Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2023/455 E. 2023/2906 K. 09.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/455
KARAR NO : 2023/2906
KARAR TARİHİ : 09.05.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Ankara Batı 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 17.02.2015 tarihli ve 2014/321 Esas, 2015/34 Karar sayılı kararı ile sanığın çocuğun cinsel istismarı suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine karar verilmiştir.

2. Ankara Batı 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 17.02.2015 tarihli ve 2014/321 Esas, 2015/34 Karar sayılı kararının katılan mağdure vekili ile o yer Cumhuriyet savcısı tarafından temyizi üzerine Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 05.07.2022 tarihli ve 2021/5921 Esas, 2022/7432 Karar sayılı kararı ile sanığın sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçundan cezalandırılması gerektiği nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

3. Ankara Batı 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 04.11.2022 tarihli ve 2022/486 Esas, 2022/455 Karar sayılı kararı ile sanığın sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 103 üncü maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık Müdafiinin Temyiz İsteği Özetle
Mağdurenin beyanının aşamalarda çelişkili olduğuna, tanık beyanlarının mağdure beyanlarını desteklemediğine, katılan anne ile sanık arasında husumetin bulunduğuna, tüm bu sebeplerle sanığın cezlandırılmasına yeterli delil bulunmadığından beraat kararı verilmesi gerektiğine, ve re’sen tespit edilecek hususlara ilişkindir.

B. Katılan Mağdure Vekilinin Temyiz İsteği Özetle
Sanık hakkında alt sınırdan uzaklaşılarak ceza verilmesine ve takdiri indirim hükümlerinin uygulanmamasına ve re’sen tespit edilecek diğer hususlara ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanığın yaşı küçük mağdureyi evine çağırdığı ev içerisinde mağdurenin yanaklarından ve dudağından öptüğü vücudunun değişik yerlerine dokunduğu, mağdurenin bu eylemleri olay akşamı katılan anneye anlatması ile intikalin gerçekleştiği kabul edilmiştir.

2. Dosya kapsamında bulunan deliller; Mağdurenin aşamalarda alınan beyanları, sanığın aşamalarda alınan savunmaları, tanıkların aşamalardaki anlatımları, mağdure hakkındaki Çocuk İzlem Merkezi raporu ile adli rapor, tutanaklardan ibarettir.

IV. GEREKÇE
1. Ankara Batı 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 04.11.2022 tarihli ve 2022/486 Esas, 2022/455 Karar sayılı kararında, olayın intikal şekli ve zamanı, mağdurenin aşamalardaki tutarlı beyanları savunma, tanık anlatımları nedenleriyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafii ile katılan mağdure vekilinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Ankara Batı 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 04.11.2022 tarihli ve 2022/486 Esas, 2022/455 Karar sayılı kararında sanık müdafi ile katılan mağdure vekilince öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafii ile katılan mağdure vekilinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, üyeler … ile …’nun karşı oyu ,oy çokluğuyla ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

09.05.2023 tarihinde karar verildi.

KARŞI OY

Mağdurenin soruşturma aşamasında verdiği ifadede, sanık …’ın dudaklarından öptüğünü ve göğsünü ellediğini sanığın kızı ve kendi kardeşinin de gördüğünü beyan etmesine karşılık duruşmada bu tanıkların olayı görmediklerini beyan ettiği, sanığın kızı … ve mağdurenin kardeşi …’nın da sanığın mağdureye karşı iddia edildiği şekilde bir eylemde bulunduğunu gördükleri yönünde duruşmada herhangi bir beyanda bulunmadıkları, aynı şekilde mağdure soruşturma aşamasındaki ifadesinde sanığın boyun ve yüz bölgesine de dokunmaya çalıştığını belirtmiş ise de, duruşmadaki beyanında böyle bir eylemin gerçekleşmediğini söylediği, sanığın tüm aşamalardaki beyanlarında kendi kızı, mağdure ve mağdurenin kız kardeşini iyi niyetle yanaklarından öperek uyumaya gittiğini savunduğu, bu haliyle sanığın kendi kızıyla birlikte evinde oyun oynayan her üç çocuğu (kendi kızı dahil) normal olarak değil cinsel saikle öpmüş olabileceği yönündeki iddianın, mağdure ve tanıkların aşamalardaki çelişkili beyanları karşısında sabit olmadığı, kaldı ki oluşa göre mağdure ve kardeşinin iddia edilen eylem sonrasında da sanığın evinde kızıyla birlikte oyun oynamaya devam ettikleri, sanığın mağdurenin elbisesi üzerinden anlık olarak göğsüne dokunduğu iddiasının da yukarıda bahsedilen çelişkili ve soyut anlatımlar dışında ispat edilemediği, bu haliyle sanığın cinsel saikle hareket ederek üzerine atılı “basit cinsel istismar” eylemini gerçekleştirdiği yönünde mahkumiyetine yeterli, tam, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı “basit cinsel istismar” suçundan beraat kararı verilmesi gerekirken hükmün onanması yönünde ortaya çıkan sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyoruz.