Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2022/8010 E. 2023/3052 K. 11.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/8010
KARAR NO : 2023/3052
KARAR TARİHİ : 11.05.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2021/1722 E., 2022/306 K.
SUÇ : Nitelikli cinsel saldırı
KARAR : Direnme
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 15. Ceza Dairesinin, 23.02.2022 tarihli ve 2021/1722 Esas, 2022/306 Karar sayılı kararı ile Dairemizin, 25.10.2021 tarihli ve 2021/20965 Esas, 2021/8640 Karar sayılı bozma kararına karşı verilen direnme kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun)

307 nci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca Dairemize gönderildiği belirlenmekle;
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen direnme kararının; 5271 sayılı Kanun’un 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin direnme kararını temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, Bölge Adliye Mahkemesinde silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda savunmaya yeterli imkânın sağlanması ve bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunmayı kullanabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından, 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca takdiren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. Bozma üzerine yapılan yargılama neticesinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 15. Ceza Dairesinin, 31.03.2021 tarihli ve 2021/97 Esas, 2021/532 Karar sayılı kararı ile sanığın nitelikli cinsel saldırı suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 102 nci maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) bendi ve 53 üncü maddesi uyarınca 18 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. İzmir Bölge Adliyesi Mahkemesi 15. Ceza Dairesi kararının sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Dairemizin 25.10.2021 tarihli ve 2021/20965 Esas, 2021/8640 Karar sayılı kararı ile özetle, mahkumiyet kararının yerinde olmaması nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

3. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 15. Ceza Dairesinin, 23.02.2022 tarihli ve 2021/1722 Esas, 2022/306 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Kanun’un 307 nci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca önceki hükümde direnilmesi ile sanığın nitelikli cinsel saldırı suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 102 nci maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) bendi ve 53 üncü maddesi uyarınca 18 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

4. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 26.04.2022 tarihli ve 9-2022/56610 sayılı, onama görüşlü Tebliğname ile Dairemize tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi
Özetle; direnme kararının gerekçesinin yerinde olmadığına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 15. Ceza Dairesinin Kabulü
”…Sanık … ******’un mağdurla 2014 yılında tanışıp arkadaş oldukları, sanığın savunmasına göre 5-6 ay, mağdurun babasının beyanına göre ise 20 gün aynı evde yaşadıkları ancak mağdurun anne babasının kızlarının rahatsız olduğunu söyleyip sanıktan kızlarından uzak durmasını söyleyip arkadaşlık yapmalarını ve görüşmelerini istemedikleri ancak sanığın mağdurun anne-babasının uyarılarını dikkate almayarak her fırsatta mağdurla görüşmeye çalıştığı, olay tarihi olan 02/07/2015 günü saat 16:00 sıralarında annesi ile spor salonundan çıkan mağdurun yanına arabası ile gelen sanığın mağdura arabasına binmesini söyleyip mağdurun da araca binmesiyle buradan ayrıldıkları, annenin kızının götürülmesine engel olamadığı, mağdurla sanığın daha önce ki birliktelikleri sırada adliyeye yansımış yaralama, tehdit, hakaret vs. şeklinde olayların olduğu, önce bunları konuşmak için İnciraltı Parkına gittikleri ve daha sonra sanığın eve gidelim demesi üzerine Gaziemir’de bir eve gittikleri burada 5 gün kadar birlikte kaldıkları ve burada rıza ile vajinal yoldan cinsel ilişkiye girdikleri ve daha sonra Menderes Adliyesine giderek mağdurun sanık hakkında şikayetçi olduğu dosyalarda şikayetten vazgeçtiğine ilişkin dilekçe verdikleri ve sanığın mağduru Üçkuyular’a bıraktığı ilk derece mahkemesince ve dairemizce sübut olarak kabul edilmiştir…”
şeklindedir.

IV. GEREKÇE
Katılan mağdure hakkında düzenlenen adli raporların içerikleri, savunma ile tüm dosya kapsamı karşısında Tebliğname’deki düşünceye iştirak edilmeyerek Mahkemenin direnme kararı yerinde görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle direnme kararı yerinde görülmediğinden Dairemizin 25.10.2021 tarihli ve 2021/20965 Esas, 2021/8640 Karar sayılı bozma kararının, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLMESİNE YER OLMADIĞINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 307 nci maddesinin dördüncü fıkrası gereğince direnme kararını incelemek üzere Yargıtay Ceza Genel Kuruluna GÖNDERİLMESİNE,11.05.2023 tarihinde karar verildi.