Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2022/7202 E. 2023/1535 K. 21.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/7202
KARAR NO : 2023/1535
KARAR TARİHİ : 21.03.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Nitelikli cinsel saldırı, tehdit, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜMLER : Beraat

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Çanakkale Cumhuriyet Başsavcılığının 16.04.2014 tarihli iddianamesi ile sanığın, nitelikli cinsel saldırı, tehdit ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.

2.Çanakkale Ağır Ceza Mahkemesinin, 30.09.2014 tarihli ve 2014/182 Esas, 2014/269 Karar sayılı kararı ile sanığın müsnet suçlardan 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin 2 nci fıkrasının (e) bendi uyarınca ayrı ayrı beraatine dair karar verilmiştir.

3. Dava dosyasının, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 25.04.2022 tarihli ve 14-2014/384455 numaralı, onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan Vekilinin Temyiz İstemi
Kararın usul ve kanuna aykırı olduğuna, eksik araştırma ile karar verildiğine, sanık ile katılan arasında birçok telefon görüşmesi ve karşılıklı mesaj kayıtları olduğuna, katılanın çevre etkisiyle bir müddet şikâyetçi olmadığına, sanığın katılanın bulunduğu yere gittiğine, tanık ….’nin beyanının gerekçede değerlendirilmediğine ve diğer sebeplere ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Mahkemenin kabulü;
Sanığın tüm aşamalardaki savunmalarında müsnet suçu işlemediğini, katılanın kendisine iftirada bulunduğunu beyan etmiş olması, katılanın … Cumhuriyet Başsavcılığında alınan beyanının mahiyeti, bu ifadesinde olay tarihinden önceki dönemde sanık ile telefonda cinsel içerikli konuşmalar yaptığını, kendisinin bu mahiyette sözler kullanarak sanığı cinsel olarak tatmin ettirdiğini, bu eylemleri kendi isteği ile yaptığı, ancak olay tarihinde rızası hilafına sanığın kendisine cinsel saldırıda bulunup alıkoyduğunu ve tehdit ettiğini beyan etmiş olması, katılanın iffetine yönelik böyle bir saldırıya maruz kalmasına rağmen makul bir süre içerisinde adli mercilere müracaat etmemiş olması, olay tarihi itibarıyla cezaevinde bulunan eşi ….’nin tahliye olduktan sonra eşinin telefonunda başka kişilerle de benzer şekilde cinsel içerikli konuşmalar yaptığına şahit olması üzerine aralarında yaptıkları konuşmada katılanın sanığın eyleminden ilk defa bahsetmiş olması ve sonrasında şikâyette bulunması hususları bir bütün halinde değerlendirildiğinde, katılanın beyanlarının hayatın olağan akışına uygun düşmediği, bu beyanlara itibar edilemeyeceği, hükme esas alınamayacağı sonucuna ulaşılmış, katılanın bu beyanları haricinde sanığın müsnet suçları işlediği hususunda her türlü şüpheden arınmış, somut, inandırıcı, mahkumiyeti için gerekli ve yeterli başkaca delil elde edilemediğinden sanığın tüm suçlardan ayrı ayrı beraatine karar verildiğin belirtilmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Nitelikli Cinsel Saldırı ve Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçundan Kurulan Hükümler Yönünden
Tüm dosya kapsamı ve gerekçe içeriğine göre, yargılama sürecindeki işlemlerin usul ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşılmakla hükümlerde hukuka aykırılık bulunmamış ve katılan vekilinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.

B. Tehdit Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Sanığa isnat edilen tehdit suçunun 5237 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin birinci fıkrasının son cümlesinde düzenlenip, ön görülen cezanın üst sınırı itibarıyla aynı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde belirtilen 8 yıllık olağan dava zamanaşımına tabi bulunduğu ve beraat eden sanığın mahkeme sorgusunun yapıldığı 26.06.2014 tarihi ile inceleme günü arasında bu sürenin geçtiği belirlenmiş ve bu nedenle Tebliğnamede onama isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.

V. KARAR
A. Nitelikli Cinsel Saldırı ve Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçundan Kurulan Hükümler Yönünden;
Gerekçenin (A) bölümünde açıklanan nedenlerle Çanakkale Ağır Ceza Mahkemesinin, 30.09.2014 tarihli ve 2014/182 Esas, 2014/269 Karar sayılı kararında katılan vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden katılan vekilinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

B. Tehdit Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçenin (B) bölümünde açıklanan nedenle Çanakkale Ağır Ceza Mahkemesinin, 30.09.2014 tarihli ve 2014/182 Esas, 2014/269 Karar sayılı kararına yönelik katılan vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

21.03.2023 tarihinde karar verildi.