteminin reddi görüşü bildirilerek Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılan Bakanlık Vekilinin temyiz İstemi
Eksik inceleme yapıldığı, katılan …’nın soruşturma beyanının samimi olduğu ve kızı … tarafından doğrulandığı, intikalin kısa sürede gerçekleştiği, sanığın suça meyilli kişiliği dikkate alındığında sanığın katılan …’ya yönelik nitelikli cinsel saldırı suçundan üst hadden cezalandırılması, yine kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu yönünden teşdit uygulama yapılması ile vekalet ücreti takdirine ilişkindir.

B. Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi
Katılan mağdurelerin beyanlarının çelişkili olduğu, eziyet suçunun unsurlarının oluşmadığı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu yönünden soyut beyanlar dışında delil bulunmadığı belirtilerek kararın bozulmasına ilişkindir.

C. Sanığın Temyiz İstemi
Eşi olan katılan …’dan kendisini aldatması nedeniyle boşanmak istediğini bu nedenle eşinin iftira attığını ve beyanlarının çelişki olduğunu belirterek kararın bozulması gerektiğine ilişkindir.

D. Katılan Mağdure … Vekilinin Temyiz İstemi
Sanığın eylemlerinin katılan mağdure … üzerinde kalıcı etki bırakması nedeniyle üst sınırdan cezalandırılmasına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanığın katılan mağdure …’un babası, diğer katılan …’nın ise eşi olduğu, hükümlü olarak bulunduğu cezaevinden 07.04.2020 tarihinde izinli olarak çıktığı, katılanlar ile müşterek ikametine geldikten sonra intikalin gerçekleştiği 25.04.2020 tarihine kadar katılanlara hakaret ettiği, katılanları ellerinden sandalyeye bağladığı, katılan …’ya nitelikli cinsel saldırıda ve tehdit içeren söylemlerde bulunduğu iddiasıyla cezalandırılması için kamu davası açıldığı, sanığın atılı suçlamaları reddettiği, katılanların kolluk kuvvetlerine başvurusu ile intikalin gerçekleştiği, Mahkemece yapılan yargılama neticesinde katılanların başlangıçtan itibaren tutarlı beyanları ile katılan …’nın vücudundaki yaralanmaları tespit eden adli rapor dikkate alınarak sanığın her iki katılanı sandalyeye bağlayarak cebir tehdit veya hile kullanması nedeniyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan mahkumiyetine, sanığın inkar savunması ve rapor bulunmadığı gerekçesiyle katılan …’ya yönelik nitelikli cinsel saldırı suçundan beraatine karar verildiği anlaşılmıştır.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
A. Sanık Hakkında Katılan ve Katılan Mağdureye Yönelik Eziyet Suçundan Kurulan Hükümlere İlişkin Sanık ve Müdafii ile Katılan Mağdure … … Vekilinin Temyiz İstemleri Yönünden
İlk Derece Mahkemesince hükmolunan cezaların tür ve miktarları ile istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince verilen esastan ret kararı nazara alınarak 5271 sayılı Kanun’un 286 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinde yer verilen; “İlk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adlî para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararları”nın temyiz incelemesine tabi olmadığına ilişkin düzenleme ile incelemeye konu suçun, 5271 sayılı Kanun’un 286 ncı maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında da bulunmadığı dikkate alındığında, sanık ve müdafii ile katılan mağdure … vekilinin temyiz istemlerinin aynı Kanun’un 298 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca reddine karar verilmesi gerektiği belirlenmiştir.

B. Sanık Hakkında Katılan …’ya Yönelik Nitelikli Cinsel Saldırı Suçundan Kurulan Hükme İlişkin Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz İstemi Yönünden
5271 sayılı Kanun’un 288 ve 294 üncü maddelerinde yer alan düzenlemeler nazara alınıp, aynı Kanun’un 289 uncu maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz dilekçesinde belirttiği nedenler de gözetilerek yapılan değerlendirmede, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından gerçekleştirilen inceleme neticesinde vaki istinaf başvurusunun esastan reddine dair kurulan hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

C. Sanık Hakkında Katılan Mağdure ve Katılan …’ya Yönelik Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçundan Kurulan Hükümlere İlişkin Sanık ve Müdafii ile Katılan Bakanlık ve Katılan Mağdure … … Vekillerinin Temyiz İstemleri Yönünden
1. İntikal süresi, sanığın istikrarlı inkar savunması, katılan mağdurelerin sanığın iddia konusu eylemleri gerçekleştirdiği evin kapısının 40 günlük süreçte kilitli olmadığı, sanığın dışarı çıktığı, katılan mağdure … …’nın cep telefonunun hep yanında bulunduğu ve eve misafir geldiği yönündeki beyanları ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında; katılan mağdurelerin soyut iddiaları dışında sanığın atılı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan cezalandırılmasına yeter her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı bir delil bulunmadığı gözetilmeden İlk Derece Mahkemesince verilen mahkûmiyet hükümlerine ilişkin esastan ret kararı verilmesi hukuka aykırı bulunmuş, bu doğrultuda katılan Bakanlık ve Katılan Mağdure … … vekillerinin sanığın üst sınırdan cezalandırılmasına ilişkin temyiz nedenleri ile 5271 sayılı Kanun’un 237 ve devamı maddelerindeki katılma hakkına ilişkin suçtan zarar görme şartının katılan Bakanlık için söz konusu olmayıp Devletin kanundan kaynaklanan koruma yükümlülüğünü yerine getirdiğinden katılan Bakanlık vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz nedeni de yerinde görülmemiş, sanık ve müdafiinin temyiz istemleri ise yerinde bulunmuştur.

2. Karar başlığında hakkında katılma kararı verilen … …’nın katılan mağdure yerine sadece mağdur olarak ve kabule göre 17.04.2020 – 25.04.2020 arası olan suç tarihinin 25.04.2020 olarak gösterilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

3. Bozma sebeplerine uygun olarak Tebliğnamede onama isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.

V. KARAR
A. Sanık Hakkında Katılan Mağdure ve Katılan …’ya Yönelik Eziyet Suçundan Kurulan Hükümlere İlişkin Sanık ve Müdafii ile Katılan Mağdure Vekilinin Temyiz İstemleri Yönünden
Gerekçenin (A) bölümünde açıklanan nedenle sanık ve müdafii ile katılan mağdure vekilinin temyiz istemlerinin, 5271 sayılı Kanun’un 298 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,

B. Sanık Hakkında Katılan …’ya Yönelik Nitelikli Cinsel Saldırı Suçundan Kurulan Hükme İlişkin Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz İstemi Yönünden
Gerekçenin (B) bölümünde açıklanan nedenle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesinin 28.12.2022 tarihli ve 2022/1655 Esas, 2022/1892 Karar sayılı kararında katılan Bakanlık vekilince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

C. Sanık Hakkında Katılan Mağdure ve Katılan …’ya Yönelik Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçundan Kurulan Hükümlere İlişkin Sanık ve Müdafii, Katılan Bakanlık Vekili ve Katılan Mağdure Vekilinin Temyiz İstemleri Yönünden
Gerekçenin (C) bölümünde açıklanan nedenlerle sanık ve müdafiinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesinin 28.12.2022 tarihli ve 2022/1655 Esas, 2022/1892 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası ile ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca İzmir 9. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

11.09.2023 tarihinde karar verildi.