Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2022/14777 E. 2023/2523 K. 27.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/14777
KARAR NO : 2023/2523
KARAR TARİHİ : 27.04.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Mağdure vekilinin temyiz istemi yönünden; Suç tarihinde on beş yaşından küçük mağdurenin velayet hakkına sahip anne ve babası olan … ve …’ın, bozma öncesi kovuşturma evresinde verdikleri 26.06.2019 tarihli duruşma ifadelerinde sanıktan şikayetçi olmadıklarını ve davaya katılmak istemediklerini beyan etmeleri karşısında, yaş küçüklüğü nedeniyle tayin edilen vekilin hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığı belirlenmiştir.

Sanık müdafii ve katılan Bakanlık vekilinin temyiz istemleri yönünden; sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Niğde 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 23.11.2020 tarihli ve 2019/154 Esas, 2020/229 Karar sayılı kararı ile sanığın çocuğun cinsel istismarı suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 103 üncü maddesinin birinci fıkrasının üçüncü cümlesi, 53 üncü maddesi ve 58 inci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 10 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 29.01.2021 tarihli ve 2021/22 Esas, 2021/95 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafii ile katılan Bakanlık vekilinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

3. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesi kararının, sanık müdafii ile katılan Bakanlık vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 21.03.2022 tarihli ve 2021/19983 Esas, 2022/2698 Karar sayılı kararı ile “… Mağdurenin aşamalardaki ifadeleri, savunma, tanık beyanları ile tüm dosya içeriği nazara alındığında, ilk derece mahkemesince sanığın olay günü yedi yaşındaki mağdurenin göğsünü sıkarak dudağından öpme şeklinde sübuta eren eyleminin kısa süreli, ani ve kesintili gerçekleşmesi nedeniyle sarkıntılık düzeyinde kaldığı gözetilerek hüküm kurulması gerekirken suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek çocuğun cinsel istismarı suçundan mahkumiyet kararı verilmesi karşısında, söz konusu hükme yönelik istinaf başvurusunun kabulü yerine esastan reddedilmesi,… ” nedeniyle bozulmasına ve dava dosyasının 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının a bendi uyarınca İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

4. Niğde 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 29.06.2022 tarihli ve 2022/208 Esas, 2022/238 Karar sayılı kararı ile sanığın sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 103 üncü maddesinin birinci fıkrasının üçüncü cümlesi, 53 üncü maddesi ve 58 inci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 5 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

5. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 08.11.2022 tarihli ve 9-2022/124335 numaralı, onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi
Usul ve yasaya aykırı kararı temyiz ettiklerine, sanık hakkında verilen cezanın kaldırılarak beraatine karar verilmesine, eksik incelemeyle cezanın tayininde hata ile hüküm tesis edildiğine, atılı suçun unsurlarının oluşmadığına, kanuni temsilcilerin şikayetçi olmaması karşısında 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin uygulanmamasının temyiz sebepleri olduğuna, sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasının da hukuka aykırı olduğuna, sanık hakkında şikâyet olmamasına rağmen en üst hadden ceza verilmesinin de hukuka aykırı olduğuna, kararın sanık lehinde bozularak sanığın beraatini, aksi takdirde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını ve 5237 sayılı Kanun’un 30 uncu maddesinde yer alan hata hükümleri ile lehe olan kanun hükümlerinin uygulanması ve kararın sanık lehine bozulması talebine ilişkindir.

B. Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz İstemi
Eksik inceleme ve araştırma yapılarak sanığın lehine karar verildiğine, 5237 ve 5271 sayılı Kanun’un ilgili maddelerinin olaya doğru uygulanmadığına, sanığın ani ve kesik olmayan devamlılık arz eden eylemlerinin iddianamede yazılı çocuğun cinsel istismarı suçunu oluşturmasına rağmen sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçundan hüküm kurulduğuna, sanığın mahkum olduğu suç yönünden üst sınırdan hapis cezası ile cezalandırılması gerektiğine, sanık aleyhine kararın bozulması talebine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Sanığın, olay tarihinde yedi yaşı içerisinde bulunan mağdureyi evine davet edip, mağdurenin dudağından öpmesi, bacaklarını ile göğsünü okşaması ve mağdurenin ağlaması sonucu onu bırakması şeklinde kabul edilen eyleminde, sanığın sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçundan cezalandırılmasına karar verildiği görülmüştür. Mağdurenin aşamalardaki istikrarlı beyanları, bu beyanlarını destekler nitelikteki annesi …’nin anlatımları, yine mağdureyi destekler nitelikte olan tanıklar … ve …’nın hazırlık aşamasında alınan soruşturma ifadeleri birlikte değerlendirilip, sanık savunmasına itibar edilmeyerek hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
A. Mağdure Vekilinin Temyiz İsteminin İncelenmesinde
Suç tarihinde on beş yaşından küçük mağdurenin velayet hakkına sahip anne ve babası olan … ve …’ın, bozma öncesi kovuşturma evresinde verdikleri 26.06.2019 tarihli duruşma ifadelerinde sanıktan şikayetçi olmadıklarını ve davaya katılmak istemediklerini beyan etmeleri karşısında, yaş küçüklüğü nedeniyle tayin edilen vekilin hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığı anlaşılmıştır.

B. Sanık Müdafii ile Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz İstemlerinin İncelenmesinde
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasıfı ile yaptırımın doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafii ve katılan Bakanlık vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebepleri de reddedilmiş, hükümde hukuka aykırılık görülmemiştir.

V. KARAR
A. Mağdure Vekilinin Temyiz İstemi Yönünden
Gerekçenin (A) bölümünde açıklanan nedenle mağdure vekilinin temyiz isteminin 5271 sayılı Kanun’un 298 inci maddesi gereğince Tebliğname’ye aykırı olarak oy birliğiyle REDDİNE,

B. Sanık Müdafii ve Katılan Bakanlık Vekilinin Temyizleri Yönünden
Gerekçenin (B) bölümünde açıklanan nedenle Niğde 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 29.06.2022 tarihli ve 2022/208 Esas, 2022/238 Karar sayılı kararında sanık müdafii ile katılan Bakanlık vekilince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden aynı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca Niğde 1. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

27.04.2023 tarihinde karar verildi.