Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2022/16226 E. 2023/1702 K. 27.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/16226
KARAR NO : 2023/1702
KARAR TARİHİ : 27.03.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇLAR : Nitelikli cinsel saldırı, nitelikli yağma
HÜKÜMLER : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı

İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Kırıkhan Ağır Ceza Mahkemesinin, 16.03.2022 tarihli ve 2021/371 Esas, 2022/116 Karar sayılı kararı ile sanığın nitelikli cinsel saldırı suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 102 nci maddesinin ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının (a) ve (d) bentleri uyarınca 10 yıl hapis cezası ile nitelikli yağma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 149 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a), (d) ve (e) bentleri uyarınca 12 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir

2. Adana Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesinin, 14.09.2022 tarihli ve 2022/1728 Esas, 2022/1415 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin Temyiz İstemi
Sanığın cezalandırılmasına yeterli delil bulunmadığına, şüpheden sanık yararlanır ilkesi çerçevesinde beraat kararı verilmesi gerektiğine, ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Mahkemece “Dosyada toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; 25 yaşında olan sanığın olay günü gece saat 05:00-05:30 sularında katılana ait ikamete izinsiz girerek 78 yaşında kendini savunamayacak kadar yaşlı ve yalnız olmasını fırsat bilerek katılanı elindeki bıçak ve katılanın evinden aldığı tüfekle ile tehdit edip katılanın direncini kırdığı, katılanın yatak odasında komidinin çekmecesinde bulunan, katılana ait cüzdanının içerisindeki beş adet yüzlük banknotlardan oluşan toplamdaki 500 TL para aldığını, daha sonra sanığın ikametin her yerini aradığı, bir şey bulamayınca, katılanın yanına gelerek soyunmasını söylediği, sanığın elinde bulunan silahtan sayılan bıçağı yaklaştırarak “soyun” diyerek elbiselerini çıkarmasını istediği, katılanın kabul etmemesi üzerine sanığın bıçak zoruyla “soyunmazsan seni öldürürüm” diyerek katılanın elbiselerini çıkarmaya zorladığı, katılanın “ben senin annen yaşındayım” diyerek sanığa direnmeye çalıştığı, ancak yaşça ve fiziksel olarak kendisinden üstün durumda olan sanığı engelleyemediği, sanığın ise sadece üzerindeki kıyafetlerin alt kısımlarını çıkararak, katılanı yatağa yatırıp kendi cinsel organını katılanın vajinasına sokarak tecavüz ettiği, akabinde evden çıkıp ayrıldığı, sanığın gitmesinden hemen sonra katılan kızını arayarak yardım istediği, akabinde kolluk güçlerine haber verildiği, görevlilerin evde ve bahçede incelemeler yaptıkları, bahçede sanığın olay sırasında kullandığı katılanlara ait tüfek ve bıçağın bulunduğu, katılanın daha önceden tanımadığı ve aralarında husumet bulunmayan sanığı teşhis ettiği, sanığın katılana karşı nitelikli cinsel saldırı ve nitelikli yağma suçlarını işlediği, sanığın savcılıkta alınan savunmalarında atılı suçu inkar ettiği ancak cezaevinden mahkememize hitaben yazdığı dilekçesinde ve mahkemizde alınan savunmasında atılı suçu ikrar ettiği, katılanın maddi deliller ile uyumlu, tutarlı, ısrarlı ve samimi anlatımları, olay yeri inceleme rapor ve tutanakları, uzmanlık raporları ile tüm dosya kapsamında toplanan delillerden anlaşılmakla sanığın aşağıdaki şekilde cezalandırılmasına karar vermek gerekmiştir.
Katılanın sıcağı sıcağına alınan beyanında, sanığın tipini ve üzerindeki kıyafetleri nesirsel olarak detaylı tarif ettiği keza katılana ait ikametin arka bahçesini gösterir güvenlik kamera görüntüleri incelendiğinde de 23.06.2021 saat 07:05:34’te müştekinin, nesirsel ve ayrıntılı beyanlarında tipini ve üzerinde krem rengi t-shirt olduğundan, altında koyu renk eşofman olduğundan bahsettiği şahsın (kırmızı sweat shirtün altında krem rengi t shirt giyili) tespit edildiği, sanığın ikametinde yapılan arama neticesinde de yine suç anında giydiği kıyafetlerin ele geçirildiği anlaşılmıştır.
Kıyafetler üzerinde ve katılandan alınan eşyalar üzerinde yapılan inceleme sonucunda; ATK Biyoloji İhtisas Dairesi 20/09/2021 tarihli raporuna göre; Sanık …’dan alındığı bildirilen eşofman altı 2 nolu leke örneğine yapılan diferansiyel ayrıştırma yöntemi ile elde edilen epitel fazı örneğinde kadın cinsiyetli DNA profilleri, sanık …’dan alındığı bildirilen tişört 1 nolu leke örneğinden elde edilen karışık DNA tiplemelerinin; majör yoğunlukta …’a ait DNA profili ile raporumuzun sonuç kısmı B maddesinde tespit edilen kadın cinsiyetli DNA tiplemesinden farklı DNA tiplemeleri elde edildiği, Katılan “…, Anal Kuru” ibareli eküvyon örneğinden elde edilen DNA bölgeleri itibariyle kadın cinsiyetli DNA profili tespit edildiği, aynı örnekten çalışılan Y-STR DNA incelemesinde …’a ait Y -STR DNA profili tespit edildiğinin bildirildiği, sanığın kovuşturma aşamasında rapordan sonra aynı gün eşi ile de beraber olduğunu beyan ettiğini ancak soruşturma aşamasında ileri sürülmeyen beyanlarına itibar edilmemiştir.
Katılanın sıcağı sıcağına Hatay Adli Tıp Şube Müdürlüğünce tanzim olunan 23/06/2021 tarihli muayene raporunda; yapılan hymen muayenesinde hymen fevhası 2,5-3 cm açıklıkta olduğun, hymende muhtemel eski normal yoldan doğuma bağlı silinmelerin olduğu çok parçalı halde eski iyileşmiş yırtıklar olduğu, periüretral bölgede ve hymen saat 1-5 hizasında yaygın pembe-mor ekimoz alanları ile ödemli görünüm ve vajen girişi alt kısımda hiperemik zeminde mukozal soyulma alanı olduğu, mevcut lezyonların vajinal yoldan organ veya sair cisim sokmayla meydana gelmesinin mümkün olduğu ve şahsın beden ve ruh bakımından kendisini savunacak durumda olmadığının tespit edildiği, anılan raporun katılanın beyanlarıyla uyumlu olduğu anlaşılmakla katılanın beyanlarına itibar edilmiştir.
Sanığın mahkememize hitaben yazdığı dilekçesi doğrultusunda olaya ilişkin bilgisi olabileceği düşünülen … *******’nin tanık sıfatıyla alınan beyanlarında; sanığı simaen tanıdığı ancak konuşmuşluğu olmadığı, sanığın beyanlarında geçtiği şekilde sanığa birlikte olduğu yaşlı bir kadın olduğundan bahsetmediği, sanığa uyuşturucu ya da uyarıcı madde vermediğini beyan ettiği, sanığın soruşturma aşamasında söz konusu tanıktan ve uyuşturucu maddeden bahsetmediği sonradan kovuşturma aşamasında ortaya attığı tanık delilinin suçtan kurtulmaya yönelik olduğu, tanığın beyanları da dikkate alındığında sanığın olaydan hemen önce uyuşturucu ya da uyarıcı madde aldığı kabul edilse dahi kendi rızasıyla aldığı madde etkisinde atılı eylemi gerçekleştirmiş olması sanık lehine değerlendirilemeyeceğinin kabulüyle suçtan kurtulmaya yönelik sanık beyanlarına itibar edilmemiştir.
Nitelikli cinsel saldırı suçu bakımından yapılan değerlendirmede;
Sanığın katılana tecavüz ettiğini ikrar ettiği, katılanın da sanığın kendisine tecavüz ettiğini beyan ettiği, Biyoloji İhtisas Dairesi’nin 20/09/2021 tarihli raporunda katılandan ve sanık eşyalarından alınan örneklerde yapılan incelemede kadın DNA profilli kişilerle uyumlu DNA’ların tespit edildiğinin belirtildiği hususları birlikte değerlendirildiğinde; sanığın katılana karşı organ sokmak suretiyle cinsel saldırı suçunu işlediği sabit görülmüştür. Bu nedenle sanığın suçun işleniş biçimi, sanığın öncesinde mağdura elindeki silahla ve tüfekle göstererek direncini kırarak eylemi gerçekleştirrmesi, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı, sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı dikkate alınarak TCK 102/2 maddesi gereği takdiren ve teşdiden cezalandırılmasına, sanığın suçu bıçakla ve tüfekle işlemiş olduğu, Hatay ATK alınan 23/06/2021 tarihli rapora göre katılanın kendini savunamayacak durumda olduğunun tespit edildiği anlaşılmakla sanığın eylemini beden ve ruh bakımından kendini savunamayacak durumdaki kişiye karşı işlediği anlaşılmakla TCK 102/3-a-d maddesi gereği cezasında takdiren yarı oranda arttırım yapılmasına, sanık hakkında herhangi bir takdiri indirim sebebi tespit edilemediğinden takdiren TCK 62. Maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
Nitelikli yağma suçu bakımından yapılan değerlendirmede;
Sanık hakkında Kırıkhan Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2021/ numaralı iddianamesi ile TCK 149/1-a,c,d,e sevk maddeleri gereği nitelikli yağma suçundan cezalandırılmaları istemiyle kamu davası açıldığı,
UYAP’tan alınan güneş doğuş – batış çizelgesine göre olay tarihinde Hatay ili Reyhanlı ilçesi 23 Haziran tarihinde güneşin saat 04:12’de doğduğu, sürekli yaz saati uygulaması da dikkate alındığında gece sayılan zaman diliminin bu saatte sona erdiği, saat 04:12 öncesi zaman diliminin gece sayılan zaman dilimi kapsamında kaldığı ve suç saatinin katılan beyanlarına göre bu saatten sonraki bir zaman diliminde gerçekleşmiş olduğunun anlaşılması karşısında eylemin gündüz sayılan zaman diliminde kaldığı anlaşılmıştır.
Bu açıklamalardan sonra; sanığın katılanı tüfek ve bıçakla tehdit ederek paraların yerini sorduğu, bu sırada evi dağıtıp eşyalara zarar verdikleri, 30/10/2017 tarihli olay yeri inceleme raporu ile sanığın olay örgüsüyle örtüşen ikrar mahiyetindeki beyanları ve katılanın beyanlarından anlaşıldığından sanık silahla, konutta, beden ve ruh bakımından kendini savunamayacak durumdaki kişiye karşı yağma suçunu işlediği sabit görülmüş, suçun işleniş biçimi, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı, sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı ve birden fazla nitelikli halin gerçekleşmiş olması dikkate alınarak sanığın TCK 149/1-a,d,e maddeleri gereği takdiren ve teşdiden cezalandırılmasına, sanık hakkında herhangi bir takdiri indirim sebebi tespit edilemediğinden takdiren TCK 62. Maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmiş…” şeklinde kabul edilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
Sanık hakkında kurulan hükümde, delillerin ve olguların açıklandığı ve ilişkilendirildiği, buna ilişkin gerekçelerin hukuka uygun olduğu anlaşılmış, bu kapsamda Bölge Adliye Mahkemesi tarafından gerçekleştirilen inceleme neticesinde kurulan hükme yönelik temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Adana Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesinin, 14.09.2022 tarihli ve 2022/1728 Esas, 2022/1415 Karar sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Kırıkhan Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Adana Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

27.03.2023 tarihinde karar verildi.