Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2022/14998 E. 2023/1061 K. 02.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/14998
KARAR NO : 2023/1061
KARAR TARİHİ : 02.03.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI :

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Hükmedilen ceza miktarına göre sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca takdiren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığının, 26.11.2021 tarihli ve 2021/64692 Soruşturma, 2021/17008 Esas sayılı iddianamesi ile sanık hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kamu davası açıldığı anlaşılmıştır.

2. Kayseri 6. Ağır Ceza Mahkemesinin, 20.05.2022 tarihli ve 2021/109 Esas, 2022/116 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkumiyetine ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

3. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 30.06.2022 tarihli ve 2022/889 Esas, 2022/1024 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu yönünden 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine, çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçu yönünden istinaf başvurusunun kabulüyle 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca bozulmasına karar verilmiştir.

4. Kayseri 6. Ağır Ceza Mahkemesinin, 16.09.2022 tarihli ve 2022/509 Esas, 2022/288 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında çocuğun cinsel istismarı suçundan mahkumiyetine ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

5. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 14.10.2022 tarihli ve 2022/1377 Esas, 2022/1316 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz istemi özetle: Kararın usul ve kanuna aykırı olduğuna, mahkeme kararı gerekçesinin Bölge Adliye Mahkemesi bozması öncesi verilen karar ile aynı olduğuna, bozma sonrası yapılan savunmaların dikkate alınmadığına, istinaf taleplerinin değerlendirilmediğine, dosyaya sunulan deliller ve alınan ifadeler doğrultusunda müvekkili hakkında verilen kararın hatalı olduğuna, mahkemece çocuğun cinsel istismarı suçlarına özgü hareketler ile maddi olayda gerçekleştirildiği iddia edilen eylemlerin birbiri ile uyumlu olup olmadığı yönünde değerlendirme yapması gerektiği halde değerlendirme yapılmadığına, dosyaya sundukları resimlerden görüleceği üzere olay yerine yakın veya uzak hiçbir şekilde ağaçlık alan bulunmadığı, Pınarbaşı ilçesinin Cinliören köyünün iklim ve toprak yapısının ağaçların yetişmesine elverişli bir alan olmadığı, müvekkilinin mağdureye cinsel herhangi bir eylemde bulunmadığının açık olduğuna, müvekkilinin aşamalardaki değişmeyen beyanları, mağdurenin sürekli değişen ve hayatın olağan akışına aykırı beyanları, adli tıp raporu ve dosya kapsamı nazara alındığında müvekkilinin üzerine atılı suçu işlemediği halde ağırlaştırıcı neden ile çok ağır bir cezaya mahkum edildiğine ve kararın bozulması gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanığın mağdurenin halasının kocası olduğu, olay günü ailece … köyüne gittikleri akabinde sanık, mağdure, mağdurenin kardeşi ile sanığın oğlunun birlikte köyde bulunan parka gittikleri, mağdurenin kardeşi ile sanığın oğlunu parkta bırakarak sanık ve mağdurenin parkın yukarısına odun toplamaya gittikleri, mağdurenin sanık ile gitmek istemediği, sanığın kendisi ile gelmesini söylemesi üzerine ağaçlık alana gittiği, ağaçlık alanda sanığın mağdureyi zorla öptüğü, ağzını kapattığı, daha sonra kıyafetlerini çıkararak eğilmesini söylediği ve mağdurenin anal bölgesine sürtünmek suretiyle gerçekleştirdiği kabul edilen eyleminde,
Sanık hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kamu davasının açıldığı, tüm dosya kapsamına göre sanığın eyleminin çocuğun cinsel istismarı suçunu oluşturduğu kabul edilerek, soruşturma aşamasında alınan tanık beyanlarının mağdure beyanıyla örtüşmesi, mağdurenin yaşı itibariyle deneyimlemediği böyle bir olayı ayrıntılı bir şekilde tariflemesinin hayatın olağan akışına uygun olmaması, aralarında daha önceden herhangi bir husumet bulunmayan sanık hakkında nedensiz bir iddiayı detaylarıyla ortaya atamayacağı, olayın gerçekleştiği iddia edilen yerde yapılan keşifte mağdurenin anlatımına uygun parka yaklaşık 420 metre mesafede ağaçlık alanında mevcut olduğu, her ne kadar mağdure ve tanıklar yargılama aşamasında beyanlarını değiştirmiş olsalar da taraflar arasındaki akrabalık ilişkisi göz önüne alınarak mağdurenin ve tanıkların yargılama aşamasındaki beyanlarına itibar edilmediği, olayın hemen akabinde sıcağı sıcağına verdikleri soruşturma aşamasında alınan beyanlarına itibar edildiği ve sanığın aşamalardaki savunmalarının kendisini suçtan kurtarmaya yönelik olduğundan itibar edilmeyerek sanığın çocuğun cinsel istismarı suçundan cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
5271 sayılı Kanun’un 288 ve 294 üncü maddelerinde yer alan düzenlemeler nazara alınıp, aynı Kanun’un 289 uncu maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri ve sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde belirttiği nedenler de gözetilerek yapılan değerlendirmede, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından gerçekleştirilen inceleme neticesinde vaki istinaf başvurusunun esastan reddine dair kurulan hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 14.10.2022 tarihli ve 2022/1377 Esas, 2022/1316 Karar sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Kayseri 6. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

02.03.2023 tarihinde karar verildi.