YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/1061
KARAR NO : 2023/2827
KARAR TARİHİ : 08.05.2023
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Cinsel saldırı
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
Sanıklar müdafiinin duruşmalı inceleme taleplerinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Sanık hakkında nitelikli cinsel saldırı suçundan kamu davası açılmıştır.
2. Ankara 30. Ağır Ceza Mahkemesinin, 21.02.2022 tarihli ve 2021/247 Esas, 2022/45 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında cinsel saldırı suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 102 nci maddesinin birinci fıkrası, üçüncü maddesinin (c) bendi, 53 üncü maddesi, 58 inci maddesinin birinci fıkrası ve 63 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 12 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı gözetilmek suretiyle hak yoksunluklarına, ikinci kez tekerrür hükümlerinin uygulanmasına, tutuklulukta geçen sürenin cezadan mahsubuna karar verilmiştir.
3. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Ceza Dairesinin, 16.05.2022 tarihli ve 2022/421 Esas, 2022/815 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık ve müdafii, o yer cumhuriyet savcısı, katılan Bakanlık vekilinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve 289 uncu maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca tutuklu bulunan sanığın duruşmada bizzat hazır edilerek beyanının alınması, kabule göre ise cinsel saldırı suçundan ek savunma hakkı tanınması yönünden bozma kararı verilmiştir.
4. Ankara 30. Ağır Ceza Mahkemesinin, 13.09.2022 tarihli ve 2022/244 Esas, 2022/280 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesince bozma kararı gerekleri yerine getirilmek suretiyle sanık hakkında cinsel saldırı suçundan aynı karar verilmiştir.
5. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Ceza Dairesinin, 13.12.2022 tarihli ve 2022/1146 Esas, 2022/1455 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık ve müdafii, Bölge adliye mahkemesi Cumhuriyet savcısı, katılan Bakanlık vekilinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanığın Temyiz İstemi
Katılanın aşamalardaki çelişkili beyanları, adli raporda saldırı bulgusu tespit edilememesi, cezaevinden yeni çıkmış olduğundan katılanın kendisinden korkması nedeniyle iftira atmış olması nedeniyle öncelikle beratine karar verilmesine, aksi halde takdiri indirim uygulanmasına ilişkindir.
B. Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi
Ceza miktarı göz önüne alınarak duruşmalı yapılacak inceleme neticesinde sanık hakkında beraat kararı verilmesi, aksi halde takdiri indirim uygulanmasına ilişkindir.
C. Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Savcısının Temyiz İstemi
Katılanın farklı tarihlerde verdiği beyanlarında sanığın kendisine yönelik eylemlerini istikrarlı, tutarlı bir şekilde ifade etmesi ve maddi bulgularla desteklenen beyanlarının bir kısmına itibar edilip bir kısmına itibar edilmemesinin çelişki oluşturduğu dikkate alındığında sanığın eyleminin nitelikli cinsel saldırı suçu niteliğinde olduğuna ilişkindir.
D. Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz İstemi
Kararın dosyadaki delillere uygun düşmediği, katılanın istikrarlı ve ayrıntılı beyanlarına itibar edilmesi gerektiği, kararın alt sınırdan belirlenmesinin hatalı olduğu belirtilerek kararın bozulmasına ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Suç tarihinde reşit olan katılanın soruşturma aşamasında öz amcası olan sanığın zorla kıyafetlerini çıkarıp vücudunun muhtelif yerlerini okşayarak cinsel organı ile sürtündüğünü, mahkemede ise organ sokma suretiyle cinsel saldırıda bulunduğunu iddia ettiği, katılanın yanına uyumak için uzandığını kabul eden sanığın atılı suçlamaları reddettiği, olay günü sabahında sanık tarafından katılana “…ben dün seni başkasi olarak gördüm ben şerefsiz bir insanmiyim ben sana bunu yaparmiyim bu lütfen kimseye anlatma…”, yine katılan tarafından babasına “…amcam yanıma gelip benimle birlikte olmak istedi. Sabah 05:00’e kadar onunla uğraştım ama gücüm yetmedi…” şeklinde mesajlar gönderildiğinin tespit edildiği, adli rapora göre katılanın uyluk ve boyun kısmında morluk bulunduğu, mahkemece yapılan yargılama neticesinde katılanın hazırlık aşamasında bahsetmemesi ve vajinal incelemesinde eski deflore tespit edildiğini bildirir rapor dikkate alınarak organ sokma suretiyle cinsel saldırı beyanına itibar edilmemiş, katılanın beyanları, sanığın hazırlık aşamasında bahsetmediği husumet sebebine dair çelişkili mahkeme beyanı ve katılanın yanına uyumak amacıyla yattığına ilişkin kabulü, adli rapor, mesaj kayıtları ile iftira sebebi ve husumet bulunmaması nedeniyle sanığın cinsel saldırı suçundan hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.
IV. GEREKÇE
İntikal şekli ve zamanı, katılanın beyanları, sanık savunması, adli rapor, mesaj kayıtları ve mahkemenin gerekçesine göre; sanık hakkında kurulan hükümde, delillerin ve olguların açıklandığı ve ilişkilendirildiği, buna ilişkin gerekçelerin hukuka uygun olduğu anlaşılmış, bu kapsamda Bölge Adliye Mahkemesi tarafından gerçekleştirilen inceleme neticesinde kurulan hükme yönelik temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Ceza Dairesinin, 13.12.2022 tarihli ve 2022/1146 Esas, 2022/1455 Karar sayılı kararında sanık, sanık müdafii, katılan Bakanlık vekili ve Bölge adliye mahkemesi Cumhuriyet savcısı tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Ankara 30. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
08.05.2023 tarihinde karar verildi.
Hükme iştirak eden üye …’un karar yazımından önce 28.07.2023 tarihinde vefat etmesi nedeniyle imza eksikliğinin giderilemediğine dair 5271 sayılı CMK’nın 232/5. maddesine istinaden düşülen iş bu şerhin altı imzalanmıştır.