YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/14550
KARAR NO : 2023/484
KARAR TARİHİ : 08.02.2023
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı
HÜKÜM : Mahkûmiyet
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle sanık müdafiin duruşmalı inceleme talebinin, hükmedilen ceza miktarına göre 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesinin birinci fıkrası gözetilerek 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 318 inci maddesi uyarınca reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Bakırköy 7. Asliye Ceza Mahkemesinin, 09.12.2014 tarihli ve 2014/8 Esas, 2014/748 Karar sayılı kararı ile verilen görevsizlik kararından sonra Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 03.03.2015 tarihli ve 2015/18 Esas, 2015/27 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında çocuğun cinsel istismarı suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraat kararı verilmiştir.
2. Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 03.03.2015 tarihli ve 2015/18 Esas, 2015/27 Karar sayılı kararının katılan mağdure vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 14. Ceza Dairesinin 01.03.2022 tarihli ve 2021/4740 Esas, 2022/1764 Karar sayılı kararı ile olayın intikal şekli ve zamanı, mağdurenin aşamalardaki istikrarlı ifadeleri ile olay örgüsündeki tutarlılık, gerek soruşturma evresinde birden çok kişi arasından gerekse kovuşturmada yüz yüzeyken mağdurenin sanığı teşhis etmesi ile tüm dosya içeriği nazara alındığında suç tarihinden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda getirilen düzenlemeler de gözetilip belirlenecek lehe kanuna göre sanığın üzerine atılı sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçundan mahkûmiyetine karar verilmesi gerekirken dosya içeriği ile uygun düşmeyen yazılı gerekçeyle beraatine hükmedilmesi nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.
3. Bakırköy 2.Ağır Ceza Mahkemesinin, 02.09.2022 tarihli ve 2022/198 Esas, 2022/244 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 103 üncü maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi, 62 nci ve 53 üncü maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Sanık müdafiin temyiz sebepleri: kararın usulden bozulması gerektiği, eksik araştırma ve keşif yapılmadan hüküm kurulduğu, eylemin sanık tarafından gerçekleştiğine dair delil bulunmadığı, olay anına ilişkin kamera kaydı veya tanık bulunmadığı, teşhis işleminin usule aykırı olduğu, katılanın olaydan on gün sonra sanığı görüp tanımasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, sanığın kıyafetlerinin olayı gerçekleştiren kişiyle uyumlu olmadığı, katılanın küçük kızının saldırıya uğraması sebebiyle de ayrıca şikayetçi olduğu, bir kısım tanıkların sanığın olay anında yanlarında bulunduğunu beyan ettiğini ve sanığın atılı suçu işlememesi sebebiyle hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkindir.
2. Katılan mağdure vekilinin temyiz sebepleri: Kararın usulü eksikliklerle verildiğine, eylemin sarkıntılık düzeyini aştığına, hüküm kurulurken alt sınırdan ceza verilmesi ile takdiri indirim sebeplerinin uygulanmasının hukuka aykırı olduğuna ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Katılan mağdurenin suç tarihinde Bahçelievler ilçesinde bulunan … sokak üzerinde dershaneye gitmek üzere yolda yürürken sanığın arkasından gelerek elleriyle katılan mağdurenin kalçasını sıktığı,
katılan mağdurenin ”Ne yapıyorsun” diye arkasını dönüp sanığın suratına dönüp bağırdığı daha sonra katılan mağdurenin korkarak olay yerinden kaçtığı, çevrede bulunanlardan yardım istediği, daha sonra katılan mağdurenin yakalanan sanığı teşhis ettiği, iddia edilen somut olayda; Sanık tüm aşamalarda üzerine atılı suçlamayı kabul etmemiş ve beraatini istemiştir. Katılan mağdure 10.12.2013 tarihinde … teşhis odasında sanığı teşhis etmiş, ayrıca kovuşturma aşamasında Bakırköy 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 13.05.2014 tarihli duruşmasında sanık ile katılan mağdure yüz yüzeyken, katılan mağdure kalçasını sıkan kişinin huzurdaki sanık olduğunu beyan etmiştir. Uzman psikolog tarafından düzenlenen 18.05.2014 tarihli bilirkişi raporunda katılan mağdurenin yaşadığı olaydan dolayı korktuğu belirtilmiş olup, 24.11.2014 tarihli Adli Tıp Kurumu raporunda katılan mağdurenin ilgili olayın hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneğinin geliştiği bildirilmiştir. Tanıkların olay saati itibariyle bizzat olaya şahit olmamaları karşısında olayın intikal şekli ve zamanı, mağdurenin aşamalardaki istikrarlı ifadeleri ile olay örgüsündeki tutarlılık, gerek soruşturma evresinde birden çok kişi arasından gerekse kovuşturmada yüz yüzeyken mağdurenin sanığı teşhis etmesi ile tüm dosya içeriği nazara alındığında suç tarihinden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda getirilen düzenlemeler de gözetilip belirlenen lehe kanuna göre sanığın eyleminin ani ve kısa süreli olması sebebiyle sarkıntılık düzeyinde kalması karşısında sanığın sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçundan eylemi sabit kabul edilmiş, eylemine uyan çocuğun sarkıntılık suretiyle cinsel istismarı suçundan cezalandırılmasına karar verilerek buna göre uygulama yapıldığı belirlenmiştir.
2. Dosya kapsamında bulunan deliller;
Sanığa ait nüfus ve adli sicil kayıtları, ekonomik ve sosyal durum araştırması, sanığın savunmaları, mağdure beyanları, tanık anlatımları, 18.05.2014 tarihli bilirkişi raporu, 24.11.2014 tarihli Adli Tıp Kurumu raporu, emniyet evrakları, olaya dair tüm tutanaklardan ibarettir.
IV. GEREKÇE
Bakırköy 2.Ağır Ceza Mahkemesinin, 02.09.2022 tarihli ve 2022/198 Esas, 2022/244 Karar sayılı kararında, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından hukuka aykırılık bulunmamıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Bakırköy 2.Ağır Ceza Mahkemesinin, 02.09.2022 tarihli ve 2022/198 Esas, 2022/244 Karar sayılı kararında sanık müdafii ile katılan mağdure vekilince öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafii ile katılan mağdure vekilinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
08.02.2023 tarihinde karar verildi.