Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2022/15070 E. 2023/2898 K. 09.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/15070
KARAR NO : 2023/2898
KARAR TARİHİ : 09.05.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2022/367 E., 2022/878 K.
SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı, sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı
HÜKÜM : Mahkumiyet, beraat
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında bozma üzerine verilen kararın; 5271 sayılı (5271 sayılı Kanun) Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Erzincan 1.Ağır Ceza Mahkemesinin, 20.06.2019 tarihli ve 2018/184 Esas, 2019/190 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında katılan mağdureler …’e yönelik sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçu ile mağdure…’a yönelik çocuğun cinsel istismarı suçundan cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2.Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 11.12.2019 tarihli ve 2019/1897 Esas, 2019/1031 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik sanık müdafileri, katılan Bakanlık vekili ve katılan mağdureler vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne karar verilerek 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca duruşmalı yapılan inceleme neticesinde aynı Kanun’un 280 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile sanık hakkında katılan mağdureler…’e yönelik sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçu ile mağdureler… ve…’a yönelik çocuğun cinsel istismarı suçundan cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

3.Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 11.12.2019 tarihli ve 2019/1897 Esas, 2019/1031 Karar sayılı kararının sanık müdafileri ve katılan Bakanlık vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay (kapatılan) 14. Ceza Dairesinin 07.12.2021 tarihli ve 2021/15286 Esas, 2021/9768 Karar sayılı ilamıyla;
”Mağdurelerin aşamalardaki anlatımları, olayın intikal şekli, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, öğretmen olan sanığın değişik tarihlerde mağdurelerden …’in okul kıyafetleri üzerinden omuzlarına dokunma ve yanaklarından makas alma eylemlerini cinsel arzularını tatmin amacıyla yaptığı ve … ile…’ya yönelik fiziksel temas içeren eylemlerini ise olay yeriyle işlenme şekli nazara alındığında kesintisiz ve süreklilik arz edecek şekilde gerçekleştirdiği hususunda her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek…’e yönelik müsnet suçtan (mağdure sayısınca) beraatine ve… ile…’ya yönelik sübuta eren sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçundan (mağdure sayısınca) mahkumiyetine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hükümler kurulması” nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

4.Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 11.05.2022 tarihli ve 2022/367 Esas, 2022/878 Karar sayılı ilamı ile 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak sanık hakkında mağdureler… ve…’ya yönelik sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçundan, 5237 sayılı Kanunu’nun 103 üncü maddesinin birinci fıkrasının ikinci ve üçüncü cümlesi ile üçüncü fıkrasının (d) bendi, 43 üncü maddesinin birinci fıkrası, 62 inci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca mağdure sayısınca 7 yıl 9 ay 22 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına, katılan mağdureler …’e yönelik sarkıntılık suretiyle çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan ise 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca mağdure sayısınca beraatine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A.Sanık Müdafisinin Temyiz İstemi
Mağdureler…’in bozma sonrası yapılan yargılamada değişen beyanlarında sanığın kendilerine yönelik cinsel anlamda herhangi bir eylemi olmadığını belirttiklerine mağdurelerin de aynı şekilde gerçek dışı ve maksatlı anlatımlarda bulunduğu, zira tüm mağdure beyanlarının aşamalarda çelişki ve tutarsızlıklar arz ettiğine, bölge adliye mahkemesinin hukuken geçerli olmayan gerekçelerle hükümler kurduğuna, mağdureler…’in beyanları için şüpheden uzak, kati delilin yokluğu dile getirilirken diğer mağdureler açısından mahkumiyet hükümleri kurulmasının çelişki doğurduğuna, eksik inceleme ile karar verildiğine, yargılamanın genişletilmesine ilişkin taleplerinin gerekçesiz olarak reddedildiğine, açıklanan sebeplerle sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkindir.

B.Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz İstemi
Dosyadaki bilgi ve belgeler ile diğer öğrencilerin beyanları karşısında sanığın mağdureler…’e karşı olan eylemlerini işlediği açık olmasına rağmen beraat kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğuna, sanığın… ve…’ya karşı olan eylemleri sebebiyle eksik ceza tayin edildiğine, eylemlerin sarkıntılık boyutunu aştığına ve katılan Bakanlık lehine vekalet ücreti tayin edilmesi gerektiğine ilişkindir.

C.Katılan Mağdureler Vekilinin Temyiz İstemi
Dosyadaki bilgi ve belgeler ile diğer öğrencilerin beyanları karşısında sanığın mağdureler…’e karşı olan eylemlerini işlediği açık olmasına rağmen beraat kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğuna, sanığın mağdureler… ve…’ya karşı olan eylemlerinin ise sarkıntılık düzeyini aşan çocuğun cinsel istismarı suçunu oluşturacağına, sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesi ile uygulama yapılırken üst hadden arttırım yapılması gerektiğine ve ayrıca takdiri indirim nedeni uygulanması için herhangi bir neden bulunmadığına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanığın mağdurelerin okuduğu okulda matematik öğretmeni olduğu, farklı tarihlerde mağdurelerden…’ın eli, beli ve bacağı ile özel bölgelerine dokunmak suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçunu işlediği, …’e yönelik elini omuzuna atarak ve yanağından makas alarak, mağdure…’ya yönelik ise kalçasına dokunarak, bir elini önden diğer elini arkadan birleştirerek havaya kaldırmaya çalışarak ve elini elinin üzerine koyarak sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçunu işlediği mahkemece kabul edilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Sanığın öğrencileri olan mağdurelerden…’a yönelik sınıfta ve bilgisayar odasında beline, belinin alt bölümüne, vücudunun ön ve arkasında bulunan mahrem bölgelerine, bacaklarına dokunma, …’ya yönelik ise sırada otururken ayağı ile mağdurenin poposuna dokunma, ders sırasında eline, göğsüne, poposuna dokunma, öğretmenler odasında ellerini mağdurenin bacaklarının arasında birleştirerek kucaklamaya çalışma biçimindeki cinsel arzularını tatmin amacına yönelik ani ve kesintili eylemlerinin sarkıntılık düzeyinde kaldığı kabul edilerek mağdure sayısınca sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçundan cezalandırılmasına karar vermiştir.
Mağdureler…’in sanığın eylemine yönelik aşamalarda değişen beyanları ile gerçekleştirildiği ifade edilen eylemlerin gerçekleştirilme şekli ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında sanığın eylemini cinsel arzuların tatmini amacıyla gerçekleştirdiği yönünde her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden mağdure sayısınca beraat hükmü kurulmuştur.

IV. GEREKÇE
A. Sanık Hakkında Mağdureler… ve…’ya Yönelik Sarkıntılık Suretiyle Çocuğun Cinsel İstismarı Suçundan Kurulan Hükümler Yönünden
Sanık hakkında kurulan hükümlerde yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya
içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından sanık müdafis, katılan Bakanlık vekili ve katılan mağdureler vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.

B. Sanık Hakkında Mağdureler Tülin ve Göksu’ya Yönelik Sarkıntılık Suretiyle Çocuğun Cinsel İstismarı Suçundan Kurulan Hükümler Yönünden
1.Katılan mağdureler vekili ile katılan Bakanlık vekilinin beraat hükümlerine ilişkin temyiz istemleri yönünden; mağdureler Tülin ve Göksu’nun aşamalarda değişen çelişkili beyanları haricinde her türlü şüpheden uzak, kesin, net ve tam bir vicdani kanaat getirir delil elde edilemediğinden beraat kararlarında hukuka aykırılık bulunmamış ve belirtilen gerekçelerle katılan mağdureler vekili ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz istemleri reddedilmiştir.
2.Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Ailenin Korunması ve Çocuk Hakları” başlıklı 41 inci maddesinde ailenin huzur ve refahı ile özellikle anne ve çocukların korunmasına yönelik olarak her türlü istismar ve şiddete karşı çocukları koruyucu tedbirleri alma görevinin Devlete ait olduğu açıkça belirtilmiştir. Aile ve çocukların korunması hakkı Anayasa ile güvence altına alınmış bir haktır. 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un amaç ve temel ilkelerinin belirlenmesine ilişkin birinci maddesinden anlaşılacağı üzere bu kanun Anayasa ve uluslararası sözleşmelere uygun olarak çıkarılmış bir kanundur. Kanun’un 20 nci maddesinin ikinci fıkrası gereğince Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının kadın, çocuk ve aile bireylerine yönelik olarak uygulanan şiddet veya şiddet tehlikesi nedeniyle açılan davalara katılabileceği belirtilmiştir. Tüm bu kanuni düzenlemeler dikkate alındığında Bakanlığın davaya katılması doğrudan Anayasa ve kanundan kaynaklanan koruma görevine ilişkin olup, Bakanlığa yüklenen bir kamu görevidir. Bu kapsamda değerlendirme yapıldığında 5271 sayılı Kanun’un 237 ve devamı maddelerindeki katılma hakkına ilişkin suçtan zarar görme şartı katılan Bakanlık için söz konusu olmadığı ve vekili lehine koşulları sağlanmadığından vekalet ücretine hükmedilmemesi de hukuka aykırı bulunmamıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 11.05.2022 tarihli ve 2022/367 Esas, 2022/878 Karar sayılında sanık müdafii, katılan mağdureler vekili ile katılan Bakanlık vekilince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Erzincan 1.Ağır Ceza Mahkemesine Yargıtay ilamının bir örneğinin ise Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 09.05.2023 tarihinde karar verildi.