Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2023/393 E. 2023/2111 K. 10.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/393
KARAR NO : 2023/2111
KARAR TARİHİ : 10.04.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇLAR : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : İstinaf talebinin esastan reddi kararı

İlk Derece Mahkemesince sanık hakkında, mağdura karşı çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Kanun’un 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verdiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı, yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 15.06.2022 tarihli ve 2022/10 Esas ve 2022/223 Karar sayılı kararı ile sanığın mağdura karşı çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 103 üncü maddesinin ikinci fıkrasının ikinci cümlesi ve aynı maddenin dördüncü fıkrası uyarınca 30 yıl hapis ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan aynı Kanun’un 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (f) bendi ve beşinci fıkrası uyarınca 9 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 53 üncü madde uyarınca da hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin 27.10.2022 tarih ve 2022/1953 Esas, 2022/1926 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik, sanık müdafiinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

3. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 03.01.2023 tarihli ve 9-2022/155030 sayılı, onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi
Dosyada sanığın suçu işlediğine dair kesin delil bulunmadığı, istinaf mahkemesinin kararının gerekçesinin bulunmadığı, bu nedenle kararın bozulması gerektiği, hüküm kurulurken uygulanan teşdit ve 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin uygulanmamasının hukuka aykırı olduğu, olayın geçtiği iddia edilen yerin yol üstü olup, dış kaplamasının cam olduğu, hafta içi ve kalabalık olan bir zamanda atılı suçun işlenmesinin mümkün olmadığı, şikayetçinin iki gün sonra şikayetini bildirdiği, sanığın olaydan haberdar olur olmaz karakola gittiği, Adli Tıp Kurumu raporuna göre incelenen kıyafetlerde birden fazla şahsa ait DNA’nın bulunduğunun tespit edildiği, mağdurun başka biri tarafından istismar edilmiş olabileceği, sanığın atletinde bulunan spermin ise; olay yerinin sanığın çalışıp yaşadığı mekan olması nedeni ile eşyalara el konurken sanığın kıyafetlerinden bulaşmış olabileceği, olayı kabul etmemekle birlikte sanığın tehdit ile mağduru alıkoyduğuna dair beyandan başka delil bulunmadığı, 5237 sayılı Kanun’un 102 nci maddesinin ikinci fıkrasının sanığın aleyhine uygulandığı, mağdurun on iki yaşından büyük olduğuna ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Mahkemece” Sanık … ****’nin olay günü yaşı küçük mağdur … ****’yi çalıştığı işyerinin bodrum kadındaki tuvalete götürdüğü, burada mağdurun ellerini bağlayıp, ağzını bantladıktan sonra mağdurun pantolonunu çıkararak cinsel organını mağdurun makatına sokarak ve mağdurun ön cinsel bölgesine dokunarak cinsel istismarda bulunduğu olayda,
Kocaeli Devlet Hastanesi 09.12.2021 tarihli mağdur hakkında düzenlenen adli raporda, saptanan bulguların niteliği itibari ile anal yoldan organ veya sair cisim sokularak oluşabilecek yeni (çocuğun ifadesiyle uyumlu 3 gün içinde) yırtık olduğu, çocuğun fiili livata yoluyla cinsel saldırı eylemine maruz kaldığının belirtildiği,
07/02/2022 tarihli Kocaeli Devlet Hastanesi tarafından düzenlenen raporda mağdurun grafi çekim tarihi olan 07/02/2022 tarihinde kemik yaşının 12 yaş ile uyumlu olduğunun belirtildiği, bu kapsamda mağdurun olay tarihinde TCK’nun 103/2-2 cümle maddesi kapsamında 12 yaşını tamamlamadığının sabit olduğu,
Adli Tıp Kurumu 22/397 numaralı raporunun sonuç kısmında; Mağdur … ****’ye ait olan atlet üzerinde tespit edilen sperm hücresinin sanık … ****’un DNA profili ile uyumlu olduğunun belirtildiği,
Olay yerine ait inceleme CD’si izlendiğinde, söz konusu olay yerinin mağdurun anlatımı ile tutarlı olduğu, mağdurun bahsetmiş olduğu … renkli başörtüsünün CD içerisinde bulunan videoda ve fotoğraflarda görüldüğü, olayın gerçekleştiği yerin iş yeri bodrum katı olduğu, burası herkesin rahatlıkla girebileceği durumda olan bir yer olmadığı, mağdurun detaylı bir şekilde olay yerini ve olayın oluşunu tarif ettiği görülmüştür.
Mağdurun olay yeri ile ilgili olay yeri incelemesi ile uyuşan tutarlı anlatımları, mağdurun atletinde sanığa ait sperm hücresine rastlanması karşısında sanığın suçtan kurtulmaya yönelik savunmalarına itibar edilmeyerek,
Sanığın, mağduru iş yerinin bodrum katına indirerek burada ellerini bağlayarak ve ağzını bantlayarak mağdurun makatına penisini sokmak suretiyle ve ayrıca mağdurun ön cinsel bölgesine dokunarak cinsel istismarda bulunduğunun sabit olduğu anlaşıldığından, sanık … ****’nın mağdur … ****’ye yönelik üzerine atılı Nitelikli Cinsel İstismar suçunu işlediği sabit olduğundan eylemine uyan 5237 sayılı TCK’nun 103/1-a maddesi delaletiyle 5237 sayılı TCK’nun 103/2-2 cümle maddesi uyarınca cezalandırılmasına, sanığın mağdurun ellerini bağlaması ve ağzını bantlaması itibariyle eylemin cebren gerçekleşmesi nedeniyle 5237 sayılı TCK’nun 103/4 maddesi uyarınca cezasının arttırılmasına karar vermek gerekmiştir.
Diğer taraftan olay tarihinde sanık … ****’nın mağdur … ****’yi ‘gel sana bişey göstercem. Söz sana kötü bişey yapmıcam.’ şeklinde ifadelerde bulunarak hile ile olay yerine götürdüğü, devamında ellerini bağlamak ve ağzını bantlamak suretiyle cebren hürriyetinden yoksun bıraktığı ve devamında istismar eyleminde bulunduğu, sonrasında mağdura yönelik ‘eğer birine söylersen aileni öldürürüm’ şeklinde tehdit içerikli sözler sarfettiği, mağdurun ellerini çözdüğü ve serbest bıraktığı, sanığın bu surette Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma suçunu işlediği sabit olduğundan, eylemin anlatıldığı üzere cebir, tehdit ve hile ile işlenmesi itibariyle sanığın eylemine uyan 5237 sayılı TCK’nun 109/2 maddesi uyarınca cezalandırılmasına, mağdurun çocuk olması ve eylemin cinsel amaçla işlenmesi nedeniyle cezasında arttırım yapılmasına karar vermek gerekmiştir.
Teşdit Yönünden Yapılan Değerlendirme;
Nitelikli Cinsel İstismar suçu açısından, mağdurun yaşının küçüklüğü itibariyle meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı, sanığın eylemini vehamet arz eden mağdurun ellerini bağlamak ve ağzını bantlamak suretiyle gerçekleştirmesi itibariyle suçun işleniş biçimi ve sanığın suç işleme kastının yoğunluğu teşdid nedeni sayılmıştır.
Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma suçu açısından, eylemin anlatıldığı üzere hem cebir, hem tehdit ve hem de hile ile işlenmesi itibariyle suçun işleniş biçimi, yine vehamet arz eden mağdurun ellerinin bağlanması ve ağzının bantlanması itibariyle suçun işleniş biçimi ve sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı ile mağdurun yaşının küçüklüğü itibariyle meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı teşdid nedeni sayıldığına “şeklindeki gerekçeyle karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik bulunmamış ve istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Sanık hakkında kurulan hükümde, delillerin ve olguların açıklandığı ve ilişkilendirildiği, buna ilişkin
gerekçelerin hukuka uygun olduğu anlaşılmış, bu kapsamda Bölge Adliye Mahkemesi tarafından
gerçekleştirilen inceleme neticesinde kurulan hükme yönelik temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.

B. Çocuğun Nitelikli Cinsel İstismarı Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Sanık hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan dolayı temel ceza belirlenirken 5237 sayılı Kanun’un 61 inci maddesinin birinci fıkrasında yedi bent halinde sayılan hususlar ile aynı Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur” şeklindeki kanuni düzenleme nazara alınarak dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar birlikte değerlendirildiğinde, mahkemece dosya ile uyumlu alt hadden ayrılmayı gerektirir bir neden belirtilmeden, suçun ağırlaştırıcı nedenleri olan yaş küçüklüğü ve tehdidin gerekçe gösterilmesi ve kanun maddesinde yer alan bazı ibarelerin tekrarı şeklindeki yetersiz gerekçelerle teşdit uygulanması nedeniyle söz konusu karara yönelik istinaf başvurusunun kabulü yerine esastan reddedilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
A. Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçunda Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçenin (A) bölümünde açıklanan nedenlerle Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin 27.10.2022 tarih ve 2022/1953 Esas, 2022/1926 Karar sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

B. Çocuğun Nitelikli Cinsel İstismarı Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçenin (B) bölümünde açıklanan nedenlerle sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin 27.10.2022 tarih ve 2022/1953 Esas, 2022/1926 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilamının bir örneğinin Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

10.04.2023 tarihinde karar verildi.