Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2023/1447 E. 2023/1775 K. 28.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/1447
KARAR NO : 2023/1775
KARAR TARİHİ : 28.03.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi

Sanık hakkında verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı, yapılan ön inceleme neticesinde tespit edildi.

Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdiren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Sanık hakkında Giresun Başsavcılığının 10.03.2022 tarihli, 2022/717 Esas sayılı iddianamesiyle sanığın farklı tarihlerdeki eylemleri açısından zincirleme şekilde çocuğun cinsel istismarı suçu ile çocuğun cinsel istismarı suçuna teşebbüs suçlarından ayrı ayrı cezalandırılması istemi ile kamu davası açılmıştır.

2. Giresun 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 08.09.2022 tarihli ve 2022/131 Esas, 2022/207 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında çocuğun cinsel istismarı suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 103 üncü maddesinin üçüncü fıkrası, üçüncü fıkrasının (c) bendi, 43 üncü maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 15 yıl 7 ay 15 hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

3. Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 01.12.2022 tarihli, 2022/2661 Esas, 2022/2459 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik yapılan istinaf başvurusunun oy çokluğuyla esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılan Mağdure Vekilinin Temyiz İstemi
Sanığın alt sınırdan uzaklaşılarak cezalandırılması, zincirleme suç hükümlerinin alt sınırdan uygulanması ve takdiri indirim nedenlerinin uygulanmamasına yöneliktir.

B. Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz İstemi
Sanığın alt sınırdan uzaklaşılarak cezalandırılması, takdiri indirim nedenlerinin uygulanmaması ile vekalet ücreti verilmesine yöneliktir.

C. Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi
Mağdurenin istinabe yoluyla dinlenmesine karar verilip duruşma gününün bildirilmemesi nedeniyle savunma hakkının kısıtlanması, mağdurenin aşamalarda verdiği ifadeler arasında açıkça çelişkiler bulunduğu, eylemlerin varlığı kabul edilse dahi sarkıntılık aşamasında kaldığı ya da bu suça teşebbüs hükümlerinin uygulanması gerektiği, sanığın dosyadaki deliller kapsamında beraatine ve tahliyesine karar verilmesi gerektiğine ve dilekçesinde belirttiği diğer hususlara yöneliktir.

III. OLAY VE OLGULAR
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanığın öz yeğeni olan aynı zamanda beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan mağdureyi 2016 yılından itibaren birden fazla kez dudağından öpme, kıyafetlerinin içerisinden ve dışından göğüslerini okşama, cinsel organına dokundurmaya çalışma şeklindeki eylemleriyle cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla açılan kamu davasının yapılan yargılamasında; mağdurenin aşamalardaki beyanları, tanık … ile …’nun sanık tarafından gönderildiği iddia edilen cinsel içerikli mesajları gördüklerine ilişkin beyanların mağdure beyanı ile uyumlu olması, mağdurenin beyanlarının samimi olduğuna dair adli görüşmeci raporu, mağdurenin ve tanık …’nun sanığa iftira atmasını gerektirir bir durum bulunmaması birlikte değerlendirildiğinde, sanığın on iki yaşını tamamlamamış mağdureye karşı cinsel arzuları tatmin amacıyla işlediği vücut dokunulmazlığını ihlal eden eylemlerinin ani ve kesintili olmadığı, süreklilik ve devamlılık arz ettiği anlaşılmakla çocuğun cinsel istismarı suçunu oluşturduğu kabul edilerek sanık hakkında mahkûmiyet kararı verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü;
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediğinden oyçokluğuyla esastan reddedilmiştir.

IV. GEREKÇE
1. Olayın intikal süresi, mağdurenin aşamalarda eylemler ile gerçekleştiği yer ve zamana ilişkin başka delille doğrulanmayan çelişki içeren soyut beyanları, sanığın attığını iddia ettiği mesajlara yönelik aşamalardaki çelişkili beyanları, tanık beyanlarının mağdur beyanıyla örtüşmemesi mağdurenin abisi tanık …’nin eylemleri görmediğine ilişkin beyanı, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; ilk derece mahkemesinin kabulünde yer alan sübuta ilişkin delillerin dosya içeriğiyle çelişmesi nedeniyle mahkûmiyet kararının yerinde olmadığı anlaşıldığından, söz konusu hükme yönelik istinaf başvurusunun kabulü yerine esastan reddedilmesi, hukuka aykırı bulunmuştur.

2. Bozma nedenine göre katılan mağdure vekili ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle sanık müdafiinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 01.12.2022 tarihli, 2022/2661 Esas, 2022/2459 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA, bozma sebebine göre sanığın TAHLİYESİNE, başka suçtan tutuklu veya hükümlü olmadığı takdirde derhal salıverilmesinin ilgili yerlere en seri şekilde bildirilmesi için müzekkere yazılmasına,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca Giresun 2. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

28.03.2023 tarihinde karar verildi.