Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2023/1576 E. 2023/2426 K. 25.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/1576
KARAR NO : 2023/2426
KARAR TARİHİ : 25.04.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı
HÜKÜM : Beraat

Mağdur vekilinin temyiz istemi yönünden; suç tarihinde on beş yaşından küçük mağdurun velayet hakkına sahip annesi şikayetçi Muaalla ile babası Bayar’ın bozma öncesi kovuşturma aşamasında suça sürüklenen çocuktan şikayetçi olmaması karşısında, yaş küçüklüğü nedeniyle tayin edilen vekilin davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığı belirlenmiştir.

Katılan Bakanlık vekilinin temyiz istemi yönünden; suça sürüklenen çocuk hakkında bozma üzerine verilen kararın, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilerek gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Bafra Ağır Ceza Mahkemesinin, 19.10.2017 tarihli ve 2017/51 Esas, 2017/121 Karar sayılı kararı ile suça sürüklenen çocuk hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine karar verilmiştir.

2. Kararın katılan Bakanlık vekili tarafından istinafı üzerine Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 30.01.2019 tarihli ve 2017/3203 Esas, 2019/285 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik yapılan istinaf başvurusunun kabulüyle suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan hükmün kaldırılarak, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 103 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 103 üncü maddesinin dördüncü fıkrası, 31 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 31 inci maddesinin son fıkrası ve 62 nci maddesi uyarınca 10 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

3. Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi kararının suça sürüklenen çocuk müdafii ile katılan Bakanlık vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 21.06.2022 tarihli ve 2021/10466 Esas, 2022/6372 sayılı kararı ile” mağdurun aşamalardaki çelişkili beyanları, savunma, raporlar, tanık ve müşteki beyanları ile tüm dosya kapsamına göre, Bölge Adliye Mahkemesinin kabulünde yer alan sübuta ilişkin delillerin dosya içeriğiyle çelişmesi nedeniyle mahkumiyet kararının yerinde olmadığı anlaşıldığından istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekirken istinaf başvurusunun kabulüyle suça sürüklenen çocuk hakkında mahkumiyet kararı verilmesi,” nedeniyle bozulmasına ve dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

4. Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 09.11.2022 tarihli ve 2022/1727 Esas, 2022/2122 Karar sayılı kararı ile suça sürüklenen çocuk hakkında, çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz İstemi
Mağdur ile suça sürüklenen çocuk arasında iftira atmasını gerektirecek bir durumun bulunmadığı, mağdurun aşamalarda baskı altında ifade değiştirebileceğinin göz ardı edildiği, suça sürüklenen çocuğun eylemlerinin daha ayrıntılı incelenip karar verilmesi gerekirken eksik araştırmayla beraat kararı verilmesine ve dilekçesinde belirttiği diğer hususlara yöneliktir.

III. OLAY VE OLGULAR
Mağdurun olay günü kardeşlerini aramak amacıyla evden çıktıktan bir süre sonra … denilen yerde kardeşlerini aramaya başladığı sırada bir ses duyması üzerine sesin geldiği yöne doğru yöneldiğinde suça sürüklenen çocuğun mağdurun yanına gelerek ismini söylediği, mısır alacağını söyleyip mağdura isteyip istemediğini sorduğu, mağdurun istemediğini söyleyip yoluna devam etttiği, mağdurun peşinden gelerek yanına çağırdığı, mağdurun korkarak kaçmaya çalıştığı, o gün ağrısı nedeniyle kaçamadığı ve suça sürüklenen çocuğun mağduru döverek yere yatırdığı, mağdurun yarı baygın bir vaziyette iken pantolununu sıyırarak zorla ilişkiye girdiği, sonrasında “Birisine söylersen seni öldürürüm” dediği, olay sonrası mağdurun kanamasının olduğu, dere kenarına giderek çorabıyla kanamasını durdurmaya çalıştığı ve olayı ablasına anlattığı iddia edilen olayda; mağdurun aşamalardaki tutarsız ve çelişkili beyanları, suça sürüklenen çocuğun tüm aşamalarda suçlamaları reddetmiş olması, mağdurun kıyafetleri üzerinde yapılan incelemede suça sürüklenen çocuğun DNA’sına rastlanılmamış olması hususları gözönüne alındığında suça sürüklenen çocuğun atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, tam bir kanaat oluşmadığından beraatine dair karar verildiği anlaşılmaktadır.

IV. GEREKÇE
A. Mağdur Vekilinin Temyiz İstemi Yönünden;
Suç tarihinde on beş yaşından küçük mağdurun velayet hakkına sahip annesi müşteki Muaalla ile babası Bayar’ın bozma öncesi kovuşturma aşamasında suça sürüklenen çocuktan şikayetçi olmaması karşısında, yaş küçüklüğü nedeniyle tayin edilen vekilin davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığı anlaşıldığından, vaki temyiz isteminin 5271 sayılı Kanun’un 298 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca reddine karar vermek gerekmiştir.

B. Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz İstemi Yönünden
Bölge Adliye Mahkemesinin gerekçesi ve tüm dosya kapsamına göre, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırılarak vicdanî kanıya ulaşıldığı anlaşılmakla, katılan Bakanlık vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.

V. KARAR
A .Mağdur Vekilinin Temyiz İsteminin İncelenmesinde
Gerekçenin (A) bölümünde açıklanan nedenle Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 09.11.2022 tarihli ve 2022/1727 Esas, 2022/2122 Karar sayılı kararına yönelik mağdur vekilinin temyiz isteğinin, 5271 sayılı Kanun’un 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,

B. Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz İsteminin İncelenmesinde
Gerekçenin (B) bölümünde açıklanan nedenle Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 09.11.2022 tarihli ve 2022/1727 Esas, 2022/2122 Karar sayılı kararında katılan Bakanlık vekilince, öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Bafra Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

25.04.2023 tarihinde karar verildi.